7. yüzyılda Müslümanlar ile komşu olan Türkler, 8. yüzyıldan itibaren Horasan bölgesine yerleşen Ehl-i Beyt sayesinden İslam dinine girmeye başladır.
Hz. Peygamberin torunlarından İslam'ı öğrenen Türkler, öğrendiklerini olduğu gibi yaşantılarına geçirerek İslam'a hizmet etme şerefine ulaşacaklardır.
Müslüman Türkler, İslamiyet'i Orta Asya bölgesine, Hindistan bölgesine, Kafkasya bölgesine, Anadolu'ya ve Balkanlara taşıyacaklar ve buralarda İslamiyet'in yayılmasına vesile olacaklardır. Bu sürede Ehl-i Beyt İmamlarının çizgisinden sapmayacaklardır.
İlk Türk İslam Mutasavvıfı olarak kabul edilen Hoca Ahmet Yesevi yetiştirdiği binlerce talebelerini, İslam'ı tebliğ için görevlendirecektir. Yesevi'nin talebesi Horasan erenlerinin başı Hünkar Hacı Bektaş, Anadolu'ya gelecek ve kapı kapı dolaşarak Ehl-i Beyt'in nefesini Anadolu'ya üfleyerek, bu coğrafyayı hem Müslümanlaştıracak hem de Türkleştirecektir. Anadolu'da yaşayan birçok halkı, Müslüman Türk kimliği altında buluşturacaktır.
Hacı Bektaş'ın talebeleri Sarı Saltuklar, Seyid Ali Sultanlar, Kamil Babalar gibi Ehl-i Beyt sevdalıları Balkan coğrafyasını da Müslümanlaştırdılar.
İslam'ı dünyanın dört bir tarafına yayma görevini üstlenen Türkler aynı zamanda İslam'ın koruyuculuğunu da üstlenmişlerdir.
Batı Haçlı dünyasının İslam dünyasını yok etmek için yaptığı 9 Haçlı seferinde Türkler, Haçlıların önünde bir set gibi durmuş İslam coğrafyasını korumuşlardır.
Doğudan gelen Şaman inançlı Moğolları yenerek batıya ilerleyişlerini durdurarak İslam'ı Moğol tehlikesine karşıda korumuşlardır.
İslam'ı yayan ve koruyan Türk milletine, ASAKİRULLAH yani ALLAH'IN ASKERLERİ unvanı haklı olarak verilmiştir.
Ehl-i Beyt nefesi ile var olan Türkler, Ehl-i Beyt'ten uzaklaşmaya başlayınca Peygamberin getirdiği dinin yerine bidatleri din olarak kabul edip hayatını geçirmeye başladığında işler tersine dönmeye başladı.
'Allah'ın Askeri' unvanını alan bu millet yavaş yavaş Haçlının yanına kaymaya başladı. 1950'de bizimle ilgisi olmadığı halde sırf NATO'ya girebilmek için Kore'ye asker gönderdik ve Haçlı ordusu olan NATO üyesi olduk.
Bu kapsamda birçok İslam ülkesinde Haçlı askerleri ile birlikte biz de girdik. Irak'ta 2 milyon Müslümanı öldüren Haçlı ordusunun yanında maalesef bizde vardık. Libya'da, Afganistan'da, Suriye'de de durum değişmedi. Biz, Haçlının yanında Müslüman'a namlu doğrulttuk.
Şimdi bu Ramazan ayında Müslüman Türkler oturup iyi bir muhasebe yapması gerekmez mi? Acaba hangi büyük günahı işledik de 'Allah'ın Askeri' olmaktan çıkıp Haçlının askeri olduk.
Kendime bu soruyu sorduğumda cevap olarak aklıma; yıllardır Ehl-i Beyt'ten uzak durulması ve Ehl-i Beyt soyundan olan Mustafa Kemal Atatürk hakkında ve annesi hakkında atılan iftiraların sonucu olarak bu kaderi yaşamaya başladık, şeklinde olarak geliyor.
Ya sizin?
Hz. Peygamberin torunlarından İslam'ı öğrenen Türkler, öğrendiklerini olduğu gibi yaşantılarına geçirerek İslam'a hizmet etme şerefine ulaşacaklardır.
Müslüman Türkler, İslamiyet'i Orta Asya bölgesine, Hindistan bölgesine, Kafkasya bölgesine, Anadolu'ya ve Balkanlara taşıyacaklar ve buralarda İslamiyet'in yayılmasına vesile olacaklardır. Bu sürede Ehl-i Beyt İmamlarının çizgisinden sapmayacaklardır.
