ABD Dışişleri Bakanlığı'nın, 1 Temmuz 2000 ile 30 Haziran 2001 dönemini kapsayan raporunun Yunanistan bölümünde, "Dini özgürlük ihlalleri" başlığı altında, Yunanistan hükümetinin seçilmiş müftüyü 5yılda 14 kere yargıladığı anlatıldı.
Raporda, seçilmiş müftünün, Yunanistan'ın tutumuyla ilgili Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne başvurduğu ve mahkemenin, müftünün dini özgürlük ve ifade özgürlüğünün Yunanistan hükümeti tarafından ihlal edildiği kararını verdiği belirtildi.
Atina'da 10 bin Müslümanın yaşamasına karşın, bu kişilerin bir camii veya dinlerini icra ederken yardım alacakları bir din adamı bulunmadığı kaydedilen ABD raporunda, dini kurallara uygun cenaze törenleri için Müslümanların, mecburen Batı Trakya'ya gitmek zorunda kaldığı da ifade edildi.
Raporda, "Yunanlılar, kişinin dinini, etnik kökeniyle yakın bağlantılı değerlendirme eğilimindeler. Pek çok Yunanlının aklında, Yunanistan Ortodoks Hıristiyandır. Ortodoks olmayan vatandaşlar, etnik kökenlerini açıkladıklarında, kendilerine şüpheli muamele edilmesindenya da (gerçek Yunanlı) olmadıkları yönünde eleştirilmekten şikayette bulunuyorlar" denildi.
ABD raporunda, Yunanistan'da kamu sektöründe Müslümanların sayısının az olduğunu ve Yunan hükümetinin bunu, dini ayrımcılığa değil, Müslümanların iyi Yunanca konuşup yazamaması ve üniversite eğitimli olmamasına bağladığı belirtildi.
Batı Trakya Türklerinin, sadece düşük düzeyde ve part-time görevlerde işe alındıklarından şikayetçi oldukları anlatıldı.
Raporda, seçilmiş müftünün, Yunanistan'ın tutumuyla ilgili Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne başvurduğu ve mahkemenin, müftünün dini özgürlük ve ifade özgürlüğünün Yunanistan hükümeti tarafından ihlal edildiği kararını verdiği belirtildi.
Atina'da 10 bin Müslümanın yaşamasına karşın, bu kişilerin bir camii veya dinlerini icra ederken yardım alacakları bir din adamı bulunmadığı kaydedilen ABD raporunda, dini kurallara uygun cenaze törenleri için Müslümanların, mecburen Batı Trakya'ya gitmek zorunda kaldığı da ifade edildi.
Raporda, "Yunanlılar, kişinin dinini, etnik kökeniyle yakın bağlantılı değerlendirme eğilimindeler. Pek çok Yunanlının aklında, Yunanistan Ortodoks Hıristiyandır. Ortodoks olmayan vatandaşlar, etnik kökenlerini açıkladıklarında, kendilerine şüpheli muamele edilmesindenya da (gerçek Yunanlı) olmadıkları yönünde eleştirilmekten şikayette bulunuyorlar" denildi.
ABD raporunda, Yunanistan'da kamu sektöründe Müslümanların sayısının az olduğunu ve Yunan hükümetinin bunu, dini ayrımcılığa değil, Müslümanların iyi Yunanca konuşup yazamaması ve üniversite eğitimli olmamasına bağladığı belirtildi.
Batı Trakya Türklerinin, sadece düşük düzeyde ve part-time görevlerde işe alındıklarından şikayetçi oldukları anlatıldı.