Çocuğunuz uykuda solunum zorluğu yaşıyor mu?
Çocuk Alerji Uzmanı Doç. Dr. Ayhan Söğüt uykuda solunum bozukluğu yaşayan çocuklara dikkat edilmesi gerektiğini belirterek özellikle uykuda yaşanılan horlamaların çoğu kez bir hastalığın sebebi olabileceğini ifade etti
15.03.2012 00:00:00
Genellikle 3-6 yaş grubunda görülen ve uykuda solunum kesilmesi, ağzı açık uyuma ve horlama belirtisi veren uyku apne sendromu çocuklarda da ortaya çıkabiliyor. Uykuda solunum bozuklukları çocukların ders başarısını, okul, çevre ve ailedeki sosyal ilişkilerini olumsuz yönde etkileyen önemli bir sorun olarak görülüyor. Doç. Dr. Ayhan Söğüt de uykuda solunum bozukluklarının nedenleri ve uygulanan tedavi yöntemleri hakkında bilgi verdi. Uykuda solunum bozukluğu hastalığının nedenlerini sıralayan Doç. Dr. Söğüt: “Özellikle çocuklarda bademcik ve geniz eti büyüklüğü en önemli neden olarak görülürken bunun yanında alerjik nezle, aşırı kilo, tiroid bezinin yetersiz hormon salgılaması, burun kemiğinde eğrilik, yüz ve kemik gelişimindeki farklılıklar, genetik olarak tabir edilen Down Sendromu gibi hastalıklar ve nörolojik hastalıklar uykuda solunum bozukluğunun nedenleri olarak gösterilebilir.” dedi.
Hastalığın ilk evresinde yaşanan belirtilerin iyi gözlemlenmesi gerektiğini belirten Doç Dr. Söğüt, hastalığın belirtilerini ise şöyle sıraladı: “Nefes alıp verme güçlüğü, uykuda nefes durması, iç çekme, horlama, anormal yatış pozisyonları, ağız açık uyuma, ağız kuruluğu, uykuda aşırı terleme, uyurgezerlik, sık kabus görme, uykuda idrar kaçırma, sıkça üst solunum yolu enfeksiyonu geçirme, uykuya dalma güçlüğü, uykuda sık uyanma, hırçınlık, kalp yetmezliği ve hipertansiyon hastalığın belirtileridir.”
Horlayan çocuğa dikkat edin
Doç. Dr. Söğüt, yaptığı açıklamada özellikle 3 ila 6 yaş arası çocuklarda görülen uykuda solunum bozukluğunun erişkinlerde de kendini gösterdiğine dikkat çekerek; “Ebeveynler özellikle çocukların uyku düzenini iyi takip etmelidirler. Çocuğun uykuda horlaması göz ardı edilen bir durum olmamalı. Horlamalar bir hastalığın belirtisi olabilir. Bu nedenle horlayan her çocuğun mutlaka doktor tarafından değerlendirilmesi gerekir.” diye konuştu.
