Türkiye'nin bakır potansiyeli yabancıların elinde

Değerli metaller, 2012 yılı içerisinde Avrupa'daki ekonomik kriz başta olmak üzere ABD Merkez Bankası FED'in üçüncü parasal genişleme hamlesi ve ABD Mali Uçurumu gibi gelişmelerin de etkisiyle oldukça volatil hareketler sergiledi. Avrupa krizi ile birlikte Euro'da meydana gelen değer kayıplarından nasibini alan altın, gümüş ve bakır, 2012 yılı ortalarında ise ABD tahvil alım söylemleri ile Dolar'a karşı değer kazanarak yaşadığı sert düşüşleri telafi etmeye çalıştı. Genel görünüme bakıldıında, değerli metallerde devam eden yükseliş trendinin 2012 yılı içerisinde ivme kaybettiğini ve alımların yavaşladığını görülüyor.

Türkiye'de durum
Türkiye'deki genel görünüme baktığımızda Rusya, ABD ve Çin'in Türkiye'nin en çok bakır ihracatı yaptığı ülkeler arasında olduğunu görüyoruz. Türkiye'nin metalik bakır içeriği olarak 100 bin ton civarında bir üretim potansiyeli olmasına rağmen, üretim kapasitesi 42 bin ton olarak gerçekleşmekter. Türkiye bakır tüketimi ise yıllık 400 bin tona ulaşmakta ve bakır ticaretinde 2012 yılında 3.5 milyar dolarlık ithalat ve 1.2 milyar dolarlık ihracat rakamları göze çarpmakta.
Türkiye'de bakır üretimi önceki yıllarda ağırlıklı olarak kamu tarafından yapılırken, 2005 yılından bu yana yapılan özelleştirmeler ile üretimin tamamı neredeyse yabancı özel sektöre devredildi. Dünyada bakır talebinin genel olarak yükseliş gösterdiği bu ortamda Türkiye'nin üretim kapasitesinin üretim potansiyelinin yarısından az olması, kaynakların daha verimli kullanılması ihtiyacına yol açmakta. Madencilik sektöründe yer alan kuruluşların bu sektörü geliştirebilecek doğru teknoloji ve kapasiteleri en yüksek verimde kullanmaları halinde, bakır üretim potansiyeli 2013 yılında Türkiye'nin hem ihracat hem de yerli sanayi hammadde ihtiyacını doyuma ulaştırabilir.