Son yıllarda geniş kitlelerin ilgisini çekmeye başlayan dağcılık, kazaların yanı sıra dikkat edilmediği takdirde sağlık açısından ölümcül riskler taşıyor. Yükseklik macerasında, sağlık açısından en büyük tehlikelerden biri olan "akut dağ hastalığı"ndan korunmanın anahtarının, vücudun kendini azalan oksijen miktarına ayarlama işlemi olan "aklimatize"ye imkan sağlayacak bir tırmanış programı uygulamak olduğu bildirildi.
Türkiye'de 10 bin dağcı var
Cezbedici güzellikleriyle her yıl onbinlerce insanı kendisine çeken yükseklikler, son yıllarda ülkemizde de alternatif turizm arayışında olan kitlelerin ilgisini çekmeye başladı. Türkiye'de birkaçyıl önce 700-800 olan dağcı sayısı da, özellikle üniversitelerdeki kulüplerin yaygınlaşmasıyla 10 bine yükseldi. Yükseklik macerasında herkesin eşit derecede şanslı olmadığı belirtilen yazıda, insan vücudunun yüksek irtifalara vereceği tepkinin önceden kestirilemeyeceği gibi kişiden kişiye de büyük farklılıklar gösterdiği kaydedildi. Tıbbi olarak 1500-3500 metre "yüksek", 3500-5500 metreler arası "çok yüksek", 5500 metrenin üzeri ise "aşırı irtifa" olarak nitelendiriliyor. Pratikte, 2500 metrenin altındaki yükseklikler ise genelde sağlık problemlerine yol açmıyor.
Yaşanan değişiklikler
Vücudun kendini azalan oksijen miktarına ayarlaması işlemi olan aklimatizasyon birkaç günde gelişiyor. Yüksek irtifaya çıkan herkeste hızlı nefes alma, eforla tıkanma, idrarda artma, gece solunum ritminde değişme, gece sık uyanma ve geceleri garip rüyalar görme gibi değişiklikler görülebiliyor. Bu gelişmeler, programlı bir tımanış ve vücudun yüksekliğe uyum sağlamasıyla ortadan kalkabiliyor. Ancak, aklimatizasyonun, tırmanış programının belirgin derecede gerisinde ve yetersiz kalmasıyla asıl tehlike ortaya çıkıyor.
Türkiye'de 10 bin dağcı var
Cezbedici güzellikleriyle her yıl onbinlerce insanı kendisine çeken yükseklikler, son yıllarda ülkemizde de alternatif turizm arayışında olan kitlelerin ilgisini çekmeye başladı. Türkiye'de birkaçyıl önce 700-800 olan dağcı sayısı da, özellikle üniversitelerdeki kulüplerin yaygınlaşmasıyla 10 bine yükseldi. Yükseklik macerasında herkesin eşit derecede şanslı olmadığı belirtilen yazıda, insan vücudunun yüksek irtifalara vereceği tepkinin önceden kestirilemeyeceği gibi kişiden kişiye de büyük farklılıklar gösterdiği kaydedildi. Tıbbi olarak 1500-3500 metre "yüksek", 3500-5500 metreler arası "çok yüksek", 5500 metrenin üzeri ise "aşırı irtifa" olarak nitelendiriliyor. Pratikte, 2500 metrenin altındaki yükseklikler ise genelde sağlık problemlerine yol açmıyor.
Yaşanan değişiklikler
Vücudun kendini azalan oksijen miktarına ayarlaması işlemi olan aklimatizasyon birkaç günde gelişiyor. Yüksek irtifaya çıkan herkeste hızlı nefes alma, eforla tıkanma, idrarda artma, gece solunum ritminde değişme, gece sık uyanma ve geceleri garip rüyalar görme gibi değişiklikler görülebiliyor. Bu gelişmeler, programlı bir tımanış ve vücudun yüksekliğe uyum sağlamasıyla ortadan kalkabiliyor. Ancak, aklimatizasyonun, tırmanış programının belirgin derecede gerisinde ve yetersiz kalmasıyla asıl tehlike ortaya çıkıyor.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.