Türkiye'de açlık sınırının altında yaşayanların sayısı 2005 yılında 623 bin, yoksulluk sınırının altındaki nüfus ise 14 milyon 681 bin kişiye indi. Her beş kişiden birinin yoksulluk sınırında olduğu Türkiye'de 10 bin kişinin günlük harcaması 1 doların altında bulunuyor Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), "2005 Yoksulluk Çalışması Sonuçlarını" açıkladı. Buna göre, 2005 yılında 4 kişilik hanenin aylık açlık sınırı 190 YTL, aylık yoksulluk sınırı ise 487 YTL olarak belirlendi.2004 yılında yüzde 1,29 olarak tahmin edilen, açlık sınırının altında yaşayan fert oranı, 2005 yılında yüzde 0,87'ye, yoksul fert oranı da yüzde 25,6'dan yüzde 20,5'e düştü.Kırsal kesimde açlık sınırının altında yaşayanların oranı yüzde 2.36'dan yüzde 1.24'e düşerken, kentlerde yüzde 0.62'den yüzde 0.64'e yükseldi. Yoksulluk sınırında yaşayanların oranı ise kentlerde yüzde 16.57'den yüzde 12.83'e, kırda ise yüzde 39.97'den yüzde 32.95'e geriledi. Kır-kent yoksulluğuTürkiye genelinde 2004 yılında 17 milyon 991 bin kişi olarak belirlenen yoksulluk (gıda ve gıda dışı) yoksulluk sınırının altında yaşayanların sayısı 2005 yılında 14 milyon 681 bin kişiye geriledi. Bu gerilemede hem kentlerdeki hem de kırsal kesimdeki gerileme etkili oldu. 2005 yılı itibariyle kentlerdeki yoksul sayısı 7 milyon 146 binden 5 milyon 687 bine, kırsal kesimde ise 10 milyon 846 binden 8 milyon 994 bine düştü. Türkiye genelinde 2004 yılında yüzde 25.60 olan yoksulluk oranı yüzde 20.50'ye indi. Bu oran kentlerde yüzde 16.57'den yüzde 12.83'e, kırsal kesimde yüzde 39.97'den yüzde 32.95'e geriledi. TÜİK'in belirlemelerine göre Türkiye'de 2004 yılında 9 milyon 967 bin olan göreli yoksulluk sınırında yaşayanların sayısı 11 milyon 574 bin kişiye çıktı. Göreli yoksulluk sınırındakilerin Türkiye genelinde yüzde 16.16 olan nüfusa oranı, kentlerde yüzde 9.89, kırsal kesimde ise yüzde 26.35 olarak belirlendi. Bu oran 2004 yılında Türkiye geneli için yüzde 14.18, kentler için yüzde 8.34 ve kırsal kesim için de yüzde 23.48 olarak hesaplanmıştı. 10 bin kişi bir doların altında yaşıyorTÜİK'in belirlemelerine göre, satınalma gücü paritesine göre Türkiye'de 2005 yılında bir doların (0.8304 YTL) altında bir harcamayla yaşayanların sayısı 11 bin kişiden 10 bin kişiye düştü. Kişi başına günlük 2.15 doların altında (1.7853 YTL) bir harcamayla geçinenlerin sayısı 1 milyon 752 bin kişiden 1 milyon 109 bin kişiye düştü. Günlük ortalama 4.3 doların (3.5707 YTL) altında bir harcamayla yaşayanların sayısı da 14 milyon 681 binden 11 milyon 712 bin kişiye indi. Buna göre, Türkiye nüfusunun 0.01'i günlük bir doların, yüzde 1.55'i, 2.15 doları ve yüzde 16.36'sı ise 4.3 doların altında harcamayla geçiniyor. Söz konusu oranlar kırsal kesimde kentlere göre daha yüksek düzeyde bulunuyor. Günlük 2.15 doların altında bir parayla geçinenlerin oranı kırsal kesimde yüzde 2.49'a, 4.3 doların altında bir harcamayla geçinenlerin oranı ise yüzde 26.59'a kadar çıkıyor. Ancak söz konusu oranlar bir önceki yıla göre daha düşük bir seviyeye işaret ediyor. TÜİK'e göre, 10 kişilik aileye 915 YTL yeterTÜİK'in yoksulluk çalışmasında, dört kişilik bir ailenin açlık sınırı 2005 yılında 190 YTL, yoksulluk sınırı ise 487 YTL olarak belirlendi. 