Bugün ABD en fazla cari işlemler açığı veren ülke olmasına rağmen hala varlığına devam etmesinin sebebi parasının dünya parası olması ve yaptığı ithalatı da ihracatı da kendi parası ile yapmasıdır.
Milli Devlet'te ise ihracatta hedef, yerli paranın kullanım alanlarını genişletmektir. Bu sebeple ihracatın yerli parayla yapılmasını teşvik eder. Bunun için de azgelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde Sosyal Devlet projeleri devreye konulacak, hem yerli paranın sahası genişletilecek, hem de üretilen mal ve emek ülke dışında da karşılık bulacaktır.
Küreselleşme sömürüyü de beraberinde getirmektedirKüreselleşme, azgelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde devletin küçülmesini, devlet kurumlarının, madenler başta olmak üzere yer altı ve yerüstü kaynaklarının özelleştirilmesini tavsiye eder, hatta bu konuda baskı yapar. Bu mantığa göre özelleştirmeden kasıt, bu kurum ve kaynakların küresel yabancı şirketlere çok cüzi fiyatlara satılmasıdır. Bazen geçici olarak yerli sermayenin almasına müsaade ederler, bu bir geçiş aşamasıdır.
Devlet ekonomiden çekildi1997 yılı itibariyle ülkemizde devletin ekonomik hayattaki payı yüzde 26,6 idi. Bu tarihten sonra da birçok özelleştirme yapıldı ve sırada olanlar var. IMF ve Batılı ülkeler hala özelleştirme için baskıda bulunuyorlar. Esasen hedefledikleri, devletimizin etkisinin tamamen ortadan kalkması, milletimizin ise sahipsiz kalmasıdır. Küresel güçler yıllardan beri bakir durumda olan madenlerimizi çıkarmamızı engellemişlerdir. 3 katrilyon dolarlık yer altı ve yerüstü kaynağına sahip olmamıza rağmen, maalesef bugün enerjisini ağırlıklı olarak ithal eden bir ülke konumundayız. OECD ülkeleri içerisinde en pahalı enerji kullanan ülkelerden birisiyiz.
SOSYAL DEVLET - MİLLİ DEVLET / Prof. Dr. Haydar Baş'ın kaleminden
SOSYAL DEVLET - MİLLİ DEVLET İÇİN NE DEDİLERProf. Dr. Yuri Kadak / Rektör, Estonya- Talinn Prof. Dr. Baş, insanlık ve bilim adına bir yüzakı bilgedirÖzelleştirme hareketine en hızlı katılanlar, sosyalist bloktan ayrılan ülkeler oldu. Rusya ve Baltık ülkeleri başta olmak üzere bütün devlet işletmeleri hızla el değiştirdi. Neoliberal ideoloji, bu ülkelerde öyle kök saldı ki, bugün Avrupa Birliği pazar ekonomisini toplumun ihtiyaçlarına daha duyarlı hale getirmeye çalışırken; Estonya ve Letonya buna direniyor. Bu noktada sayın Prof. Dr. Haydar Baş'ın üç tane uluslar arası kongre yapılan Milli Ekonomi Modeli, bilimsel yol gösteriyor, çözüm ve proje sunuyor, labirentleri ortadan kaldırıyor. Nitekim, Estonya ve Letonya'dan birçok bilim adamı ve ekonomi uzman, Prof. Dr. Baş'ın modeli ve kendileriyle bizzat tanışmak için bu kongrelere iştirak ettiler, hayli istifade ettiler. Estonya ve Letonya, bu Milli Ekonomi Modeli kongrelerinden edindiği yol haritalarıyla kendilerini garanti altına aldılar. Yirminci yüzyıl sonlarında, devlet ve vatandaş arasındaki bağın hiçbir mantıki gerekçeye dayanmadan yıpratılması, hatta koparılmaya çalışılarak dengelerin zorlanması çok ciddi problemlerden biri? Eserde benim en önemli bulduğum yön bu problemi telafi eden bir mekanizmayı somutlaştırması ve formülleştirmesi. Prof. Dr. Baş, devleti güçlendirirken, Sosyal Devlet enstrümanlarıyla milleti de kuvvetlendiriyor; "kaba devlet"i değil, bilakis "baba devlet" yapısını oluşturuyor.
