Dünden bugüne her parti, her lider milletin karşılarına geçtiklerinde, herhangi bir ekrana çıktıklarında, açıklama yaptıklarında illaki kullandıkları bir cümle vardır; 'Biz laf değil iş yapmak için göreve talibiz', 'Biz laf değil iş yapıyoruz'.
Ama işin gerçeğine gelince sıklıkla kullandığımız 'yeter da yeter' kelimesinin bağımlısı oldum adeta; "Yeter da yeter"
Gündemde ABD, terör, Kudüs, Batı dünyası, İsrail, kan, vahşet, enflasyon, yolsuzluk, iş, emek, geçim gibi konular var. Çok hayati
konular.
Kürsülerden; ABD'nin, İsrail kararını tanımıyız. ABD'nin vize kararını kınıyoruz.
ABD'nin, YPG desteğini anlayamıyoruz. ABD'nin, Gülen kararına anlam veremiyoruz.
ABD'de deki, Zarrab davası bizi bağlamaz. ABD'yi kınıyoruz. İsrail'i kınıyoruz.
Almanya'nın bu kararı alması esef verici, tanımıyoruz. Fransa'nın bu açıklamasını kabul etmiyoruz. AB'nin kararı yanlıştır. Tanımıyoruz.
AP kararı düşmanca bir tavırdır, tanımıyoruz. NATO'yu şiddetle kınıyoruz. BM'yi göreve
çağırıyoruz.
İşçinin hakkını yedirmeyeceğiz. İşçinin, köylünün hakkını vermek namus borcumuzdur. Emperyalistlerin, ülkemizi sömürmesine izin vermeyeceğiz. vs. vs. vs. deniliyor.
Yeter da! Tanımıyoruz, kabul etmiyoruz, kınıyoruz, vereceğiz, alacağız, aşacağız da, ne zaman?
Kamyon yazısıdır; "İleride güzel günler göreceğiz, dediler. Ya hu daha ne kadar gideceğiz."
Haliyle, yeter da yeter.
Prof. Dr. Haydar Baş'ın 13 Aralık tarihli yazısının başlığı; "Dediğini hayata geçirebilecek bir lider lazım" şeklindeydi. Bu başlık sadece gündeme dair değildir. Hayatın geneline dairdir.
ABD'nin, AB'nin, İsrail'in siyasi, ekonomik, askeri, terör gibi konularda hem ülkemiz hem de İslam Coğrafyası ve insanlığı tehdit ettiğini mi düşünüyorsun? O zaman laf değil icraat ortaya koyacaksın.
İşçiye, memura, köylüye emeğinin hakkını vereceğim mi diyorsun? Laf değil icraat ortaya koyacaksın.
Sosyal adaleti sağlayacağım. Yargı bağımsız olacak. Meclis'te, milletin iradesi hâkim olacak mı diyorsun. Laf değil icraatı ortaya koyacaksın.
Milli ve manevi değerlerimizin sömürülmesine, tarihimizin karartılmasına izin vermeyeceğim mi diyorsun. Laf değil icraat ortaya koyacaksın.
Madenlerimizin, doğal zenginliklerimizin sömürülmesine izin vermeyeceğim mi diyorsun? Laf değil icraat ortaya koyacaksın.
Doların, faizin sömürüsünü bitireceğim mi diyorsun? Laf değil icraat ortaya koyacaksın.
Milli para mı diyorsun. Laf değil icraat ortaya koyacaksın.
Tabi icraat ortaya koymak için ilk önce insanı tanımak lazım. İnsan nedir, sorusunun cevabını çok iyi özümsemek lazım ve her şeyden önce, 'önce insan' demek lazım.
Bir ekonomi modelin olacak. Sosyal projelerin olacak. İtikadi duruşun tavizsiz olacak. Dost-düşman, menfaat-zarar ilişkilerini çok önceden hesap edebilecek bir kapasiten olacak.
Bunlar yoksa, ağzı iyi laf yapan bir avukat olursun. Bir davayı kaybeder, diğer davaya geçersin. Onu kaybeder bir diğerine geçersin. Yani kaybeden sen olmazsın. Sana davayı verenler olur.
Vatan bir davadır. Millet de davanın sahibidir.
Hükümetler, milletin avukatıdır. Gerisini yazayım mı?
Ama işin gerçeğine gelince sıklıkla kullandığımız 'yeter da yeter' kelimesinin bağımlısı oldum adeta; "Yeter da yeter"
Gündemde ABD, terör, Kudüs, Batı dünyası, İsrail, kan, vahşet, enflasyon, yolsuzluk, iş, emek, geçim gibi konular var. Çok hayati
konular.
Kürsülerden; ABD'nin, İsrail kararını tanımıyız. ABD'nin vize kararını kınıyoruz.
ABD'nin, YPG desteğini anlayamıyoruz. ABD'nin, Gülen kararına anlam veremiyoruz.
