BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Baş, Anadolu'nun kan ağladığına işaret ederek, BTP dışındaki mevcut partilerin meseleleri çözecek bir projesi, programı olmadığını vurguladı.
Bağımsız Türkiye Partisi(BTP) Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, Türkiye'yi karış karış gezdiğini dile getirerek, Anadolu'nun kan ağladığına dikkat çekti. Prof. Dr. Baş, "Anadolu kan ağlıyor. Esnaf, çiftçi, toplumun her kesimi 'battık' diyor, 'mahvolduk' diyor. Vallahi billahi, 'mahvolduk' diyor. 'Gittik' diyor, 'Ne olacak Hocam ' diyor. Ben milletime söyledim bunu. Bunlar bunu yapamazlar, bunu bilmezler" dedi.
Meselelerin çözümü BTP'deTarım için çok önemli destekleri BTP'nin programına aldıklarını söyleyen Prof. Dr. Haydar Baş, iktidarın yapacağı hiçbir şey olmadığının altını çidi. BTP Genel Başkanı, şunları söyledi: "Yapamaz çünkü AB'ye ve IMF'ye söz verdi. 'Ben' diyor 'tarım nüfusunu aşağıya indirmekle mükellefim'. Şu anda tarım nüfusu yüzde 30. Bunu diyor 15 milyona indirmeye mükellefim. Şimdi kalkıp da köylülere, 'Ey köylüler buradan hicret edin' diyecek hali yok. Ne yapacak? Köylünün elektriğini kesecek, köylünün suyunu kesecek, köylüye vergiyi muazzam bir şekilde vuracak, adam da canından bıkacak, 'Ulan lanet olsun' diyecek, budur. Yapılan da bu, öyle değil mi? 'Buradan çık' dese ona, millet alır silahını düşer yollara. Silahsız ordan çıkması için uygulanan programlar, projeler budur.Demek isterim ki, artık milletimiz körlükte devam etmesin. Kafasını taşa vurdu. 'Ee canım benim eskiden bir partim vardı. O daha...'. Kardeşim, hepsi aynı yolda. Öyle değil mi? Hepsi Avrupa Birliği demiyor mu? Hepsi IMF demiyor mu? Hepsi ABD demiyor mu? Onların gösterdikleri kulvarda, caddede yürümüyor mu? Hangisi bunun dışında? Bir tanesini gösterin bana, var mı böyle bir şey? Böyle bir irade yok.
Bir tek Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) iradesi var. Buraya girmediğimiz müddetçe, yeminle konuşuyorum, şu avucumun içini seyrettiğim gibi görüyorum, vallahi de millet batmaya, yok olmaya mahkumdur, billahi de. Onun için millet ayıksın, kafasına akıl koysun. Bunlar sıradan işler değil. Kalkıyor üç kuruş için geleceğini satıyor, beş kuruş için geleceğini satıyor. Böyle olmaz!Şimdi bunun gibi. Milletimiz, bence bütün bu şeyleri başına bela etti. Niye? Sandıkta tercihini, iradesini kendi koydu. Artık düşünmesi lazım. Bu irade böyle gitmiyor. Ha gitti, 'Canım sen istediğin kadar konuş', yeminle konuşuyorum, kafasını bu sefer daha sert duvara vuracak. Niye? Çözüm yok. O halde IMF'nin dışında, ABD'nin dışında, AB'nin dışında çözümü olan bir yola girmeliyiz. Nedir o? Sosyal Devlet anlayışıdır. O da kimde var? Bağımsız Türkiye Partisi (BTP), Haydar Hocada var."
Milletin önü tıkanıyorGeçmiş ve mevcut iktidarın Şeker Yasası, Tütün Yasası, Pamuk Yasası başlığı altında tahdit kanunları çıkardığına işaret eden Prof. Dr. Baş, bu kanunlarla çiftçiye "Yüz dönüm arazide on dönüm ekersin, bilmem şunu yaparsın" denildiğini vurgu yaptı. Bu anlayışın hayret verici olduğunu dile getiren Prof. Dr. Baş, şunları kaydetti: "Şu kafaya bak ya. Vatandaşa ne ekersen ek, ne biçersen biç, yeter ki ek, biç diyeceği yerde, elindeki imkanı alıyor, ondan sonra da, 'Ee bizim buğdayımız yetmiyor, mısırımız yetmiyor, arpamız yetmiyor...'. O yetmiyor, bu yetmiyor, diyor. Böyle şey mi olur Allah aşkına."
