Yıllarca BOP'u, anlattık. Katledilen milyonları, ırzlarına geçilen yüz binlerce Müslüman kadınların çığlığını duyurmaya çalıştık.
Nur Bacı'nın, Ebu Garip hapishanesinden yazdığı mektup hala vicdanımı sızlatır, utanırım. Rabbim, 'bu zulme karşı sen ne yaptın' diye sorarsa nasıl cevap vereceğim, diye düşünür, korkuya kapılırım.
Bu yazımda Haçlı-Siyonist vahşetinden, dehşetinden, bunlara ortak olanlardan, eş başkanlardan vs. bahsetmeyeceğim.
Dikkat edin! Böylesi küresel ve içinde olduğumuz bir projeyi artık ne siyasilerimiz, ne medyamız, ne aydınlarımız konuşmuyor, yazmıyor.
Neden? Çünkü çoğu ortaktı, bir o kadarı da korkaktı ve artık BOP'un dibindeyiz.
Bu projenin sahipleri, 'son Haçlı seferi' dediler, '22 İslam ülkesinin sınırlarını yeniden dizayn edeceğiz' dediler, 'demokrasi, insan hakları' dediler ve dediklerini tek tek yaptılar.
Resmiyette Afganistan, diye bir devlet var. Peki, fiiliyatta var mı? Pakistan'da, terör şehir merkezlerinde, pazarlarında, okul, hastane önlerinde…
Irak'ı yerle bir ettiler. Yemen'de insanlığın sırt döndüğü bir vahşet hala devam ediyor. Etiyopya, Sudan, Somali, Bangladeş, Uganda gibi güney Asya ve Afrika'daki İslam ülkeleri açlık, terör, darbelerle pençeleşiyor.
Libya ve Suriye'nin kimin ve ne uğruna ne hale getirildiğine 82 milyon şahit. Filistin, diye bir devletin varlığını sadece haritada görebilirsiniz.
Her mikrofona, 'dünya beşten büyüktür' diyenler, KKTC'nin tanınması için tek cümle bile kurmadılar. Bizden başka tanıyan yok.
ABD'nin Ortadoğu ve Afrika'da karakol devleti olan Suud-i Arabistan, Fas, Mısır, Ürdün, Birleşik Arap Emirlikleri, Bahreyn ve Sudan artık kendi bayraklarının yanına İsrail bayrağı da asmış vaziyetteler.
Parasız kalanların umudu olan, satış üzerine satışların yapıldığı Katar'da yakında Haçlı-Siyonist bayraklarını ülkelerine asacak.
Evet, Azerbaycan ile bir noktaya geldik ama diğer Türk Cumhuriyetlerinde neler oluyor, kimsenin haberi yok! Balkanlar'da da durum aynı.
İki devlet kaldı geriye; Türkiye ve İran.
İran'ı yok etmek için mazeret arıyorlar ve İran'da, faili belli suikastlar yaşanıyor. Ortadoğu'ya çökmek için 'İkiz Kuleleri' havaya uçuran zihniyet her an büyük bir katliam yapıp, topu İran'a atabilir.
Zaten bebek katili Netanyahu, İsrail'in, ABD ve Arap ülkeleriyle İran'ı durdurma konusunda anlaştığını da söyledi.
Türkiye mi? Yerin altındakilerinin hürmetine hala ayakta olduğumuzu düşünüyorum. Yıllardır, 'celladını âşık olmuş' bir siyaset mantığıyla yönetiliyoruz ve alenen tehditlere rağmen bu aşkları bitmiyor.
Oysa bu aptal âşıkları uyaran bir lider de vardı. O lider şöyle diyordu;
"Avrupalı olmaya çalıştık. Amerikalı olmaya çalıştık. Oğlum senden ne Amerikalı olur ne Avrupalı...
Sen, Türkoğlu Türk'sün! Kafana akıl koy! Onların damarları, seni kabul etmez. Seninki hiç onları kabul etmez. Niye bunu görmüyorsun?
Çünkü kültürün farklı, medeniyetin farklı, siyasetin farklı, maneviyatın farklı, dinin farklı, örfün farklı, adetlerin farklı, geleneklerin farklı...
E bunlar bir olacak! Hasta mısın sen! Bunu bir yapamazsın! Avrupa'ya gidin, görün. Çocuklarımız baştan çıktılar. Dün oraya gidip şeriat bayrağını tutacağız diye yola çıkanların çocukları, Hıristiyanların safına geçti. Hala konuşuyorlar. Ne zaman ayıkacaksınız! Ne zaman millete, kendinize döneceksiniz!" (Prof. Dr. Haydar Baş)
Ne zaman?
- ‘Erdoğan Amca adım Danya Ebu Muhsin’ / 20.04.2025
- 2 bin değil 2 bin 600 yıldır yapılanamayanı yaptılar? / 19.04.2025
- Gazze’den tehciri, ‘hicret’ olarak kabul ettirmeye çalışıyorlar / 18.04.2025
- Sahada yaşananlar Erdoğan’ı teyit etmiyor / 17.04.2025
- Erdoğan’ın ‘fakir fukara garip gureba’ çıkışı / 16.04.2025
- O zaman nedir bu Milli Ekonomi Modeli? / 15.04.2025
- O, benim bitmeyen rüyamdı -2- / 14.04.2025
- O, benim bitmeyen rüyamdı -1- / 13.04.2025
- İktidarın kutsal (!) haç ve Konstantinapol sessizliği / 11.04.2025