Öksürük, astımın en önemli belirtisidir, kuru ve inatçı bir nitelik gösterir. Öksürük, çoğu zaman hırıltılı solunum ve nefes darlığı ile birliktedir, ama sadece kuru öksürük krizleri ile ortaya çıkan bir astım formu da vardır Öksürük, geceleri, sabaha karşı ve yatar durumda fazladır. Gülmek, ağlamak, derin nefes almak bile, şiddetli öksürük krizlerine yol açabilir. Özellikle yaşlı hanımlarda öksürük sırasında idrar kaçırılması çok sık rastlanan bir durumdur. Bazı yaşlı tonton teyzeler bu durumu "Oğlum, bezlere geri döndük" sözleriyle ifade ederler. Öksürük nöbetleri sırasında bayılan hastalar da olabilir. Şiddetli öksürük sonucu, göğüs ve karın kaslarında ağrılar, hatta kaburgalarda çatlak ve kırıklar dahi görülebilir. Hırıltının olmayışı ağır astıma dalaletAstımlı hastalar kriz sırasında göğüslerinden ıslık şeklinde bir takım sesler duyarlar. Hastalar bu sesi, hırıltı, hışıltı, hızıltı, hıcıltı... gibi kelimelerle ifade ederler. Hırıltı, bronşların yaygın olarak daraldığının bir işaretidir ve hasta nefes verirken daha iyi duyulur. Nefes alırken de hırıltı duyulması astım krizinin daha ağır olduğunun bir işaretidir. Bu sesler bazı hastalar tarafından kedi mırıltısına, keman sesine, kuş cıvıltısına... benzetilir. Astımın diğer belirtileri gibi hırıltılı solunum da geceleri ve sabaha karşı daha belirgindir. Her astım krizinde hırıltı duyulmaz. Özellikle de, çok şiddetli nefes darlığı olduğu halde hırıltı olmaması, çok ağır bir astım krizinin işaretidir. Bu hastaların küçük bronşları, koyu ve yapışkan salgılarla tamamen yıkanmış olabilir.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.