Irak Devlet Başkanı Talabani Türkiye'yi tehdit etti. Dediği şu:
Türkiye, İran, Suriye iç işlerimize karışıyor, bundan vazgeçilmemesi halinde biz de o ülkelerin "muhalif güçleri"ni destekleriz. Bizim de oynayabileceğimiz kartlarımız var.Başbakan Erdoğan, Talabani'nin bu sözlerini "çirkin sözler" diye niteledi. Bu sözlerin bir dil sürçmesi olduğunu umut ettiğini ve Talabani'den düzeltme beklediğini belirtti.Ancak, Talabani de, Başbakan Erdoğan da biliyor ki, bu sözler dil sürçmesiyle sarf edilmiş sözler değil. Bilinçli bir şekilde söylenmiş, Ankara'yı tehdit amacı güden ifadeler.Talabani'nin kartıTalabani'nin oynayabileceğini belirttiği kartı nedir?Belli ki, kimilerinin "PKK kartı", "kimilerinin Kürt kartı" dediği karttan söz ediyor Irak Cumhurbaşkanı."Muhalif güç" derken de PKK ve o çizgidekileri kastettiği belli.Irak Cumhurbaşkanı, Türkiye'yi bu kartı kullanarak istikrarsızlaştırmakla tehdit ediyor. Asırlardır Ortadoğu coğrafyasında kullanılagelmiş, bilinen politika.Talabani'nin sözlerini bir düzeltme yaptıktan sonra okumak lazım. İlk bakışta sanki bugüne kadar bu kartı kullanmamışlar da, bundan sonra kullanacaklarmış gibi bir anlam çıkıyor. Oysa, Talabani ve Barzani, yıllardır bu kartı Türkiye'ye karşı zaten oynuyorlar. Bu yeni değil. Bu nedenle Talabani'nin sözlerini, bundan sonra daha fazla bu kartı kullanırız diye anlamak gerekir. Sanki PKK yıllardır Irak topraklarında değilmiş; Kuzey Irak'ta üstlenmemiş, Türkiye'ye saldırılarını buradan gelerek gerçekleştirmiyormuş gibi konuşuyor Talabani. Oysa, şikâyetçi olması gereken Talabani değil, Türkiye.Ama Talabani hem suçlu hem güçlü...Hem PKK kendi topraklarında barınıyor, buradan Türkiye'ye saldırıyor hem de Talabani, Türkiye'yi suçluyor.Yavuz hırsız ev sahibini bastırır misali...Dayanağı ABDTalabani bu gücü nereden alıyor diye sorduğumuzda ise yanıtı yine onun sözlerinde buluyoruz.Talabani, ABD'ye, ABD askerine güvenerek konuşuyor. ABD askerinin Irak'ta sürekli kalmasından yana olduğunu, böylece komşularına karşı caydırıcı olacağını belirtiyor.Türkiye'yi tehdit ederken ABD'ye dayanıyor.Talabani'nin tehdit zamanlaması bir açıdan daha önem taşıyor.ABD, Türkiye ve Irak'ın, PKK terörüne karşı birlikte mücadele etmek üzere özel temsilciler atamalarından sonra yapılan bir konuşma bu... Türkiye'nin ısrarlarına karşın ABD'nin önerdiği formül, üç ülke arasında işbirliğiyle mücadelenin sürdürülmesiydi. ABD işe PKK ile mücadele özel temsilcisi atayarak başladı. Türkiye de bir görevlendirme yaptı. Irak'ın da yaptığı belirtildi ama bu kesinlik kazanmadı. Talabani'nin yaptığı bu konuşma karşısında, PKK ile mücadele konusunda, "üç ülke"nin işbirliği, koordineli mücadelesi nasıl olacak?Fikret Bila
Türkiye, İran, Suriye iç işlerimize karışıyor, bundan vazgeçilmemesi halinde biz de o ülkelerin "muhalif güçleri"ni destekleriz. Bizim de oynayabileceğimiz kartlarımız var.Başbakan Erdoğan, Talabani'nin bu sözlerini "çirkin sözler" diye niteledi. Bu sözlerin bir dil sürçmesi olduğunu umut ettiğini ve Talabani'den düzeltme beklediğini belirtti.Ancak, Talabani de, Başbakan Erdoğan da biliyor ki, bu sözler dil sürçmesiyle sarf edilmiş sözler değil. Bilinçli bir şekilde söylenmiş, Ankara'yı tehdit amacı güden ifadeler.Talabani'nin kartıTalabani'nin oynayabileceğini belirttiği kartı nedir?Belli ki, kimilerinin "PKK kartı", "kimilerinin Kürt kartı" dediği karttan söz ediyor Irak Cumhurbaşkanı."Muhalif güç" derken de PKK ve o çizgidekileri kastettiği belli.Irak Cumhurbaşkanı, Türkiye'yi bu kartı kullanarak istikrarsızlaştırmakla tehdit ediyor. Asırlardır Ortadoğu coğrafyasında kullanılagelmiş, bilinen politika.Talabani'nin sözlerini bir düzeltme yaptıktan sonra okumak lazım. İlk bakışta sanki bugüne kadar bu kartı kullanmamışlar da, bundan sonra kullanacaklarmış gibi bir anlam çıkıyor. Oysa, Talabani ve Barzani, yıllardır bu kartı Türkiye'ye karşı zaten oynuyorlar. Bu yeni değil. Bu nedenle Talabani'nin sözlerini, bundan sonra daha fazla bu kartı kullanırız diye anlamak gerekir. Sanki PKK yıllardır Irak topraklarında değilmiş; Kuzey Irak'ta üstlenmemiş, Türkiye'ye saldırılarını buradan gelerek gerçekleştirmiyormuş gibi konuşuyor Talabani. Oysa, şikâyetçi olması gereken Talabani değil, Türkiye.Ama Talabani hem suçlu hem güçlü...Hem PKK kendi topraklarında barınıyor, buradan Türkiye'ye saldırıyor hem de Talabani, Türkiye'yi suçluyor.Yavuz hırsız ev sahibini bastırır misali...Dayanağı ABDTalabani bu gücü nereden alıyor diye sorduğumuzda ise yanıtı yine onun sözlerinde buluyoruz.Talabani, ABD'ye, ABD askerine güvenerek konuşuyor. ABD askerinin Irak'ta sürekli kalmasından yana olduğunu, böylece komşularına karşı caydırıcı olacağını belirtiyor.Türkiye'yi tehdit ederken ABD'ye dayanıyor.Talabani'nin tehdit zamanlaması bir açıdan daha önem taşıyor.ABD, Türkiye ve Irak'ın, PKK terörüne karşı birlikte mücadele etmek üzere özel temsilciler atamalarından sonra yapılan bir konuşma bu... Türkiye'nin ısrarlarına karşın ABD'nin önerdiği formül, üç ülke arasında işbirliğiyle mücadelenin sürdürülmesiydi. ABD işe PKK ile mücadele özel temsilcisi atayarak başladı. Türkiye de bir görevlendirme yaptı. Irak'ın da yaptığı belirtildi ama bu kesinlik kazanmadı. Talabani'nin yaptığı bu konuşma karşısında, PKK ile mücadele konusunda, "üç ülke"nin işbirliği, koordineli mücadelesi nasıl olacak?Fikret Bila
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.