Çin, dolardan kurtulmaya çalışıyor
Aksaray'da düzenlenen panelde konuşan BTP Aksaray İl Başkanı Vahit Belge, "Prof. Dr. Haydar Baş 'Milli Paralarla Ticaret' i ortaya koyduktan sonra BRICS ülkelerinden olan Çin, kasasına dolar koymak yerine altın rezervine gitti" dedi.
16.09.2016 00:00:00
EMRE BELGE / AKSARAY
Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Aksaray İl Başkanlığı tarafından organize edilen "Milli Ekonomi Modeli, Milli Paralarla Uluslararası Ticaret ve FETÖ ile Mücadele" konulu panel geniş bir katılım ile gerçekleştirildi. Aksaray Belediye Tiyatro Salonu'nda yapılan panele Fizik Mühendisi Vahit BELGE, İktisatçı ve gazeteci Mahmut Erdem ve Kayseri'den İş Adamı Rüştü Karataş konuşmacı olarak katıldı.
MEM evrensel bir tezdir
Programda ilk söz alan konuşmacı İş Adamı Rüştü KARATAŞ Milli Ekonomi Modeli'nin ekonomi literatürüne girmeyi başarmış evrensel bir iktisat tezi olduğunun altını çizdi. Karataş konuşmasında; "Milli Ekonomi Modeli ile ismindeki 'Milli' kavramı ile tüm devletlerin kendi milli kaynakları ile dış borçlanmaya gitmeden kendi ayakları üzerinde durmasını sağlayan bir modeldir. Her ülkenin olduğu gibi başta Türkiye'nin ekonomik bağımsızlığını sağlayabilmesi için kendi milli ve iktisadi kalkınmasını sağlayabilmesi lazımdır. Bugün dünyada Amerikan emperyalizminin eli ayağı olan kapitalizm nedeni ile devletler önce ekonomik sonra da siyasi bağımsızlıklarını kaybetmiştir. Borç alan ülkeler sırası ile emir almaya başlamış, boyun eğenler köle haline getirilmiş, boyun eğmeyenler ise terör ve kaos ile iç savaşa sürüklenmiştir" dedi.
FETÖ çok önceden deşifre edilmişti
Panelde söz alan iktisatçı ve gazeteci Mahmut ERDEM ise, 15 Temmuz darbe girişimi ile çirkin yüzü tamamen gün yüzüne çıkan FETÖ terör örgütü ile ilgili önemli konulara değindi. ERDEM, Fethullah Gülen'in II. John Paul'ü ziyareti ve 10 Şubat 1998 tarihli Zaman gazetesinde de yayınlanan mektubunun FETÖ'nün misyonunu ortaya koyduğunu vurgulayarak, "Bu tehlikeyi daha o günlerden gören ve siyasileri ve milletimizi uyaran tek kişi Prof. Dr. Haydar Baş'tır. Dinlerarası Diyalog projesinin, milletin ve devletin yapısını tahribe yönelik bir çalışma olduğunun altını çizen ve bu alanda yıllarca mücadele veren Sayın Prof. Dr. Haydar Baş'ın hakkını teslim etme zamanı gelip geçerken, topyekûn herkesin bu tehlikeyi daha kimse farkında değilken sezen kişiye bir özür borcu olduğunu da unutmayalım" dedi.
Bütün devletler kime borçlu?
Panelde son olarak konuşan BTP Aksaray İl Başkanı Fizik Müh. Vahit BELGE ise Milli Ekonomi Modeli'nin "Milli Paralarla Ticaret" konusuna değindi. BELGE şöyle konuştu: "Ülkemizin dış borçlanmasının tarihi seyri ile ilgili bir araştırma yaparken Almanya, Fransa, İngiltere, Kuveyt ve hatta ABD'nin dış borcunun olup olmadığını merak ile onları da araştırdım. Gördüm ki, dünyadaki bütün ülkeler borçlu. İyi de bütün dünya devlet ve milletleri kime borçlu? Bu araştırmanın sonunda gördüm ki bütün dünya bir Yahudi aileye kölelik yapıyor. Bugün dünyada geçerli olan para dolar bile ABD'nin kendi milli parası değil. Üzerine "Federal Reserve Note" yazıyor. Yani doları basan ABD devleti değil bir Yahudi aileye ait özel bir banka. ABD bu bankadan doları borç olarak alıyor ve üzerine kendi kârını koyarak dünyaya pazarlıyor. Böylece dünyadaki bütün mal ve hizmet üretimi bu boyalı kağıtlarla karşılık buluyor. Ülkemizde ve dünyanın değişik yerlerinde üretilen her türlü mal ve hizmet boyanan bu kağıtlar ile ABD ye transfer oluyor. Bunun en güzel örneği Japonya! Japonya, ABD ile arasında geçen savaştan sonra müthiş bir üretim atağına girişti. Yıllarca teknoloji, oyuncak, mal ve hizmet üretti. Ortaya koyduğu tüm bu üretiminde hemen hemen tamamını ABD'ye sattı! Bu aslında bir ticaret değil boyalı bir kâğıt karşılığı bedava kölelikti. Bilgisayar üret karşılığında dolar al. Bilgisayar emek ve teknolojik olarak bir değer iken dolar ise boya ve baskı maliyeti olan bir kağıt parçası. Sadece Japonya değil bütün dünya ülkeleri böylece soyulurken Prof. Dr. Haydar Baş'ın ortaya koyduğu Milli Ekonomi Modeli ile ülkelerin gözlerindeki bu perde kalktı.