Milli Devlet'te ise ihracatta hedef, yerli paranın kullanım alanlarını genişletmektir. Bu sebeple ihracatın yerli parayla yapılmasını teşvik eder. Bunun için de azgelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde Sosyal Devlet projeleri devreye konulacak, hem yerli paranın sahası genişletilecek, hem de üretilen mal ve emek ülke dışında da karşılık bulacaktır.
Küreselleşme sömürüyü de beraberinde getirmektedirKüreselleşme, azgelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde devletin küçülmesini, devlet kurumlarının, madenler başta olmak üzere yer altı ve yerüstü kaynaklarının özelleştirilmesini tavsiye eder, hatta bu konuda baskı yapar. Bu mantığa göre özelleştirmeden kasıt, bu kurum ve kaynakların küresel yabancı şirketlere çok cüzi fiyatlara satılmasıdır. Bazen geçici olarak yerli sermayenin almasına müsaade ederler, bu bir geçiş aşamasıdır.
Devlet ekonomiden çekildi1997 yılı itibariyle ülkemizde devletin ekonomik hayattaki payı yüzde 26,6 idi. Bu tarihten sonra da birçok özelleştirme yapıldı ve sırada olanlar var. IMF ve Batılı ülkeler hala özelleştirme için baskıda bulunuyorlar. Esasen hedefledikleri, devletimizin etkisinin tamamen ortadan kalkması, milletimizin ise sahipsiz kalmasıdır. Küresel güçler yıllardan beri bakir durumda olan madenlerimizi çıkarmamızı engellemişlerdir. 3 katrilyon dolarlık yer altı ve yerüstü kaynağına sahip olmamıza rağmen, maalesef bugün enerjisini ağırlıklı olarak ithal eden bir ülke konumundayız. OECD ülkeleri içerisinde en pahalı enerji kullanan ülkelerden birisiyiz.
SOSYAL DEVLET - MİLLİ DEVLET / Prof. Dr. Haydar Baş'ın kaleminden
SOSYAL DEVLET - MİLLİ DEVLET İÇİN NE DEDİLERProf. Dr. Yuri Kadak / Rektör, Estonya- Talinn Prof. Dr. Baş, insanlık ve bilim adına bir yüzakı bilgedirÖzelleştirme hareketine en hızlı katılanlar, sosyalist bloktan ayrılan ülkeler oldu. Rusya ve Baltık ülkeleri başta olmak üzere bütün devlet işletmeleri hızla el değiştirdi. Neoliberal ideoloji, bu ülkelerde öyle kök saldı ki, bugün Avrupa Birliği pazar ekonomisini toplumun ihtiyaçlarına daha duyarlı hale getirmeye çalışırken; Estonya ve Letonya buna direniyor. Bu noktada sayın Prof. Dr. Haydar Baş'ın üç tane uluslar arası kongre yapılan Milli Ekonomi Modeli, bilimsel yol gösteriyor, çözüm ve proje sunuyor, labirentleri ortadan kaldırıyor. Nitekim, Estonya ve Letonya'dan birçok bilim adamı ve ekonomi uzman, Prof. Dr. Baş'ın modeli ve kendileriyle bizzat tanışmak için bu kongrelere iştirak ettiler, hayli istifade ettiler. Estonya ve Letonya, bu Milli Ekonomi Modeli kongrelerinden edindiği yol haritalarıyla kendilerini garanti altına aldılar. Yirminci yüzyıl sonlarında, devlet ve vatandaş arasındaki bağın hiçbir mantıki gerekçeye dayanmadan yıpratılması, hatta koparılmaya çalışılarak dengelerin zorlanması çok ciddi problemlerden biri? Eserde benim en önemli bulduğum yön bu problemi telafi eden bir mekanizmayı somutlaştırması ve formülleştirmesi. Prof. Dr. Baş, devleti güçlendirirken, Sosyal Devlet enstrümanlarıyla milleti de kuvvetlendiriyor; "kaba devlet"i değil, bilakis "baba devlet" yapısını oluşturuyor.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.