10 bin 836 hane halkı ve 15-49 yaşları arasında 8 bin 75 evlenmemiş bayanı kapsayan araştırmanın sonuçlarına göre: Kadınlar arasında obezite artmaya devam ediyor, sigara içen kadınlar çoğalıyor, aileler küçülüyor, evlenme yaşı yükseliyor, doğurganlık düzeyi azalmaya devam ediyor
2003 Nüfus ve Sağlık Araştırması sonuçları Hacettepe Üniversitesi Nüfus Etütleri Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Sabahat Özcan tarafından açıklandı. Sağlık Bakanlığı Ana-Çocuk Sağlığı ve Aile Planlaması Genel Müdürlüğü ile işbirliği içinde DPT ve AB'nin finansal katkılarıyla gerçekleştirilen araştırma, 10 bin 836 hane halkı ve 15-49 yaşları arasında 8 bin 75 evlenmemiş kadını kapsıyor. Prof. Dr. Özcan, ulusal niteliği ile nüfus ve ana-çocuk sağlığı konularında karar verme ve politika üretme konusunda karar vericilere bulgular sağlayan araştırmanın sonuçları şöyle özetledi:
Hane halkı büyüklüğü azalıyor: Aileler küçülüyor. Türkiye'de 4.1 kişi olan ortalama hane halkı büyüklüğü, kentsel alanlarda 3.9 kişi, kırsal alanlarda ise 4.5 kişidir. Hane halklarının yüzde 67'sinde 4 veya daha az kişi bulunuyor.
Eğitimde erkek-kadın farkı azalıyor: Genç kuşakların eğitime katılımlarındaki erkek ve kadınlar arasındaki farklar azalmaya devam ediyor. İlköğretim çağında olan her on çocuktan dokuzu, okula devam ediyor. Bu kademede erkek ve kız çocukları arasındaki farklılık oldukça az. Ancak lise çağındaki her iki çocuktan biri okulu bırakıyor. Bu kademede erkek ve kız çocukları arasındaki farklılık kız çocuklarının aleyhine artıyor.
Evlilik artık
çok zor
24-25 yaş grubundaki bayanlar için ortalama evlenme yaşı 20'dir. Son yirmi yıl içinde ilk evlenme yaşında 2 yıllık bir artış gerçekleşti. Türkiye'de çok genç yaşlarda evlenme davranışında da önemli bir değişim görülmektedir. Araştırma sonuçlarına göre 15-19 grubundaki kadınların yüzde 12'si evlidir.
Doğurganlık düzeyi azalmaya devam ediyor: 1968 yılında kadın başına 6.5 olan doğurganlık düzeyi, 2.2'ye düştü. Doğurganlık seviyesinde son 20 yılda yaklaşık 2 çocukluk bir azalma meydana gelmiştir. Türkiye'de kadınlar en yüksek doğurganlıklarını yirmili yaşlarla yaşıyorlar. Doğurganlık hızı, Doğu bölgesinde Türkiye ortalamasının iki katıdır."
Araştırmaya göre, bebek ölümleri de azaldı. Türk kadınının yüzde 34'ü fazla kilolu, yüzde 23'ü de obez.
Kısa ve şişman bir nesil
Prof. Dr. Özcan, dengeli beslenme olmadığı için 5 yaşından küçük her 8 çocuktan 1'inin boyunun, yaşına göre kısa olduğunu belirti. Bu çocukların dörtte birinin yaşlarına göre kısa, "bodur" olarak sınıflandırdığını kaydeden Prof. Dr. Özcan, kısalığın en çok kırsal kesimde ve doğu bölgelerinde yaygın olduğunu belirtti. Prof. Dr. Sabahat Özcan, emzirmenin yaygın olduğunu ancak ek gıdalara çok erken başladığını ifade ederek şöyle devam etti: "Kadınlar arasında obezite artmaya devam ediyor. Türkiye'de annelerin ortalama boyu 157 cm'dir. Annelerin ortalama ağırlığı ise 65 kilogramdır. Annelerin yüzde 34'ü fazla kiloludur, yüzde 23'ü ise obezdir. Türkiye'de sigara kullanan kadınların sayısı artmaktadır. Son on yıllık dönemde sigara için kadınların oranı yüzde 18'den yüzde 28'e yükselmiştir. 20-34 yaş grubunda olan, ülkenin batı bölgesinde ve kentlerinde yaşayan, öğrenim düzeyi yüksek olan kadınlar arasında sigara kullanımı ülke ortalaması olan yüzde 28'in üzerindedir."
Kirli beslenme
Prof. Dr. Özcan gazetecilerin sorularını yanıtlarken obezliğin kadınlarda hipertansiyon, şeker, kalp ve eklem hastalıklarını arttırdığını söyledi. Obezliğin tüm toplumda özellikle kadınlar arasında arttığını belirten Prof. Dr. Özcan, bunda fast-foot türü yiyecekler ile "kirli beslenme" denilen cips türü önemli rol oynadığını söyledi.