2004 yılında ise açlık sınırı 182 YTL, yoksulluk sınırı ise 429 YTL olarak belirlenmişti. TÜİK, 2006 yılı için de dört kişilik bir ailenin açlık sınırını 207 YTL, yoksulluk sınırını ise 533 YTL olarak hesapladı. TÜİK'in verilerine göre 2005 yılında 84 YTL olan bir kişinin açlık sınırı 2006 yılında 92 YTL'ye, iki kişilik ailenin açlık sınırı 127 YTL'den 139 YTL'ye, üç kişilik ailenin açlık sınırı ise 161 YTL'den 176 YTL'ye yükseldi. Yoksulluk sınırı ise bir kişi için 216 YTL'den 236 YTL'ye, iki kişi için 327 YTL'den 358 YTL'ye ve üç kişilik aile için de 414 YTL'den 453 YTL'ye çıktı. TÜİK'in verilerine göre, 2004 yılında 325 YTL olan 10 kişilik bir ailenin açlık sınırı 2006 yılında 355 YTL'ye çıktı. 10 kişilik bir ailenin yoksulluk sınırı ise 836 YTL'den 905 YTL'ye yükseldi. Tarım kesiminde yoksulluk yüzde 37.24Hanehalkı fertlerinin çalıştığı sektörlere göre dağılımına bakıldığında en yüksek yoksulluğun yüzde 37.24'le tarım sektöründe çalışanlar arasında olduğu belirlendi. Tarım kesimindeki yoksulluğun bir önceki yıla göre gerilediği belirlendi. 2004 yılında tarım kesimindeki yoksulluk yüzde 40.88 olarak hesaplanmıştı. Sanayi sektöründe çalışanlar arasındaki yoksulluk oranı ise yüzde 15.64'den yüzde 9.85'e geriledi. Hizmetler sektöründe ise bu oran yüzde 12.36'dan yüzde 8.68'e düştü. İşsizler arasındaki yoksulluk oranı yüzde 27.37'den yüzde 26.19'a gerilerken, ekonomik olarak aktif olmayanlar arasındaki yoksulluk ise yüzde 20.95'den yüzde 15.92'ye indi. Türkiye genelinde 15 yaş altındaki nüfusun ise yüzde 27.71'inin yoksulluk sınırının altında yaşadığı belirlendi. Aile işçileri de yoksul TÜİK'in yoksulluk çalışmasında, hanehalkı bireylerinin işteki durumlarına göre yoksulluğa da yer verildi. Buna göre, Türkiye'de yoksulluğun ücretsiz aile işçileri arasında yaygın olduğu belirlendi. Tarım sektöründe yaygın olan ücretsiz aile işçilerinin yüzde 34.52'si, kendi adına çalışanların yüzde 26.22'si, yevmiyelilerin yüzde 32.12'si, ücretli çalışanların yüzde 6.57'si ve işverenlerin yüzde 4.80'i yoksulluk sınırının altında bulunuyor. Ataerkil aileler daha yoksul2005 sonu itibariyle fert başına yüzde 20.50'ye ulaşan yoksulluk, hanehalkı türüne göre yüzde 15.42 olarak hesaplandı. Aile türüne göre bakıldığında ise en yüksek yoksulluğun yüzde 23.15'le ataerkil ve geniş aileler arasında olduğu belirlendi. Türkiye'de çocuklu çekirdek ailelerin yüzde 15.03'ünün, çocuksuz çekirdek ailelerin yüzde 8.35'inin ve tek yetişkinli ailelerde ise yoksulluk oranının yüzde 11.75 olduğu belirlendi. Türkiye'deki ailelerde fert sayısı arttıkça yoksulluk oranın da arttığı belirlendi. 1 ve 2 kişilik ailelerin yüzde 8.44'i, 3-4 kişilik ailelerin yüzde 9.22'si, 5-6 kişilik ailelerin yüzde 22.41'i ve 7'den fazla fert bulunan ailelerin ise yüzde 44.08'i yoksulluk sınırında bulunuyor. Kadınlar daha yoksulOkur yazar olmayanlarda yoksulluk oranı yüzde 37.81 olurken, ilköğretim mezunlarında bu oran yüzde 22.42, lise ve dengi meslek okulları mezunlarında yüzde 6.79, yüksekokul, fakülte ve üstü mezuniyete sahip fertlerde yüzde 0.79 olarak belirlendi.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.