Başbakan Erdoğan'ın önceki gün İstanbul'da gerçekleştirilen TÜSİAD'ın 41. Genel Kurulu'nda dile getirdiği 'yerli otomobil' talebine sanayiciler belirli şartlar çerçevesinde olumlu yaklaştı. Sanayiciler, yerli otomobile 'vergi avantajı' sağlanması gerektiğini kaydettiler
YENİ MESAJ - İSTANBUL
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği'nin (TÜSİAD) 41. Genel Kurulu'nda dile getirdiği "Sayın Koç'a dedim, (Artık soyadınız gibi bir markayla yerli otomobilimizi üretelim ve dünyaya diyelim ki, bak bu da artık bizim otomobilimiz). Bunu başaralım. Bu işi halledin" sözleri, yerli otomobil markası tartışmalarını yeniden alevlendirdi. Başbakan Erdoğan, burada yaptığı konuşmada, otomobil satışlarında tüm zamanların rekorunun elde edildiğini hatırlatarak, 2002 yılında 91 bin adet otomobil satılırken, 2004 yılında satışın rekor seviyeye ulaştığını ve 451 bin olduğunu belirtmişti. Erdoğan, şunları kaydetmişti: "Sayın Koç'a dedim, 'Artık soyadınız gibi bir marka ile şurada biz yerli otomobilimizi üretelim ve dünyaya diyelim ki, bak bu da artık bizim otomobilimiz.' Bunu sunalım, başaralım. Hepsi burada montajı yapılan otomobiller olmasın. Şu anda otomotiv sektörü içinde olan babalar burada... Bu işi halledin. Bir araya gelerek mi yaparsınız, yok ben bunu kendim de yaparım mı dersiniz. Nasıl arzu ederseniz. Artık yapalım. Türkiye'ye ve Türk'e bu yakışır. Bunu yapmamız lazım."
Koç: Elimizden geleni yapacağız
Başbakan Erdoğan'ın Türk markası yerli otomobil üretimine ilişkin ifadeleri tartışma konusu oldu. Başbakanın talebinin mümkün olup olmadığı otomotiv sektörünü hareketlendirdi. TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi (YİK) Başkanı Mustafa Koç, Mustafa Koç, TÜSİAD toplantısında, Başbakan Erdoğan'ın, konuşmasında değindiği yerli otomobil üretimine ilişkin basın mensuplarının sorularını cevapladı. Koç, "Daha onu teknolojik olarak yapmak biraz imkan dışı gibi gözüküyor. Elimizden geleni yapacağız. Ama dışarıdan görüldüğü kadar kolay bir iş değil" diye konuştu. Koç Holding Onursal Başkanı Rahmi Koç da, daha önce zaten 'Anadol' adında yerli bir marka ürettiklerini hatırlatarak, Başbakan'ın yüzde 100 yerli üretimi kastettiğini söyledi. Şu anda zaten belli modellerde ithalatın 160 dolarlara kadar düştüğüne dikkati çeken Koç, "Burada bazı parçalar var ki bunları yerli olarak üretmek çok anlamsız. Mesela bilyalı rulmanı dünyada 3 - 4 şirket yapıyor ve bütün dünyaya veriyor. Bu gibi parçalar var ki Türkiye'de yapılması hiç mümkün değil. Olsa bile fevkalade pahalı olur ve ekonomik olmaz" dedi.
Sorun pazar bulmada Kibar Holding (Hyundai) Yönetim Kurulu Başkanı Ali Kibar, Başbakan Erdoğan'ın otomotiv sektörüyle ilgili Türk markası yaratılmasına yönelik beklentilerini paylaştığını ve Erdoğan'ın bu beklentide haklı olduğunu söyledi. Kamuoyunda da böyle bir beklenti bulunduğunu ifade eden Kibar, asgari 200 bin adedin altında olmayacak bir üretim platformuyla böyle bir modelin lanse edilebilmesinin mümkün olduğuna dikkati çekti. Kibar, şunları kaydetti: "Türkiye'deki toplam pazar talebine baktığımızda 510 binler seviyesinde ve 40 marka bulunuyor. Hafif ticari ile binek araçlar arasındaki ÖTV'deki farklılık, Türk markası yerli otomobil üretimine ilişkin, olabilirlik anlamında sıkıntılara sebebiyet veriyor. Bunların nasıl bir ÖTV veya farklı bir vergilendirme politikasıyla ortaya konulabileceği önemli. Otomotiv sanayinin geleceğine yönelik durumların iyi analiz edilmesi gerekir. Yapılmayacak ne var ki, zor bir şey değil, yapanlar nasıl yaptı? Biz de aynı formatta veya benzer formatlarda yapabiliriz. Türkiye'de bu bilgi var ama önemli olan pazar ve pazar reaksiyonlarının ekonomik kılabilecek hale dönüştürebilmek.
