Bastığı dalı kesen millet

Türk milleti çok temiz, saf ve iyiniyetli bir millettir. Bu saflığı ve temizliğinden dolayı milli ve dini yönden her zaman istismar edilmektedir. En ufak bir manevrayla medyanın da yönlendirmesiyle beraber, halkın, vatanına ve dinene olan duygularını galeyana getirerek insanımızla istedikleri gibi oynuyorlar.Prof. Dr. Haydar Baş Bey yıllardır insanımızı ayıktırmak için binlerce program, onlarca sempozyum yaptı. Memleketin iç savaşa doğru gittiğini, bölünmenin eşiğine geldiğini her platformda anlattı. Ama insanlar burnunun ucunu dahi göremez duruma geldiler. Irak'ı, Suriye'yi; yanı başımızda olmasına rağmen bu kardeş ülkelerin başına gelenleri çizgi film veya animasyon filmi seyreder gibi seyrediyor. Yarın aynısının kendi başına gelebileceğini görmezden geliyor. Suriye ve Irak'ın başına bu çorabı örenler, altyapısını yıllar evvel hazırladılar. Türkiye içinde kaos ortamı yaratarak bölme ve parçalama çalışmalarını bitirmek üzereler. Özal zamanında Çekiç Güç ve akabinde Peşmergelerin ülkemize sokulması ve sonrası PKK olaylarının başlaması ile devam etti. Şimdi ise Suriyeliler adı altında IŞİD militanlarının ülkemize sokulması ve bunun yanısıra PKK'nın 2002'den sonra yeniden beslenip palazlanması, Irak'ın bölünmesi, kuzeyinde Kürt devleti kurulması artık sıranın Türkiye'ye geldiğini apaçık gösteriyor.Büyük Ortadoğu Projesi aslında Arz-ı Mev'ud'dur. Arz-ı Mev'ud'un manası; Yahudilere bahşedildiğine inanılan Nil, Dicle ve Fırat nehirleri arasında uzanan kutsal toprakları almaktır. Sayın Recep Tayyip Erdoğan da BOP'un eş başkanıdır. Bir millet düşünün siz, her olay gözünün önünde sergileniyor ve o hala devletini bölmeye çalışan, buna zemin hazırlayan iktidarı destekliyor. Yani başka bir deyişle; "celladına aşık olmuşsa bir millet, ister ezan ister çan dinlet, itiraz etmiyorsa sürü gibi illet, müstahaktır ona her türlü zillet." İnsan bastığı dalı keser mi? Keserse yere düşeceğini bilir.Milletimizin derdiyle dertlendi, evlatlarını evladı gibi gördü. Her fırsatta milletinin birliği ve beraberliği için mücadele etti. Ekonomisini kurtarmak için Milli Ekonomi Modelini yazdı. Ehl-i Beyt külliyatını yazdı. İktidar, vatan evlatlarını Suriye'ye sokmak istediği, cübbeli, sarıklı, püsküllü hainlerin savaş çığırtkanlığı yaptığı bir zamanda hem evlatlarımızın, hem de Suriyeli din kardeşlerimizin evlatlarının kanının dökülmemesi için Ehli-i Beyt sempozyumları yaparak milletimizin büyük bir faciadan kurtardı. Evet, O Prof. Dr. Haydar Baş Bey'di.Halkımız, medyanın yönlendirmesiyle hareket ederek hala tam gaz iktidara destek veriyor. Birkaç gün önce meclisten çıkan tezkere ile Türk askerleri ateş çemberinin içine; Suriye ve Irak'a gönderilirken NATO askerleri Türkiye'ye gelecek. Türk askerleri orada katledilirken, elin askerleri Türkiye içerisinde tampon bölge oluşturarak vatanımızın bölünmesine zemin hazırlayacaklar.Bu meclisteki vekilleri ben çok merak ediyorum; hangi milletin vekilleri bunlar? Milletimiz artık bastığı dalı kesmekten vazgeçmeli ve bu oyunu bozmalıdır. Artık Türkiye Iraklı ve Suriyeli kardeşlerimizin yaşadığı hali yaşamaya başladı. Bütün bunlara rağmen inatla bastığımız dalı kesmeye devam edersek, daldan yere düşmeyi bırakın başımızı sokacak damımız da kalmayacaktır.