Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, İstanbul'da meydana gelen terör eyleminin amacıyla ilgili yeni bir açılım getirdi. Irak ve Kıbrıs başta olmak üzere birçok yerde ABD ve AB'nin kırmızı çizgilerimizi yok sayan uygulamaları üzerine Türkiye'nin kendine gelme, kimlik ve misyonunun farkına varma emareleri gösterdiğini söyleyen Prof. Dr. Haydar Baş, bu misyonun gereğini yapmaması için ülkemizin yeni çıkmaz sokağa sürüklenmek istendiği açıklamasında bulundu. AB veya ABD vagonluğundan vazgeçme ihtimali karşısında kendi lokomotifliğinin önlenmesi için İsrail'e vagon olma operasyonuna maruz bırakıldığımıza dikkat çekti.
"AB, ABD olmazsa İsrail verelim"
BTP Lideri Prof. Dr. Haydar Baş şöyle konuştu: "Irak konusunda vahim sonuçlar ortaya çıktı. Dünün eşkıya reisi Talabani bugün devlet başkanı oldu. Geçmiş kimliği belli olanlar devlet başkanı sıfatıyla devlet başkanımız ile görüşme aşamasına geldi. Elbette ki bundan bizim kurum ve kuruluşlarımız hissesini alıyorlar. Bir ayıkma var. Diğer yandan kurum ve kuruluşlarımız, aydınlarımız 'AB olmadan olmaz' diyordu. Ama bir de baktılar ki haçlarını ok halinde nerede ise gözümüzün içine sokacaklar. AB farklı bir maden çıktı. Okyanusun ötesi de farklı bir maden çıktı. Görüldü ki bu milletin dostu kendinden başkası değil. Yeni bir ayarlama yaptılar. Henüz hükü-
met ve kurumlar bunu deklere etmedi. Ama sanki deklere arefesine girildi. Sayın Başbakanımız şu ana kadar uyguladığı teslimiyetçi Kıbrıs politikası yerine 'Denktaş'ın dediği olur' şeklinde daha tutarlı politika izlemeye başladı. Dolayısıyla AB ve ABD kulvarından vazgeçme emaresi gösteren Türk milletini bulunduğu yerde saydırmak için bir kulvara sürüklemek lazımdı. Türk milleti yalnız olmalı ama önünde yine de bir irade olmalıydı. Hiç bir ehl-i vicdan kan dökülmesine 'evet' diyemez, bunu tasvip edemez. Ama toplam 25 ölü, 300 yaralı olmasına rağmen sanki bu eylemi 4 kişinin öldüğü camiaya yapılmış eylemmiş gibi tezgahlamışlar. O insanların Güneydoğu'muzda arz-ı mev'ud diye ciddi hesapları var. Kuzey Irak'ta şu kadar insanı var. Türkiye'yi bunların önderliğinde bir noktaya oturtmak istiyorlar.Türkiye'yi bir yere icbar ediyorlar."
Zaman ayıkma zamanı
İktidarın, devletin güçleri ile işbirliğine girmesinin onları ciddi bir endişeye soktuğunu, eylemin amacının bu işbirliğini bozmak ve Türkiye'yi istedikleri noktaya kanalize etmek olduğunu, milletini ve devletini düşünen iktidarın bu oyunu görmesi ve adresi belli olan faillerin üzerine ciddi bir şekilde giderek, oyuna alet olmaması gerektiğini söyleyen, "Ben bu iktidardan bunu bekliyor ve görüyorum. Sayın İçişleri Bakanı bu konularda tecrübelidir. Oyuna geleceğini zannetmiyorum" diyen Prof. Dr. Haydar Baş, görüşlerini şöyle dile getirdi: "Bizim devletimiz bir imparatorluğun varisidir. Milletimizin mazisi beş bin yıllıktır. Bin yıllık bir İslam medeniyeti mensubuyuz. 80 yıllık bir cumhuriyet devleti kültürümüz var. Dünyada hiç bir millet bu kadar güçlü derinliğe sahip değildir. 16 imparatorluk kurmuş başka millet gösteremezsiniz. Bu milletin manevi bağlarının Ortaasya'ya uzandığı, Ortadoğu'ya hakim olduğu, Kafkaslarda, Balkanlarda tasarruf sahibi olduğu biliniyor. Bir anda ayıkır ve lokomotif iradesini gösterecek olursa ABD ve Avrupa'nın, Uzakdoğu'nun karşısında çok ciddi bir güç oluştu demektir. Geçmişine bakıldığı zaman bunu yapmak muhal değil mümkünattandır. Müsaade et de seni rahat bırakmasınlar. Türk milletinin tohumundan nasıl bir başak olacağını görüyorlar. Biz ise uzun zamandan beri kendi kültürümüzden, medeniyetimizden, maneviyatımızdan uzaklaştığımız, bunlara hor baktığımız için bu değerleri onlar kadar görmüyoruz. Biz bu değerlere duyarsızız. Ama onlar, 'bunlar rol yapıyor' diyorlar. İnşallah yabancıların bu tavırları bizi ayıktırmaya vesile olacak. Bosna böylece ayıktı. Biz de ayıkırsak güç birliği yapacağız. O takdirde Ege, Kıbrıs, Güneydoğu problemi olmayacak."