2005 yılından başta Çin dünyada altın toplamaya başladı. Kasasında dolar rezervi yaparken bu tarihten sonra altın rezervine gitti. Araştırın o tarihten sonra dünyada altın fiyatları artmaya başladı. Peki, ne oldu? Milli Ekonomi Modeli'nde Prof. Dr. Haydar Baş, uluslararası ticarette ülkelerin kendi milli paraları ile ticaret yapmaları esasını ve hukukun ortaya koymuştur. 2005 yılından beri Milli Ekonomi Modelini uygulayan Rusya, 2013 yılında devlet meclisi Duma'ya Prof. Dr. Haydar Baş beyi davet ederek 5 saat süren bir Milli Ekonomi Modeli sunumu ile bürokratını, siyasetçisini, profesörünü, öğrencisini Haydar Hoca ile buluşturarak tam bir beyin fırtınası yapmış ve Rusya, Çin, Hindistan, Brezilya ve Güney Afrika devletleri ile BRICS birliği kurulmuştur.
Bu birlik "Milli Paralar ile Ticareti" esas alan bir birliktir. Rusya Devlet başkanı Putin, Cumhurbaşkanımız ile yaptığı son iki görüşmede ısrarla Rusya-Türkiye arasındaki ticarette milli paraların kullanılması fikrini ortaya atmaktadır. Allah'ın işine bakın ki, ülkemizde yıllardır Prof. Dr. Haydar Baş beyi ve modelini görmezden gelenlere Putin adeta adres göstermektedir."
Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Aksaray İl Başkanlığı tarafından organize edilen "Milli Ekonomi Modeli, Milli Paralarla Uluslararası Ticaret ve FETÖ ile Mücadele" konulu panel geniş bir katılım ile gerçekleştirildi. Aksaray Belediye Tiyatro Salonu'nda yapılan panele Fizik Mühendisi Vahit BELGE, İktisatçı ve gazeteci Mahmut Erdem ve Kayseri'den İş Adamı Rüştü Karataş konuşmacı olarak katıldı.
MEM evrensel bir tezdir
Programda ilk söz alan konuşmacı İş Adamı Rüştü KARATAŞ Milli Ekonomi Modeli'nin ekonomi literatürüne girmeyi başarmış evrensel bir iktisat tezi olduğunun altını çizdi. Karataş konuşmasında; "Milli Ekonomi Modeli ile ismindeki 'Milli' kavramı ile tüm devletlerin kendi milli kaynakları ile dış borçlanmaya gitmeden kendi ayakları üzerinde durmasını sağlayan bir modeldir. Her ülkenin olduğu gibi başta Türkiye'nin ekonomik bağımsızlığını sağlayabilmesi için kendi milli ve iktisadi kalkınmasını sağlayabilmesi lazımdır. Bugün dünyada Amerikan emperyalizminin eli ayağı olan kapitalizm nedeni ile devletler önce ekonomik sonra da siyasi bağımsızlıklarını kaybetmiştir. Borç alan ülkeler sırası ile emir almaya başlamış, boyun eğenler köle haline getirilmiş, boyun eğmeyenler ise terör ve kaos ile iç savaşa sürüklenmiştir" dedi.
