İnandığı dine, yaşadığı coğrafyaya, kendi kültür ve medeniyetine "Fransız" kalanların seçim yaklaştıkça kendi deyimleriyle çılgın projeleri de ortaya çıkıyor. Hele bir projeleri varmış ki, bazı kalemler tarafından milletin önüne konuldu. Okuyunca; işte Haçlı safında yer almanın mazeretini de buldular, yine milleti aldatacaklar, dedim. Kısaca Abdülhamit Han'ı referans alarak Amerika'nın orta doğudan çekileceği ve onun yerini Türkiye'nin alacağı anlatılıyor. Bu arada Türkiye'nin Avrupa Birleşik Devletleri içindeki yerini güvenceye alarak bunu gerçekleştirebileceğini yazıyor o kalemler.Çok ilginç, değil mi? Bir yanda Abdülhamit Han, diğer yanda AKP. Biri kanla alınmış toprağın parayla satılamayacağını en ihtiyaçlı durumda tehditle dikta eden büyük devlet adamı. Diğeri cumhuriyet tarihinin, özellikle Yahudilere en büyük toprak satışı yapan iktidarı. İkisi aynı kefeye sığar mı?Peki, böyle bir proje gerçekleşebilir mi? Asla. Kitap'ı açın bakın. Onlar Müslümanların hayrına olabilecek hiçbir şeyi istemezler. Onlar birbirinin dostudur. Bir bakın Kuran-ı Kerim'e, bu anlamda Müslümanları uyaran kaç ayet var... Sonra Osmanlıyı yıkmak için binbir oyun oynayan Haçlı misyonerler, senin tekrar bir araya gelmene razı olurlar mı?Yahu AKP bunu yapar, derseniz, derim ki; Eğer AKP bir milli ekonomi politikası, bir sosyal devlet -milli devlet projeleri olan bir iktidar olsaydı, ülkeyi her alanda öne geçirip lider devlet vasfını bu ülkeye kazandırsaydı, neden olmasın. Onlar Avrupa Birliği'ni, ABD'yi kurmuşlarsa bizde İslam Birliğini kurarız ve kurardık.Sen gidip Avrupa'nın marabası, ABD'nin emir eri olacaksın sonrada kalkıp bu coğrafyada liderliğe, birlikteliğe soyunacaksın. Bütün halkı İslam olan ülkeler bölünmenin eşiğine gelmiş, sen safını haçlıdan yana kullanmışsın. Sonrada bu halklara birlik mesajı gönderiyorsun. Millette yuttu zaten.Dedim ya bu proje sırf haçlı safında olmanın oluşturduğu kötü imajı ümmetçi imaja çevirip, iktidar olma hesabıdır. Yoksa kendi ülkesinin bölünmesi, özerkliği konuşulan bir insan, başkalarının birlikteliğine mi soyunur? Yoksa ülkesinin birliğine mi?Sakın ha! Dini söylemlerle sizlere izahat yapmaya çalışanlara aldanmayın. Böyle bir duruşu İslam tarihi kaydetmemiştir. Bakın Peygamber Efendimize (sav) zamanın güç ve iktidar sahipleri geldiler. Sana para verelim, en zenginimiz ol. En güzel kızlarımızı sana verelim. Seni devlet başkanı yapalım, dediler. Peygamberimiz (sav) haşa! Bu istekleri şimdilik kabul edeyim. Böylece el altından Müslümanlara yardım eder, güçlendiririm, mantığına asla ve asla girmedi. Ölçüyü koydu; Sağ elime güneşi, sol elime ayı verseniz davamdan vazgeçmem.Yani bizim inancımızda ayıya dayı demek yoktur. Bu günlerde popüler bir söz geziyor sanal alemde; Ben, köprüyü geçinceye kadarda olsa ayıya dayı demem. Gerekirse o köprüyü yıkar, ayının üstüne basar geçerim. (Konuyla ilgili yazı Yeni Şafak yazarı Nazif Gürdoğan Tarafından 17.04.2011 tarihinde yazılmıştır.)
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Akın Aydın / diğer yazıları
- İç cephe ve terörsüz Türkiye aldatmacası / 06.05.2025
- Gazze unutuldu, BOP içinde kim, kiminle dost? / 05.05.2025
- İhtiras ve minnet ile devlet yönetilir mi? / 04.05.2025
- Bantçılar, izah ve mizah / 03.05.2025
- Erdoğan ‘kuklacıyı’ ne zaman görecek? / 02.05.2025
- 1 Mayıs’ta (bugün) neler olacak / 01.05.2025
- Emek, alın teri eşittir kul hakkıdır / 30.04.2025
- Kenan Evren dirildi de haberimiz mi? / 28.04.2025
- İstanbullular neden sokağa çıkıyor? / 27.04.2025
- Ekonominin kitabını yazdılar / 26.04.2025
- Gazze unutuldu, BOP içinde kim, kiminle dost? / 05.05.2025
- İhtiras ve minnet ile devlet yönetilir mi? / 04.05.2025
- Bantçılar, izah ve mizah / 03.05.2025
- Erdoğan ‘kuklacıyı’ ne zaman görecek? / 02.05.2025
- 1 Mayıs’ta (bugün) neler olacak / 01.05.2025
- Emek, alın teri eşittir kul hakkıdır / 30.04.2025
- Kenan Evren dirildi de haberimiz mi? / 28.04.2025
- İstanbullular neden sokağa çıkıyor? / 27.04.2025
- Ekonominin kitabını yazdılar / 26.04.2025