Aşı ile hepatitten korunun
Karaciğer kanserlerinin yüzde 80'inin kronik hepatitler nedeniyle ortaya çıktığını belirten Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Gastroenteroloji Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Hasan Özkan, "Hastalıktan korunmanın en önemli yolu aşılanmadır" dedi
06.06.2017 00:00:00
Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Gastroenteroloji Bilim Dalı Başkanı ve Avrasya Gastroenteroloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Hasan Özkan, hepatitten korunmanın en önemli yolunun aşılanma olduğunu kaydetti.
Prof. Dr. Özkan, karaciğerin vücudun biyokimya fabrikası olduğunun altını çizerek, gıdaların metabolizma, depolanma, detoksifikasyon ve protein üretimi başta olmak üzere 5 binden fazla vücut fonksiyonundan sorumlu, kompleks bir organ olduğunu vurguladı.
Vücuttaki pek çok organdan farklı olarak kendisini yenileyebilen karaciğerin yüzde 75'inin çıkartılması durumunda dahi, geri kalanın 6 ay içerisinde orijinal boyutuna gelebileceğini belirten Prof. Dr. Özkan, kronik hepatit B ve C tedavini edilmemesi durumunda ise karaciğer sirozuna ardından da karaciğer kanserine yol açabileceğini kaydetti.
'Hepatitlerin bulaşma riski AIDS'ten daha yüksek'
Türkiye'de kanında hepatit B virüsünü taşıyanların oranının yaklaşık yüzde 4 civarında olduğunu kaydeden Prof. Dr. Özkan, "Hepatit B virüsü (HBV) son derece bulaşıcı öyle ki AIDS'e neden olan HIV virüsünden 100 kat daha fazla bulaşıcıdır. HBV insandan insana enfekte kan ya da vücut sıvılarına temasla vücut yüzey bütünlüğünün bozulduğu yara ve çiziklerden geçerek bulaşır. Bulaşma şekli coğrafi bölgelere göre farklılık gösterir. Batı Avrupa'da enfeksiyonların büyük bölümü enfekte kişiyle cinsel temas ya da iğne ve enjektör paylaşımı yoluyla bulaşır. Ancak, Asya ve Ortadoğu'da HBV en yaygın olarak anneden çocuğa ya da çocuktan çocuğa geçer. Diğer yaygın bulaşma yolları ise enfekte bireylerle diş fırçası, tıraş bıçağı gibi kişisel eşyaların ortaklaşa kullanılması ve dövme ve piercing için sterilize edilmemiş alet kullanımıdır. Enfekte anneler virüsü doğum sırasında bebeklerine geçirebilir, ayrıca kazara batan iğneler yoluyla enfekte kana maruz kalabilecek sağlık personeli de risk altındadır" dedi.
Korunmanın en etkin yolu aşılanma
Prof. Dr. Hasan Özkan hepatitlerden korunmak için yapılabilecekleri de şöyle sıraladı:
"Kişisel hijyene dikkat edilmesi ve kişisel eşyaların başkasına kullandırılmaması çok önemli. Özellikle çatal, kaşık, bardak, tıraş bıçağı, diş fırçası, küpe, tırnak makası gibi kan yoluyla geçebilecek hastalıklara zemin hazırlayan eşyaların kesinlikle hiç kimseyle ortak kullanılmaması gerekiyor. Kuaförlerde de bu tip malzemelerin iyice temizlenmesi şart. Aksi halde bu eşyalarda bir anlık ihmal özellikle hepatit B, C ile D'ye neden olabiliyor. Hepatitten korunmanın en etkili yollarının başında hepatit A ve hepatit B aşısı geliyor. Hepatit C için henüz bir aşı yok ancak taşıyıcıların düzenli takiplerine, hastaların da ilaç tedavisi ve kontrollerine mutlaka özen göstermesi gerekiyor" ifadelerini kullandı. İHA
Prof. Dr. Özkan, karaciğerin vücudun biyokimya fabrikası olduğunun altını çizerek, gıdaların metabolizma, depolanma, detoksifikasyon ve protein üretimi başta olmak üzere 5 binden fazla vücut fonksiyonundan sorumlu, kompleks bir organ olduğunu vurguladı.
Vücuttaki pek çok organdan farklı olarak kendisini yenileyebilen karaciğerin yüzde 75'inin çıkartılması durumunda dahi, geri kalanın 6 ay içerisinde orijinal boyutuna gelebileceğini belirten Prof. Dr. Özkan, kronik hepatit B ve C tedavini edilmemesi durumunda ise karaciğer sirozuna ardından da karaciğer kanserine yol açabileceğini kaydetti.
'Hepatitlerin bulaşma riski AIDS'ten daha yüksek'
Türkiye'de kanında hepatit B virüsünü taşıyanların oranının yaklaşık yüzde 4 civarında olduğunu kaydeden Prof. Dr. Özkan, "Hepatit B virüsü (HBV) son derece bulaşıcı öyle ki AIDS'e neden olan HIV virüsünden 100 kat daha fazla bulaşıcıdır. HBV insandan insana enfekte kan ya da vücut sıvılarına temasla vücut yüzey bütünlüğünün bozulduğu yara ve çiziklerden geçerek bulaşır. Bulaşma şekli coğrafi bölgelere göre farklılık gösterir. Batı Avrupa'da enfeksiyonların büyük bölümü enfekte kişiyle cinsel temas ya da iğne ve enjektör paylaşımı yoluyla bulaşır. Ancak, Asya ve Ortadoğu'da HBV en yaygın olarak anneden çocuğa ya da çocuktan çocuğa geçer. Diğer yaygın bulaşma yolları ise enfekte bireylerle diş fırçası, tıraş bıçağı gibi kişisel eşyaların ortaklaşa kullanılması ve dövme ve piercing için sterilize edilmemiş alet kullanımıdır. Enfekte anneler virüsü doğum sırasında bebeklerine geçirebilir, ayrıca kazara batan iğneler yoluyla enfekte kana maruz kalabilecek sağlık personeli de risk altındadır" dedi.
Korunmanın en etkin yolu aşılanma
Prof. Dr. Hasan Özkan hepatitlerden korunmak için yapılabilecekleri de şöyle sıraladı:
"Kişisel hijyene dikkat edilmesi ve kişisel eşyaların başkasına kullandırılmaması çok önemli. Özellikle çatal, kaşık, bardak, tıraş bıçağı, diş fırçası, küpe, tırnak makası gibi kan yoluyla geçebilecek hastalıklara zemin hazırlayan eşyaların kesinlikle hiç kimseyle ortak kullanılmaması gerekiyor. Kuaförlerde de bu tip malzemelerin iyice temizlenmesi şart. Aksi halde bu eşyalarda bir anlık ihmal özellikle hepatit B, C ile D'ye neden olabiliyor. Hepatitten korunmanın en etkili yollarının başında hepatit A ve hepatit B aşısı geliyor. Hepatit C için henüz bir aşı yok ancak taşıyıcıların düzenli takiplerine, hastaların da ilaç tedavisi ve kontrollerine mutlaka özen göstermesi gerekiyor" ifadelerini kullandı. İHA
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.