Uzun zamandan beri varlığı hissedilen CHP-BTP ittifakına ilişkin arzuların odak noktası, CHP tabanı.
CHP tabanından şahsen benim de tanıdığım üst düzey isimlerden de bu arzu ve talep çokça gündeme getirilmişti.
Saha gerçekliğine bakıldığında ise CHP'li seçmenin BTP lideri Hüseyin Baş'a karşı duyduğu sevgi ve ilgi, oldukça fazla.
Son genel seçimlerde Hüseyin Baş tarafından Türkiye'nin önünü açmak maksadına yönelik CHP' ye verilen açık destek, CHP tabanında büyük bir memnuniyete sebep olmuştu.
Konuştuğumuz bazı CHP'li üst düzey isimlerin konuya dair temel yaklaşımları şöyle:
"BTP, Atatürkçülüğü kırmızıçizgileri haline getirmiş bir parti. Cumhuriyet ilkelerine bağlılıkta en önde görülen bir parti. Atatürk'ün "Tam bağımsız Türkiye" hayalini şiar edinmiş, bir fikir ve proje partisi. Ekonomi sahasında tezi olan tek parti."
Bunları bir CHP'li kendi partisi için değil de BTP için söylüyorsa, geriye tek bir şey kalıyor. Bunu da sahadaki CHP'li seçmenlerin ağzından aktaralım:
"Birlikte olmaktan başka çare yok. Hüseyin Baş Türkiye'nin en genç Genel Başkanı. Her kesime hitap ediyor. Özellikle de gençler kendisini çok beğeniyor. Çok sıra dışı söylemleri var. BTP'nin ekonomiye dair çözümleri, CHP için de büyük bir kazanım. Temelde bu iki parti ittifakın merkezini oluşturmalı. Cumhuriyet ilkelerinin korunması ve ülke bekası için bu en sağlıklı yol olur."
Aslında çok daha fazla olumlu cümleler duyuyoruz sahadan ve üst düzey isimlerden ama mesele bu kadarıyla da net olarak anlaşılmıştır.
Olur, olmaz ben bilemem.
Her iki lider de Atatürkçü ve milli bir düşünceye sahip.
Mevcut fotoğrafa en tepeden ve tarafsız gözle bakıldığında aslında görülen gerçek şu, CHP Atatürk'ün kurduğu bir parti olmakla birlikte, aslında Atatürk sonrası sürekli olarak sağa sola savrulan bir parti görünümünde.
Mesela Atatürk olsaydı Türkiye asla NATO'ya girmezdi.
Mesela Atatürk gibi bir dahi, asla AB'nin tuzaklarına evet demez ve Türkiye'yi merkez ülke yapardı.
Atatürk'ün "Tam bağımsız Türkiye" ülküsüyle bugünkü CHP'nin durduğu yer arasında, acayip farklılıklar var.
Yani CHP Atatürk'ün partisi ama var olan gerçeklere bakıldığında Atatürk'ün ruhu BTP'de dipdiri yaşamakta ve yaşatılmakta.
Düşünebiliyor musunuz, Atatürk hakkında kitap yazan Türkiye'de tek parti; Prof. Dr. Haydar Baş'ın "Hoş geldin Atatürk" eseri.
Ayrıca, BTP'nin 10 Uluslararası kongre ile bütün dünyaya deklare ettiği ve son tahlilde Rusya'nın ayakta kalmasına sebep olan devrim niteliğinde bir ekonomi tezi var: Milli Ekonomi Modeli.
BTP'nin en büyük şansızlığı ise, insanlığın kurtuluşunu sağlayacak ve tüm savaşları sona erdirecek bu büyüklükte bir teze sahip olduğu halde, çok büyük operasyonlarla önünün sürekli olarak kesilmiş olmasıdır.
Bu bağlamda BTP'ye karşı yürütülen en büyük operasyonlar, FETÖ eliyle olmuştu. Zira FETÖ'ye karşı herkes el pençe divan dururken, BTP daha partileşmeden tam 5 yıl önce, yani 1997'den beri bu hainlerle büyük bir savaş halindeydi.
Şimdi sonuca gelirsek. CHP muhtemel bir erken seçimde iktidar olabilmesi için, seçmene çok farklı ve temelleri sağlam bir model sunmalı.
Kendisinde olmadığına göre böyle bir sisteme sahip tek partinin BTP olduğunu, bütün cihan görmektedir.
Tabandan gelen BTP - CHP ittifakı taleplerini dikkate alması gereken CHP ve Özgür Özel'dir.
Bu birliktelik Türkiye'nin önünü açmakla kalmaz, Türkiye'yi dünya lideri yapar.
Nasıl yapar sorusunun yanıtı, "Milli Ekonomi Modeli" tezinde tüm ayrıntılarıyla mevcuttur.
Erken seçim kararından önce Baş ve Özel, Türkiye'yi nasıl ayağa kaldıracaklarına ilişkin tüm parametreleri ele almak için sık sık bir araya gelmeleri gerekir.
Seçime doğru ise yapılacak ortak mitinglerle, "MEM" tezine dayanarak ekonomiye dair çok büyük müjdeler verilebilir.
Çok büyük bir sinerji oluşturacak böyle bir birlikteliğe, daha farklı ve milli düşünen partilerde dahil edilebilir.
Diyelim ki bütün bunların hiç birisi olmadı ve partiler kendi bildiğinden şaşmayarak klasik siyasetlerine devam etti.
Ne mi olur?
"Durmak yok yola devam" ederler.
Kalan sağlar ise 5 yıl sonrası için hayal kurmaya devam eder.
Söz konusu vatansa gerisi teferruattır!
Son bir not!
Kim ki şahsi emelleri ve pozisyonu gereği bu birliktelikten rahatsızlık duyar ve buna mani olmak için lobi faaliyeti içinde olursa, tarih onları farklı yazar ve affetmez!
- Emperyalizmin dayattığı yalan: “Hilafet makamı Meclis’te mündemiçtir” / 17.12.2025
- Atatürk’ün büyüklüğünü kabul edin / 16.12.2025
- Bu gidişe kim dur diyecek? / 15.12.2025
- Karar verildi: Ulus devlet yapımız tasfiye ediliyor! / 12.12.2025
- “Siz Papa’ya, biz ATA’ya” / 10.12.2025
- CIA ajanı Barak, Atatürk’ü hedef aldı! / 08.12.2025
- Asgari ücretle 33 çeyrek altın alıyorduk / 06.12.2025
- Kibriniz yüzünden millet yanıyor / 05.12.2025
- Yanılıyorsun Dervişoğlu / 03.12.2025




















































































