ABD'de şu sıralar Saddam ile ilgili yargılama süreci tartışmaları yaşanıyor. Yakalanması gibi bir durumda Irak liderinin hangi statüde, nerede ve nasıl mahkeme edileceği tartışmalarının erkenden başlatılması kafaları hepten karıştırdı
Irak liderinin teslim olması ya da sağ ele geçirilmesi durumunda hangi mahkemede yargılanacağı sorusuna hala net bir yanıt bulunabilmiş değil. Savaşın meşruiyeti konusundaki tartışmalar, yargı sürecinde de Amerika'nın karşısına çıkacak görünüyor.
Ya Saddam Hüseyin canlı olarak ele geçirilirse... İşgal birlikleri Bağdat'a yönelik büyük nihai saldırıya zemin oluşturmaya çalışırken Amerikalı uzmanlar bu sorunun cevabını bulabilmek için kafa yoruyorlar. Uluslararası meşruiyeti tartışmalı bir savaş ve sonrasında esir alınacak BM üyesi bir ülkenin Devlet Başkanı. Bu senaryonun gerçekleşmemesi ve Saddam Hüseyin'in bombardımanlardan birinde ölmesi şüphesiz Amerika'nın daha çok işine gelecek. Nitekim savaş başlar başlamaz Bağdat'taki kilit noktalara düzenlenen füze saldırılarıyla Saddam Hüseyin'in öldürülmesi amaçlandı, ancak hedef henüz tutturulamadı.
Ancak işgal kuvvetleri Saddam Hüseyin'i meşru müdafa diyerek sıcak çatışmada öldürebilirler, o zaman hukuksal bir sorun kalmayacağı belirtiliyor.
Saddam Hüseyin sağ ele geçerse durum hukuki ve siyasal açıdan daha da karmaşıklaşıyor. Irak lideri ellerini havaya kaldırıp binadan çıktığında yapılacak bir şey kalmıyor. Teslim olan kişiye ateş açılamayacağı hukuken tartışmaya yol açmayacak kadar kesin.
Amerika'nın yargılama sürecini, BM'ye dayandırarak geniş bir tabana yayması, uzmanlara göre hukuki açıdan daha uygun. Bu yönde 2 seçenek bulunuyor: Biri, Saddam Hüseyin'in, eski Yugoslavya Devlet Başkanı Slobodan Miloşeviç gibi BM'ye bağlı bir mahkemeye çıkarılması.
Irak liderinin teslim olması ya da sağ ele geçirilmesi durumunda hangi mahkemede yargılanacağı sorusuna hala net bir yanıt bulunabilmiş değil. Savaşın meşruiyeti konusundaki tartışmalar, yargı sürecinde de Amerika'nın karşısına çıkacak görünüyor.
Ya Saddam Hüseyin canlı olarak ele geçirilirse... İşgal birlikleri Bağdat'a yönelik büyük nihai saldırıya zemin oluşturmaya çalışırken Amerikalı uzmanlar bu sorunun cevabını bulabilmek için kafa yoruyorlar. Uluslararası meşruiyeti tartışmalı bir savaş ve sonrasında esir alınacak BM üyesi bir ülkenin Devlet Başkanı. Bu senaryonun gerçekleşmemesi ve Saddam Hüseyin'in bombardımanlardan birinde ölmesi şüphesiz Amerika'nın daha çok işine gelecek. Nitekim savaş başlar başlamaz Bağdat'taki kilit noktalara düzenlenen füze saldırılarıyla Saddam Hüseyin'in öldürülmesi amaçlandı, ancak hedef henüz tutturulamadı.
Ancak işgal kuvvetleri Saddam Hüseyin'i meşru müdafa diyerek sıcak çatışmada öldürebilirler, o zaman hukuksal bir sorun kalmayacağı belirtiliyor.
Saddam Hüseyin sağ ele geçerse durum hukuki ve siyasal açıdan daha da karmaşıklaşıyor. Irak lideri ellerini havaya kaldırıp binadan çıktığında yapılacak bir şey kalmıyor. Teslim olan kişiye ateş açılamayacağı hukuken tartışmaya yol açmayacak kadar kesin.
Amerika'nın yargılama sürecini, BM'ye dayandırarak geniş bir tabana yayması, uzmanlara göre hukuki açıdan daha uygun. Bu yönde 2 seçenek bulunuyor: Biri, Saddam Hüseyin'in, eski Yugoslavya Devlet Başkanı Slobodan Miloşeviç gibi BM'ye bağlı bir mahkemeye çıkarılması.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.