ABD'de deki, Zarrab davası bizi bağlamaz. ABD'yi kınıyoruz. İsrail'i kınıyoruz.
Almanya'nın bu kararı alması esef verici, tanımıyoruz. Fransa'nın bu açıklamasını kabul etmiyoruz. AB'nin kararı yanlıştır. Tanımıyoruz.
AP kararı düşmanca bir tavırdır, tanımıyoruz. NATO'yu şiddetle kınıyoruz. BM'yi göreve
çağırıyoruz.
İşçinin hakkını yedirmeyeceğiz. İşçinin, köylünün hakkını vermek namus borcumuzdur. Emperyalistlerin, ülkemizi sömürmesine izin vermeyeceğiz. vs. vs. vs. deniliyor.
Yeter da! Tanımıyoruz, kabul etmiyoruz, kınıyoruz, vereceğiz, alacağız, aşacağız da, ne zaman?
Kamyon yazısıdır; "İleride güzel günler göreceğiz, dediler. Ya hu daha ne kadar gideceğiz."
Haliyle, yeter da yeter.
Prof. Dr. Haydar Baş'ın 13 Aralık tarihli yazısının başlığı; "Dediğini hayata geçirebilecek bir lider lazım" şeklindeydi. Bu başlık sadece gündeme dair değildir. Hayatın geneline dairdir.
ABD'nin, AB'nin, İsrail'in siyasi, ekonomik, askeri, terör gibi konularda hem ülkemiz hem de İslam Coğrafyası ve insanlığı tehdit ettiğini mi düşünüyorsun? O zaman laf değil icraat ortaya koyacaksın.
İşçiye, memura, köylüye emeğinin hakkını vereceğim mi diyorsun? Laf değil icraat ortaya koyacaksın.
Sosyal adaleti sağlayacağım. Yargı bağımsız olacak. Meclis'te, milletin iradesi hâkim olacak mı diyorsun. Laf değil icraatı ortaya koyacaksın.
Milli ve manevi değerlerimizin sömürülmesine, tarihimizin karartılmasına izin vermeyeceğim mi diyorsun. Laf değil icraat ortaya koyacaksın.
Madenlerimizin, doğal zenginliklerimizin sömürülmesine izin vermeyeceğim mi diyorsun? Laf değil icraat ortaya koyacaksın.
Doların, faizin sömürüsünü bitireceğim mi diyorsun? Laf değil icraat ortaya koyacaksın.
Milli para mı diyorsun. Laf değil icraat ortaya koyacaksın.
Tabi icraat ortaya koymak için ilk önce insanı tanımak lazım. İnsan nedir, sorusunun cevabını çok iyi özümsemek lazım ve her şeyden önce, 'önce insan' demek lazım.
Bir ekonomi modelin olacak. Sosyal projelerin olacak. İtikadi duruşun tavizsiz olacak. Dost-düşman, menfaat-zarar ilişkilerini çok önceden hesap edebilecek bir kapasiten olacak.
Bunlar yoksa, ağzı iyi laf yapan bir avukat olursun. Bir davayı kaybeder, diğer davaya geçersin. Onu kaybeder bir diğerine geçersin. Yani kaybeden sen olmazsın. Sana davayı verenler olur.
Vatan bir davadır. Millet de davanın sahibidir.
Hükümetler, milletin avukatıdır. Gerisini yazayım mı?
Akın Aydın / diğer yazıları
- ABD, Şam’a indi / 21.12.2024
- Doğu'nun kızı Butto, Alman kızı Merkel ve Erdoğan / 20.12.2024
- İsrail endişeli, Yunanistan ise panikteymiş / 19.12.2024
- AKP döneminde 28 Şubat manzaraları / 18.12.2024
- Türkiye’yi soracak olursanız! / 16.12.2024
- İsrail için milli stratejiler - 2 / 15.12.2024
- İsrail için milli stratejiler -1- / 14.12.2024
- ‘Türkiye, Türklerindir’ diyemeyenler bakın ne diyor? / 13.12.2024
- Yalan ve talan aynen devam ediyor / 12.12.2024
- Saddam, Kaddafi, Esad gitti, sırada kim var? / 11.12.2024
- Doğu'nun kızı Butto, Alman kızı Merkel ve Erdoğan / 20.12.2024
- İsrail endişeli, Yunanistan ise panikteymiş / 19.12.2024
- AKP döneminde 28 Şubat manzaraları / 18.12.2024
- Türkiye’yi soracak olursanız! / 16.12.2024
- İsrail için milli stratejiler - 2 / 15.12.2024
- İsrail için milli stratejiler -1- / 14.12.2024
- ‘Türkiye, Türklerindir’ diyemeyenler bakın ne diyor? / 13.12.2024
- Yalan ve talan aynen devam ediyor / 12.12.2024
- Saddam, Kaddafi, Esad gitti, sırada kim var? / 11.12.2024