İlk Türk İslam Mutasavvıfı olarak kabul edilen Hoca Ahmet Yesevi yetiştirdiği binlerce talebelerini, İslam'ı tebliğ için görevlendirecektir. Yesevi'nin talebesi Horasan erenlerinin başı Hünkar Hacı Bektaş, Anadolu'ya gelecek ve kapı kapı dolaşarak Ehl-i Beyt'in nefesini Anadolu'ya üfleyerek, bu coğrafyayı hem Müslümanlaştıracak hem de Türkleştirecektir. Anadolu'da yaşayan birçok halkı, Müslüman Türk kimliği altında buluşturacaktır.
Hacı Bektaş'ın talebeleri Sarı Saltuklar, Seyid Ali Sultanlar, Kamil Babalar gibi Ehl-i Beyt sevdalıları Balkan coğrafyasını da Müslümanlaştırdılar.
İslam'ı dünyanın dört bir tarafına yayma görevini üstlenen Türkler aynı zamanda İslam'ın koruyuculuğunu da üstlenmişlerdir.
Batı Haçlı dünyasının İslam dünyasını yok etmek için yaptığı 9 Haçlı seferinde Türkler, Haçlıların önünde bir set gibi durmuş İslam coğrafyasını korumuşlardır.
Doğudan gelen Şaman inançlı Moğolları yenerek batıya ilerleyişlerini durdurarak İslam'ı Moğol tehlikesine karşıda korumuşlardır.
İslam'ı yayan ve koruyan Türk milletine, ASAKİRULLAH yani ALLAH'IN ASKERLERİ unvanı haklı olarak verilmiştir.
Ehl-i Beyt nefesi ile var olan Türkler, Ehl-i Beyt'ten uzaklaşmaya başlayınca Peygamberin getirdiği dinin yerine bidatleri din olarak kabul edip hayatını geçirmeye başladığında işler tersine dönmeye başladı.
'Allah'ın Askeri' unvanını alan bu millet yavaş yavaş Haçlının yanına kaymaya başladı. 1950'de bizimle ilgisi olmadığı halde sırf NATO'ya girebilmek için Kore'ye asker gönderdik ve Haçlı ordusu olan NATO üyesi olduk.
Bu kapsamda birçok İslam ülkesinde Haçlı askerleri ile birlikte biz de girdik. Irak'ta 2 milyon Müslümanı öldüren Haçlı ordusunun yanında maalesef bizde vardık. Libya'da, Afganistan'da, Suriye'de de durum değişmedi. Biz, Haçlının yanında Müslüman'a namlu doğrulttuk.
Şimdi bu Ramazan ayında Müslüman Türkler oturup iyi bir muhasebe yapması gerekmez mi? Acaba hangi büyük günahı işledik de 'Allah'ın Askeri' olmaktan çıkıp Haçlının askeri olduk.
Kendime bu soruyu sorduğumda cevap olarak aklıma; yıllardır Ehl-i Beyt'ten uzak durulması ve Ehl-i Beyt soyundan olan Mustafa Kemal Atatürk hakkında ve annesi hakkında atılan iftiraların sonucu olarak bu kaderi yaşamaya başladık, şeklinde olarak geliyor.
Ya sizin?
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Tahsin Aydın / diğer yazıları
- Devlet ve Hüseyin Baş / 26.09.2022
- Tarihi dizilerden öğrenmek / 07.12.2020
- Baba acısı nasıl tarif edilebilir ki! / 20.04.2020
- Terhis edilen ordu / 28.05.2019
- 31 Mart Vakası / 27.05.2019
- ‘Bozkurtların Ölümü’ / 21.05.2019
- Devlet nasıl yıkılır? / 16.05.2019
- İstibdat / 14.05.2019
- O, tarihi çok iyi analiz ederdi / 08.05.2019
- Atatürk diyor ki / 07.05.2019
- Tarihi dizilerden öğrenmek / 07.12.2020
- Baba acısı nasıl tarif edilebilir ki! / 20.04.2020
- Terhis edilen ordu / 28.05.2019
- 31 Mart Vakası / 27.05.2019
- ‘Bozkurtların Ölümü’ / 21.05.2019
- Devlet nasıl yıkılır? / 16.05.2019
- İstibdat / 14.05.2019
- O, tarihi çok iyi analiz ederdi / 08.05.2019
- Atatürk diyor ki / 07.05.2019