Teravih namazı sünnet-i müekkekedir
Farzlara tabi olmayan sünnetlerden biri de teravih namazıdır. Teravih namazı, erkek ve kadın her müslüman için sünnet-i müekkededir. Teravih, orucun değil Ramazan'ın sünnetidir. Dolayısıyla oruç tutamayan hasta ve yolculara da teravih kılmak sünnettir.
Teravih namazını cemaatle kılmak sünnet-i kifayedir. Bir memlekette yahut bir mahallede oturan insanlardan bir kısmı cemaatle kılar ve diğer bir kısmı evlerinde kendi başlarına kılacak olurlarsa sünneti terketmiş sayılmazlar.
Teravih namazının cemaatle sünnet olması da Peygamberimizin uygulaması ile sabittir. Buhari ve Müslim'in rivayet ettiklerine göre Peygamberimiz, Ramazan'ın 23, 25 ve 27. geceleri Mescid-i Şerife gelerek sahabeleriyle birlikte teravih namazı kılmışlardır. Farz olur endişesiyle buna devam etmemişlerdir. Hz. Peygamber daimi olarak cemaatle kılmadığı için cemaatle kılmak sünnet-i kifayedir.
O SALİH KİMSE
Eba Eyyub el-Ensari, İstanbul surları önünde hastalanıp vefat etmeden önce şu vasiyette bulunmuştur:
- "Sizin dünyanızın bana hiç lüzumu yok. Lakin beni elinden geldiği kadar düşman diyarı içinde ileriye doğru götürüp defnet. Zira Resulullah'dan (sav) işittim: 'Konstantiniyye surunun dibinde salih bir kimse defnolunacaktır' buyurdu. Umarım ki, o salih kimse ben olayım."
Farzlara tabi olmayan sünnetlerden biri de teravih namazıdır. Teravih namazı, erkek ve kadın her müslüman için sünnet-i müekkededir. Teravih, orucun değil Ramazan'ın sünnetidir. Dolayısıyla oruç tutamayan hasta ve yolculara da teravih kılmak sünnettir.
Teravih namazını cemaatle kılmak sünnet-i kifayedir. Bir memlekette yahut bir mahallede oturan insanlardan bir kısmı cemaatle kılar ve diğer bir kısmı evlerinde kendi başlarına kılacak olurlarsa sünneti terketmiş sayılmazlar.
Teravih namazının cemaatle sünnet olması da Peygamberimizin uygulaması ile sabittir. Buhari ve Müslim'in rivayet ettiklerine göre Peygamberimiz, Ramazan'ın 23, 25 ve 27. geceleri Mescid-i Şerife gelerek sahabeleriyle birlikte teravih namazı kılmışlardır. Farz olur endişesiyle buna devam etmemişlerdir. Hz. Peygamber daimi olarak cemaatle kılmadığı için cemaatle kılmak sünnet-i kifayedir.
O SALİH KİMSE
Eba Eyyub el-Ensari, İstanbul surları önünde hastalanıp vefat etmeden önce şu vasiyette bulunmuştur:
- "Sizin dünyanızın bana hiç lüzumu yok. Lakin beni elinden geldiği kadar düşman diyarı içinde ileriye doğru götürüp defnet. Zira Resulullah'dan (sav) işittim: 'Konstantiniyye surunun dibinde salih bir kimse defnolunacaktır' buyurdu. Umarım ki, o salih kimse ben olayım."
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.