FETÖ çok önceden deşifre edilmişti
Panelde söz alan iktisatçı ve gazeteci Mahmut ERDEM ise, 15 Temmuz darbe girişimi ile çirkin yüzü tamamen gün yüzüne çıkan FETÖ terör örgütü ile ilgili önemli konulara değindi. ERDEM, Fethullah Gülen'in II. John Paul'ü ziyareti ve 10 Şubat 1998 tarihli Zaman gazetesinde de yayınlanan mektubunun FETÖ'nün misyonunu ortaya koyduğunu vurgulayarak, "Bu tehlikeyi daha o günlerden gören ve siyasileri ve milletimizi uyaran tek kişi Prof. Dr. Haydar Baş'tır. Dinlerarası Diyalog projesinin, milletin ve devletin yapısını tahribe yönelik bir çalışma olduğunun altını çizen ve bu alanda yıllarca mücadele veren Sayın Prof. Dr. Haydar Baş'ın hakkını teslim etme zamanı gelip geçerken, topyekûn herkesin bu tehlikeyi daha kimse farkında değilken sezen kişiye bir özür borcu olduğunu da unutmayalım" dedi.
Bütün devletler kime borçlu?
Panelde son olarak konuşan BTP Aksaray İl Başkanı Fizik Müh. Vahit BELGE ise Milli Ekonomi Modeli'nin "Milli Paralarla Ticaret" konusuna değindi. BELGE şöyle konuştu: "Ülkemizin dış borçlanmasının tarihi seyri ile ilgili bir araştırma yaparken Almanya, Fransa, İngiltere, Kuveyt ve hatta ABD'nin dış borcunun olup olmadığını merak ile onları da araştırdım. Gördüm ki, dünyadaki bütün ülkeler borçlu. İyi de bütün dünya devlet ve milletleri kime borçlu? Bu araştırmanın sonunda gördüm ki bütün dünya bir Yahudi aileye kölelik yapıyor. Bugün dünyada geçerli olan para dolar bile ABD'nin kendi milli parası değil. Üzerine "Federal Reserve Note" yazıyor. Yani doları basan ABD devleti değil bir Yahudi aileye ait özel bir banka. ABD bu bankadan doları borç olarak alıyor ve üzerine kendi kârını koyarak dünyaya pazarlıyor. Böylece dünyadaki bütün mal ve hizmet üretimi bu boyalı kağıtlarla karşılık buluyor. Ülkemizde ve dünyanın değişik yerlerinde üretilen her türlü mal ve hizmet boyanan bu kağıtlar ile ABD ye transfer oluyor. Bunun en güzel örneği Japonya! Japonya, ABD ile arasında geçen savaştan sonra müthiş bir üretim atağına girişti. Yıllarca teknoloji, oyuncak, mal ve hizmet üretti. Ortaya koyduğu tüm bu üretiminde hemen hemen tamamını ABD'ye sattı! Bu aslında bir ticaret değil boyalı bir kâğıt karşılığı bedava kölelikti. Bilgisayar üret karşılığında dolar al. Bilgisayar emek ve teknolojik olarak bir değer iken dolar ise boya ve baskı maliyeti olan bir kağıt parçası. Sadece Japonya değil bütün dünya ülkeleri böylece soyulurken Prof. Dr. Haydar Baş'ın ortaya koyduğu Milli Ekonomi Modeli ile ülkelerin gözlerindeki bu perde kalktı.
2005 yılından başta Çin dünyada altın toplamaya başladı. Kasasında dolar rezervi yaparken bu tarihten sonra altın rezervine gitti. Araştırın o tarihten sonra dünyada altın fiyatları artmaya başladı. Peki, ne oldu? Milli Ekonomi Modeli'nde Prof. Dr. Haydar Baş, uluslararası ticarette ülkelerin kendi milli paraları ile ticaret yapmaları esasını ve hukukun ortaya koymuştur. 2005 yılından beri Milli Ekonomi Modelini uygulayan Rusya, 2013 yılında devlet meclisi Duma'ya Prof. Dr. Haydar Baş beyi davet ederek 5 saat süren bir Milli Ekonomi Modeli sunumu ile bürokratını, siyasetçisini, profesörünü, öğrencisini Haydar Hoca ile buluşturarak tam bir beyin fırtınası yapmış ve Rusya, Çin, Hindistan, Brezilya ve Güney Afrika devletleri ile BRICS birliği kurulmuştur.
Bu birlik "Milli Paralar ile Ticareti" esas alan bir birliktir. Rusya Devlet başkanı Putin, Cumhurbaşkanımız ile yaptığı son iki görüşmede ısrarla Rusya-Türkiye arasındaki ticarette milli paraların kullanılması fikrini ortaya atmaktadır. Allah'ın işine bakın ki, ülkemizde yıllardır Prof. Dr. Haydar Baş beyi ve modelini görmezden gelenlere Putin adeta adres göstermektedir."
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.