Bu vahşeti kim durduracak

Ortadoğu'da insanlık dramı tüm şiddetiyle sürüyor.

Dün Balkanlar ne idiyse bugün Ortadoğu aynı durumda. Dünün Yugoslavya'sı bugünün Filistin'i.

Dün Bosna, Hersek, bugün Gazze, Ramallah. Dünden bir farkı yok, bugünün ölenleri Filistinli, Müslümanlar.

Kadın, erkek.

Çoluk, çocuk.

Toptan işgal edilmek üzere olan bir ülke.

Yıkılan evler,

Yakılan haneler.

Ağlayan nineler.

Başucunda hatıra fotoğrafı çekilen Filistinli ölüler.

Tüfekle vatanını savunmaya çalışana, top mermisiyle cevap verme, bir insanı bir anda yok etme görüntüleri.

Dünün aynısı.

Bir farkı var. Balkanlar'da, Kafkasya'da bu vahşeti ehli kitabın bir kolu yaparken, Filistin'de ikinci kol bu vahşeti yapıyor.

Üçüncü kol, İslam, Müslümanlar.

Kanı dökülen,

Irzına geçilen,

Malı heder edilen,

Toprağı işgal edilen,

Mabedi yıkılan hep o.

İslam alemi teyakkuz halinde.

Eğer bir aksilik olmazsa kısa zamanda , 6 ay içinde toplanıp bir karar verecekler:

"Yoğurdu sarımsaklayıp da mı saklayalım, yoksa sarımsaklamayıp da mı saklayalım".

Bu ülkelerden, eşi İngiliz olan devlet başkanları sarımsaktan yana, ABD'li olanlar sarımsaksız olsun diyor.

Çoğu yabancı avratla evli olan bu kralcıklar, geceleyin sığındığı kucağa nasıl muhalefet etsin.

Aspirin misali her derde deva hükümetimiz de boş durmuyor hani.

Mektup bölgeye ulaştı.

Bütün dünya buna şaştı.

ABD ise, Irak halkının derdinden kurtulup Filistin halkına zaman ayıramıyor.

İfade özürlü Bush dertli; Yarın bu Saddam kalkar da Irak halkına karşı nükleer silah kullanırsa ben ne yaparım.

Baba Bush'tan kalma bir dostluk var Irak halkıyla.

Türk medyası bölge haberlerini semt pazarında yer kavgası yapan iki pazarcıdan daha az yer veriyor.

Medeni dünya ise seyrediyor.

Kapısında el pençe divan durduğumuz AB ise Apoooo diyor başka bir şey demiyor.