YENİ MESAJ - İSTANBUL
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği'nin (TÜSİAD) 41. Genel Kurulu'nda dile getirdiği "Sayın Koç'a dedim, (Artık soyadınız gibi bir markayla yerli otomobilimizi üretelim ve dünyaya diyelim ki, bak bu da artık bizim otomobilimiz). Bunu başaralım. Bu işi halledin" sözleri, yerli otomobil markası tartışmalarını yeniden alevlendirdi. Başbakan Erdoğan, burada yaptığı konuşmada, otomobil satışlarında tüm zamanların rekorunun elde edildiğini hatırlatarak, 2002 yılında 91 bin adet otomobil satılırken, 2004 yılında satışın rekor seviyeye ulaştığını ve 451 bin olduğunu belirtmişti. Erdoğan, şunları kaydetmişti: "Sayın Koç'a dedim, 'Artık soyadınız gibi bir marka ile şurada biz yerli otomobilimizi üretelim ve dünyaya diyelim ki, bak bu da artık bizim otomobilimiz.' Bunu sunalım, başaralım. Hepsi burada montajı yapılan otomobiller olmasın. Şu anda otomotiv sektörü içinde olan babalar burada... Bu işi halledin. Bir araya gelerek mi yaparsınız, yok ben bunu kendim de yaparım mı dersiniz. Nasıl arzu ederseniz. Artık yapalım. Türkiye'ye ve Türk'e bu yakışır. Bunu yapmamız lazım."
Koç: Elimizden geleni yapacağız
Başbakan Erdoğan'ın Türk markası yerli otomobil üretimine ilişkin ifadeleri tartışma konusu oldu. Başbakanın talebinin mümkün olup olmadığı otomotiv sektörünü hareketlendirdi. TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi (YİK) Başkanı Mustafa Koç, Mustafa Koç, TÜSİAD toplantısında, Başbakan Erdoğan'ın, konuşmasında değindiği yerli otomobil üretimine ilişkin basın mensuplarının sorularını cevapladı. Koç, "Daha onu teknolojik olarak yapmak biraz imkan dışı gibi gözüküyor. Elimizden geleni yapacağız. Ama dışarıdan görüldüğü kadar kolay bir iş değil" diye konuştu. Koç Holding Onursal Başkanı Rahmi Koç da, daha önce zaten 'Anadol' adında yerli bir marka ürettiklerini hatırlatarak, Başbakan'ın yüzde 100 yerli üretimi kastettiğini söyledi. Şu anda zaten belli modellerde ithalatın 160 dolarlara kadar düştüğüne dikkati çeken Koç, "Burada bazı parçalar var ki bunları yerli olarak üretmek çok anlamsız. Mesela bilyalı rulmanı dünyada 3 - 4 şirket yapıyor ve bütün dünyaya veriyor. Bu gibi parçalar var ki Türkiye'de yapılması hiç mümkün değil. Olsa bile fevkalade pahalı olur ve ekonomik olmaz" dedi.
Sorun pazar bulmada Kibar Holding (Hyundai) Yönetim Kurulu Başkanı Ali Kibar, Başbakan Erdoğan'ın otomotiv sektörüyle ilgili Türk markası yaratılmasına yönelik beklentilerini paylaştığını ve Erdoğan'ın bu beklentide haklı olduğunu söyledi. Kamuoyunda da böyle bir beklenti bulunduğunu ifade eden Kibar, asgari 200 bin adedin altında olmayacak bir üretim platformuyla böyle bir modelin lanse edilebilmesinin mümkün olduğuna dikkati çekti. Kibar, şunları kaydetti: "Türkiye'deki toplam pazar talebine baktığımızda 510 binler seviyesinde ve 40 marka bulunuyor. Hafif ticari ile binek araçlar arasındaki ÖTV'deki farklılık, Türk markası yerli otomobil üretimine ilişkin, olabilirlik anlamında sıkıntılara sebebiyet veriyor. Bunların nasıl bir ÖTV veya farklı bir vergilendirme politikasıyla ortaya konulabileceği önemli. Otomotiv sanayinin geleceğine yönelik durumların iyi analiz edilmesi gerekir. Yapılmayacak ne var ki, zor bir şey değil, yapanlar nasıl yaptı? Biz de aynı formatta veya benzer formatlarda yapabiliriz. Türkiye'de bu bilgi var ama önemli olan pazar ve pazar reaksiyonlarının ekonomik kılabilecek hale dönüştürebilmek.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.