Üzerinde kartallar uçan müze

Prof. Dr. Hüsamettin Koçan'ın öncülüğünde merkez dışı bir konseptle Bayburt'ta kurulan Baksı Müzesi, 2012 etkinliklerini "Mesafe ve Temas" başlığı altında düzenleyecek. Prof. Dr. Koçan, Bayburt'ta kurulu olan, çağdaş sanat ve geleneksel el sanatlarına aynı çatı altında, bir arada yer veren bu sıra dışı müzenin amacının disiplinler arasındaki sınırları eriterek, sanatı yaşamla buluşturarak "uzağı yakın eylemek" olduğunu söyledi.  Koçan "Baksı'nın bir risk projesi olduğu gerçek. Her şey merkezde toplandığı için Baksı bu eğilime bir karşı duruşu ifade ediyor. Merkez dışı bir proje olarak aslında başarısı da doğrudan bu vizyonuna bağlı. Sermaye odaklı bir vakıf olmadığımız için herkes kendi projesini finanse ediyor. Ayrıca Baksı Dostları adıyla bin kişilik yeni bir oluşum planlıyoruz. Baksı Müzesi'nin ve bu etkinliklerin tasarım odaklı yeni bir üretim dalgasına hayat vereceğini düşünüyorum. Bundan sonraki projelerimiz, ortaya çıkacak tasarımların üretimine yönelik altyapıya odaklanacak. Müzenin kurumsal yapısını güçlendirmek ve uluslar arası ortama açılmak da önceliklerimiz arasında" dedi.    

"Üzerimizde kartallar uçuyordu"
Tasarımlarını planlamak ve yörenin özelliklerini tanımak amacıyla Baksı'ya yapılan geziyi yorumlayan modacı Arzu Kaprol "Bu müzeyi gördükten sonra bir kişinin hayal edip neler başarabildiğine bir kez daha inandım. Bir tasarımcının böylesine sıra dışı bir deneyimi yaşaması hiç kolay değil. Biz İstanbul'dan Baksı'ya kadar gittik. Orada 2-3 konakladık. Başımızın üzerinde kartallar uçarken tasarımlar yaptık. Tekrar gitmek için sabırsızlanıyoruz. Tasarımları tamamladık ve şimdi uygulama aşamasındayız. Tasarımlarımızın yerel ekonomiye katkı yapması çok önemli ve biz de burada yerel ekonomik potansiyelin açığa çıkmasını amaçlıyoruz" diye konuştu.    
 
Baksı için özel tasarımlar   
Bu yılki Mesafe Temas başlıklı etkinlikte tasarım bölümü Faruk Malhan tarafından hayata geçirilecek. Malhan, farklı üniversitelerden seçilen 15 genç tasarımcıyı yönlendirecek. Tasarımlar salt sergilemeye yönelik olmayacak, Bayburt'ta üretilebilir olması esas alınacak ve böylelikle yörenin istihdamına da katkıda bulunacak. Lezzet tasarımı bölümü ise Engin Akın yönetiminde gerçekleşecek. Akın, çalışmalarını aktarırken, "Bu ziyaretler sırasında mutfak zenginliğinin coğrafyanın bizzat kendi içinde gizli olduğunu gördük. Bu keşfin ardından zengin bir mutfak çıkması doğrusu bizi şaşırttı. Bölgede kaybolmuş lezzetlerin peşine düşerek bir mutfak düzenlemeye, özel menüler hazırlamaya ve kurutulmuş, saklanabilir yiyecekler üzerinden bir lezzet ağı oluşturmayı amaçlıyoruz. Üretimin aynı zamanda pazarlanabilir olması, yöre ekonomisine katkıda bulunması bu bölümün de temel nitelikleri arasında yer alacak. Sürdürülebilir ve kalıcı bir gastronomi oluşturmak bizim projesinin özünü oluşturuyor" dedi. (ANKA)