"AB, ABD olmazsa İsrail verelim"
BTP Lideri Prof. Dr. Haydar Baş şöyle konuştu: "Irak konusunda vahim sonuçlar ortaya çıktı. Dünün eşkıya reisi Talabani bugün devlet başkanı oldu. Geçmiş kimliği belli olanlar devlet başkanı sıfatıyla devlet başkanımız ile görüşme aşamasına geldi. Elbette ki bundan bizim kurum ve kuruluşlarımız hissesini alıyorlar. Bir ayıkma var. Diğer yandan kurum ve kuruluşlarımız, aydınlarımız 'AB olmadan olmaz' diyordu. Ama bir de baktılar ki haçlarını ok halinde nerede ise gözümüzün içine sokacaklar. AB farklı bir maden çıktı. Okyanusun ötesi de farklı bir maden çıktı. Görüldü ki bu milletin dostu kendinden başkası değil. Yeni bir ayarlama yaptılar. Henüz hükü-
met ve kurumlar bunu deklere etmedi. Ama sanki deklere arefesine girildi. Sayın Başbakanımız şu ana kadar uyguladığı teslimiyetçi Kıbrıs politikası yerine 'Denktaş'ın dediği olur' şeklinde daha tutarlı politika izlemeye başladı. Dolayısıyla AB ve ABD kulvarından vazgeçme emaresi gösteren Türk milletini bulunduğu yerde saydırmak için bir kulvara sürüklemek lazımdı. Türk milleti yalnız olmalı ama önünde yine de bir irade olmalıydı. Hiç bir ehl-i vicdan kan dökülmesine 'evet' diyemez, bunu tasvip edemez. Ama toplam 25 ölü, 300 yaralı olmasına rağmen sanki bu eylemi 4 kişinin öldüğü camiaya yapılmış eylemmiş gibi tezgahlamışlar. O insanların Güneydoğu'muzda arz-ı mev'ud diye ciddi hesapları var. Kuzey Irak'ta şu kadar insanı var. Türkiye'yi bunların önderliğinde bir noktaya oturtmak istiyorlar.Türkiye'yi bir yere icbar ediyorlar."
Zaman ayıkma zamanı
İktidarın, devletin güçleri ile işbirliğine girmesinin onları ciddi bir endişeye soktuğunu, eylemin amacının bu işbirliğini bozmak ve Türkiye'yi istedikleri noktaya kanalize etmek olduğunu, milletini ve devletini düşünen iktidarın bu oyunu görmesi ve adresi belli olan faillerin üzerine ciddi bir şekilde giderek, oyuna alet olmaması gerektiğini söyleyen, "Ben bu iktidardan bunu bekliyor ve görüyorum. Sayın İçişleri Bakanı bu konularda tecrübelidir. Oyuna geleceğini zannetmiyorum" diyen Prof. Dr. Haydar Baş, görüşlerini şöyle dile getirdi: "Bizim devletimiz bir imparatorluğun varisidir. Milletimizin mazisi beş bin yıllıktır. Bin yıllık bir İslam medeniyeti mensubuyuz. 80 yıllık bir cumhuriyet devleti kültürümüz var. Dünyada hiç bir millet bu kadar güçlü derinliğe sahip değildir. 16 imparatorluk kurmuş başka millet gösteremezsiniz. Bu milletin manevi bağlarının Ortaasya'ya uzandığı, Ortadoğu'ya hakim olduğu, Kafkaslarda, Balkanlarda tasarruf sahibi olduğu biliniyor. Bir anda ayıkır ve lokomotif iradesini gösterecek olursa ABD ve Avrupa'nın, Uzakdoğu'nun karşısında çok ciddi bir güç oluştu demektir. Geçmişine bakıldığı zaman bunu yapmak muhal değil mümkünattandır. Müsaade et de seni rahat bırakmasınlar. Türk milletinin tohumundan nasıl bir başak olacağını görüyorlar. Biz ise uzun zamandan beri kendi kültürümüzden, medeniyetimizden, maneviyatımızdan uzaklaştığımız, bunlara hor baktığımız için bu değerleri onlar kadar görmüyoruz. Biz bu değerlere duyarsızız. Ama onlar, 'bunlar rol yapıyor' diyorlar. İnşallah yabancıların bu tavırları bizi ayıktırmaya vesile olacak. Bosna böylece ayıktı. Biz de ayıkırsak güç birliği yapacağız. O takdirde Ege, Kıbrıs, Güneydoğu problemi olmayacak."
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.