Yanlışta bile bile ısrar

Doğrulukta, dosdoğru dostların arkasında ve doğru sözün arkasında durma noktasında ısrar et ama yanlışta ısrar etme.
Tevbede, istiğfarda, günahlardan ötürü tenhalarda göz yaşı dökmekte ısrar et ama bile bile günahta ısrar etme.
Dünyanın neresinde olursa olsunlar, tanı tanıma, zulüm altında inleyen din kardeşlerin için duada ısrar et ama onlara zulmedenlere dua atme, zalimlere destekte ısrar etme.
"Zulmü alkışlayamam zalimi asla sevemem" ilkesi her iki kulağına da küpe olsun ve yerlisi, yabancısı hiç bir zalim senden ima yolu ile dahi, bir gülümseme kadar dahi olsa destek almasın, alamasın.
Zulmü alkışlamak ne demek?... Zulmü ve zalimi alkışlayanlar arasında, gurubunda, cemiyetinde bulunmak ne demek?...
Bunlar kesinlikle senin sıfatın olmamalıdır.
İnsan olmamız hasebiyle, beşer icabı yalnış yapabiliriz, günaha düşebiliriz ama farkettiğimiz an dönmesini ve bir daha dönmemeye azmetmesini bilmeliyiz.
Allah, ayetlerinin inkar edildiği veya onlarla alay edildiği bir ortamı derhal terketmemizi emrederken, mümin kullarına zulmedenlerin, onların canlarına ve ırzlarına kastedenlerin himayesinde olmaya, ocaklarının başında oturmaya nasıl razı olur?
Mümin bile bile yanlışta ve günahta ısrar etmeyen, farkettiği an derhal dönmesini ve tevbeye, istiğfara sarılmasını bilen insandır.
Nisa Suresi 140. Ayet daima ezberimizde ve hayatımızda olsun:
"Allah bu ilahi kelamda size buyurmuştur ki ne zaman Allahın mesajlarının inkar edildiğini ve onların hafife alındığını duyarsanız, başka şeyler konuşmaya başlayıncaya kadar bunu yapanların yanından ayrılmalısınız, yoksa kesinlikle onlar gibi olursunuz. Bakın, Allah, ikiyüzlüleri, hakikati inkar edenlerle birlikte cehennemde toplayacaktır"
Bu ayetin açıklaması sadedinde düşülen şu notu da zikredelim:
"Gerek milletrarası münasebetlerde ve gerekse fertler ve topluluklar arası münasebetlerde müminler daima müminlerin yanında yer alacak, güç, kuvvet ve şerefi bu beraberlikte arayacaklardır.
Kendilerini korumak veya güçlenmek için, kafirlere başvuran milletler küçüldükleri gibi, fertler de manevi değerlerinden kayıp verirler. Eğer beraberlik zaruri hale gelirse o takdirde müminler, en azından dinleri aleyhinde konuşulurken meclisi terketmek suretiyle durumu protesto edecek, dinlerini korumak için gerekli tedbirleri alacaklardır." (Diyanet Vakfı Meali)
Herkes, bu ve benzeri İlahi ölçüler terazisinde kendini derhal tartmalı ve "biz kimiz, nerdeyiz, kiminleyiz, kimlerin destekçisiyiz, kimlerin alkışçısıyız, kimlere ne için yol gösteriyoruz?" sorularını sormalı ve doğru cevaplarını da bulmalıdır.
Balığın suda rahat ettiği kadar küresel zalim ve zorbaların yanında, ocağının başında rahat edebiliyorsak imanımızda bir takım ciddi arzalar var demektir.
Bile bile günahta ısrar, müminin vasfı olamaz, olmamalıdır.