2003 Nüfus ve Sağlık Araştırması sonuçları Hacettepe Üniversitesi Nüfus Etütleri Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Sabahat Özcan tarafından açıklandı. Sağlık Bakanlığı Ana-Çocuk Sağlığı ve Aile Planlaması Genel Müdürlüğü ile işbirliği içinde DPT ve AB'nin finansal katkılarıyla gerçekleştirilen araştırma, 10 bin 836 hane halkı ve 15-49 yaşları arasında 8 bin 75 evlenmemiş kadını kapsıyor. Prof. Dr. Özcan, ulusal niteliği ile nüfus ve ana-çocuk sağlığı konularında karar verme ve politika üretme konusunda karar vericilere bulgular sağlayan araştırmanın sonuçları şöyle özetledi:
Hane halkı büyüklüğü azalıyor: Aileler küçülüyor. Türkiye'de 4.1 kişi olan ortalama hane halkı büyüklüğü, kentsel alanlarda 3.9 kişi, kırsal alanlarda ise 4.5 kişidir. Hane halklarının yüzde 67'sinde 4 veya daha az kişi bulunuyor.
Eğitimde erkek-kadın farkı azalıyor: Genç kuşakların eğitime katılımlarındaki erkek ve kadınlar arasındaki farklar azalmaya devam ediyor. İlköğretim çağında olan her on çocuktan dokuzu, okula devam ediyor. Bu kademede erkek ve kız çocukları arasındaki farklılık oldukça az. Ancak lise çağındaki her iki çocuktan biri okulu bırakıyor. Bu kademede erkek ve kız çocukları arasındaki farklılık kız çocuklarının aleyhine artıyor.
Evlilik artık
çok zor
24-25 yaş grubundaki bayanlar için ortalama evlenme yaşı 20'dir. Son yirmi yıl içinde ilk evlenme yaşında 2 yıllık bir artış gerçekleşti. Türkiye'de çok genç yaşlarda evlenme davranışında da önemli bir değişim görülmektedir. Araştırma sonuçlarına göre 15-19 grubundaki kadınların yüzde 12'si evlidir.
Doğurganlık düzeyi azalmaya devam ediyor: 1968 yılında kadın başına 6.5 olan doğurganlık düzeyi, 2.2'ye düştü. Doğurganlık seviyesinde son 20 yılda yaklaşık 2 çocukluk bir azalma meydana gelmiştir. Türkiye'de kadınlar en yüksek doğurganlıklarını yirmili yaşlarla yaşıyorlar. Doğurganlık hızı, Doğu bölgesinde Türkiye ortalamasının iki katıdır."
Araştırmaya göre, bebek ölümleri de azaldı. Türk kadınının yüzde 34'ü fazla kilolu, yüzde 23'ü de obez.
Kısa ve şişman bir nesil
Prof. Dr. Özcan, dengeli beslenme olmadığı için 5 yaşından küçük her 8 çocuktan 1'inin boyunun, yaşına göre kısa olduğunu belirti. Bu çocukların dörtte birinin yaşlarına göre kısa, "bodur" olarak sınıflandırdığını kaydeden Prof. Dr. Özcan, kısalığın en çok kırsal kesimde ve doğu bölgelerinde yaygın olduğunu belirtti. Prof. Dr. Sabahat Özcan, emzirmenin yaygın olduğunu ancak ek gıdalara çok erken başladığını ifade ederek şöyle devam etti: "Kadınlar arasında obezite artmaya devam ediyor. Türkiye'de annelerin ortalama boyu 157 cm'dir. Annelerin ortalama ağırlığı ise 65 kilogramdır. Annelerin yüzde 34'ü fazla kiloludur, yüzde 23'ü ise obezdir. Türkiye'de sigara kullanan kadınların sayısı artmaktadır. Son on yıllık dönemde sigara için kadınların oranı yüzde 18'den yüzde 28'e yükselmiştir. 20-34 yaş grubunda olan, ülkenin batı bölgesinde ve kentlerinde yaşayan, öğrenim düzeyi yüksek olan kadınlar arasında sigara kullanımı ülke ortalaması olan yüzde 28'in üzerindedir."
Kirli beslenme
Prof. Dr. Özcan gazetecilerin sorularını yanıtlarken obezliğin kadınlarda hipertansiyon, şeker, kalp ve eklem hastalıklarını arttırdığını söyledi. Obezliğin tüm toplumda özellikle kadınlar arasında arttığını belirten Prof. Dr. Özcan, bunda fast-foot türü yiyecekler ile "kirli beslenme" denilen cips türü önemli rol oynadığını söyledi.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.