Bağımsız Türkiye Partisi(BTP) Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, Türkiye'yi karış karış gezdiğini dile getirerek, Anadolu'nun kan ağladığına dikkat çekti. Prof. Dr. Baş, "Anadolu kan ağlıyor. Esnaf, çiftçi, toplumun her kesimi 'battık' diyor, 'mahvolduk' diyor. Vallahi billahi, 'mahvolduk' diyor. 'Gittik' diyor, 'Ne olacak Hocam ' diyor. Ben milletime söyledim bunu. Bunlar bunu yapamazlar, bunu bilmezler" dedi.
Meselelerin çözümü BTP'deTarım için çok önemli destekleri BTP'nin programına aldıklarını söyleyen Prof. Dr. Haydar Baş, iktidarın yapacağı hiçbir şey olmadığının altını çidi. BTP Genel Başkanı, şunları söyledi: "Yapamaz çünkü AB'ye ve IMF'ye söz verdi. 'Ben' diyor 'tarım nüfusunu aşağıya indirmekle mükellefim'. Şu anda tarım nüfusu yüzde 30. Bunu diyor 15 milyona indirmeye mükellefim. Şimdi kalkıp da köylülere, 'Ey köylüler buradan hicret edin' diyecek hali yok. Ne yapacak? Köylünün elektriğini kesecek, köylünün suyunu kesecek, köylüye vergiyi muazzam bir şekilde vuracak, adam da canından bıkacak, 'Ulan lanet olsun' diyecek, budur. Yapılan da bu, öyle değil mi? 'Buradan çık' dese ona, millet alır silahını düşer yollara. Silahsız ordan çıkması için uygulanan programlar, projeler budur.Demek isterim ki, artık milletimiz körlükte devam etmesin. Kafasını taşa vurdu. 'Ee canım benim eskiden bir partim vardı. O daha...'. Kardeşim, hepsi aynı yolda. Öyle değil mi? Hepsi Avrupa Birliği demiyor mu? Hepsi IMF demiyor mu? Hepsi ABD demiyor mu? Onların gösterdikleri kulvarda, caddede yürümüyor mu? Hangisi bunun dışında? Bir tanesini gösterin bana, var mı böyle bir şey? Böyle bir irade yok.
Bir tek Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) iradesi var. Buraya girmediğimiz müddetçe, yeminle konuşuyorum, şu avucumun içini seyrettiğim gibi görüyorum, vallahi de millet batmaya, yok olmaya mahkumdur, billahi de. Onun için millet ayıksın, kafasına akıl koysun. Bunlar sıradan işler değil. Kalkıyor üç kuruş için geleceğini satıyor, beş kuruş için geleceğini satıyor. Böyle olmaz!Şimdi bunun gibi. Milletimiz, bence bütün bu şeyleri başına bela etti. Niye? Sandıkta tercihini, iradesini kendi koydu. Artık düşünmesi lazım. Bu irade böyle gitmiyor. Ha gitti, 'Canım sen istediğin kadar konuş', yeminle konuşuyorum, kafasını bu sefer daha sert duvara vuracak. Niye? Çözüm yok. O halde IMF'nin dışında, ABD'nin dışında, AB'nin dışında çözümü olan bir yola girmeliyiz. Nedir o? Sosyal Devlet anlayışıdır. O da kimde var? Bağımsız Türkiye Partisi (BTP), Haydar Hocada var."
Milletin önü tıkanıyorGeçmiş ve mevcut iktidarın Şeker Yasası, Tütün Yasası, Pamuk Yasası başlığı altında tahdit kanunları çıkardığına işaret eden Prof. Dr. Baş, bu kanunlarla çiftçiye "Yüz dönüm arazide on dönüm ekersin, bilmem şunu yaparsın" denildiğini vurgu yaptı. Bu anlayışın hayret verici olduğunu dile getiren Prof. Dr. Baş, şunları kaydetti: "Şu kafaya bak ya. Vatandaşa ne ekersen ek, ne biçersen biç, yeter ki ek, biç diyeceği yerde, elindeki imkanı alıyor, ondan sonra da, 'Ee bizim buğdayımız yetmiyor, mısırımız yetmiyor, arpamız yetmiyor...'. O yetmiyor, bu yetmiyor, diyor. Böyle şey mi olur Allah aşkına."
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.