Uykuda solunum bozukluğu hastalığının akabinde oluşan horlamaların çocukların sağlıklarını tehlikeye attığı gibi gün içindeki yaşantılarını, büyüme-gelişmelerini ve öğrenimlerini de etkileyebileceğini ifade eden Doç. Dr. Söğüt sözlerine şöyle devam etti: “Yeterli miktarda uyku çok önemlidir. Bundan dolayı, uykuda yaşanan problemler basit sorunlar olarak düşünülmemelidir. Uykuda solunum bozukluğu sonucunda bağışıklık sistemi bozulur, vücut enfeksiyonlara karşı daha duyarlı hale gelir. Sonuçta da günlük performans, gelişim ve zihinsel aktiviteler olumsuz yönde etkilenir. Uyku esnasında üst solunum yollarında yaşanan tıkanmalar, dilin geriye kaymasına ve solunumun bir kaç saniye de olsa durmasına neden olmaktadır. Solunumun durması özellikle çocuklarda tehlikeli boyutlara ulaşabilmektedir. Çocuk solunum için daha çok çaba sarf ettiğinden uykuda bölünmeler ve iç çekmeler gözlenmektedir. Uyku bölünmeleri, çocukların gündüz yaşantılarında uykulu gezinmelerine, asabi olmalarına, iştahlarının kesilmelerine ve dikkat eksikliğine neden olmaktadır. Bu dikkat eksikliği de özellikle okul seviyesindeki çocukların derslerine olumsuz etki yapar. Bilimsel çalışmalar çocuklarda bademcik ve geniz eti büyümesine bağlı uyku bozukluklarının dikkat azalmasına, sözel ve hafızaya dayalı yeteneklerde belirgin azalmalara neden olduğunu ortaya çıkarmıştır.” (İHA)
Hastalığın ilk evresinde yaşanan belirtilerin iyi gözlemlenmesi gerektiğini belirten Doç Dr. Söğüt, hastalığın belirtilerini ise şöyle sıraladı: “Nefes alıp verme güçlüğü, uykuda nefes durması, iç çekme, horlama, anormal yatış pozisyonları, ağız açık uyuma, ağız kuruluğu, uykuda aşırı terleme, uyurgezerlik, sık kabus görme, uykuda idrar kaçırma, sıkça üst solunum yolu enfeksiyonu geçirme, uykuya dalma güçlüğü, uykuda sık uyanma, hırçınlık, kalp yetmezliği ve hipertansiyon hastalığın belirtileridir.”
Horlayan çocuğa dikkat edin
Doç. Dr. Söğüt, yaptığı açıklamada özellikle 3 ila 6 yaş arası çocuklarda görülen uykuda solunum bozukluğunun erişkinlerde de kendini gösterdiğine dikkat çekerek; “Ebeveynler özellikle çocukların uyku düzenini iyi takip etmelidirler. Çocuğun uykuda horlaması göz ardı edilen bir durum olmamalı. Horlamalar bir hastalığın belirtisi olabilir. Bu nedenle horlayan her çocuğun mutlaka doktor tarafından değerlendirilmesi gerekir.” diye konuştu.
Uykuda solunum bozukluğu hastalığının akabinde oluşan horlamaların çocukların sağlıklarını tehlikeye attığı gibi gün içindeki yaşantılarını, büyüme-gelişmelerini ve öğrenimlerini de etkileyebileceğini ifade eden Doç. Dr. Söğüt sözlerine şöyle devam etti: “Yeterli miktarda uyku çok önemlidir. Bundan dolayı, uykuda yaşanan problemler basit sorunlar olarak düşünülmemelidir. Uykuda solunum bozukluğu sonucunda bağışıklık sistemi bozulur, vücut enfeksiyonlara karşı daha duyarlı hale gelir. Sonuçta da günlük performans, gelişim ve zihinsel aktiviteler olumsuz yönde etkilenir. Uyku esnasında üst solunum yollarında yaşanan tıkanmalar, dilin geriye kaymasına ve solunumun bir kaç saniye de olsa durmasına neden olmaktadır. Solunumun durması özellikle çocuklarda tehlikeli boyutlara ulaşabilmektedir. Çocuk solunum için daha çok çaba sarf ettiğinden uykuda bölünmeler ve iç çekmeler gözlenmektedir. Uyku bölünmeleri, çocukların gündüz yaşantılarında uykulu gezinmelerine, asabi olmalarına, iştahlarının kesilmelerine ve dikkat eksikliğine neden olmaktadır. Bu dikkat eksikliği de özellikle okul seviyesindeki çocukların derslerine olumsuz etki yapar. Bilimsel çalışmalar çocuklarda bademcik ve geniz eti büyümesine bağlı uyku bozukluklarının dikkat azalmasına, sözel ve hafızaya dayalı yeteneklerde belirgin azalmalara neden olduğunu ortaya çıkarmıştır.” (İHA)
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.