'Sütün garanti belgesi ambalajıdır'
Son dönemde giderek artan şarbon vakaları, tüketicilerin kafalarında temel gıdalarla ilgili ciddi soru işaretleri oluşmasına neden oldu. Konunun uzmanları, şarbonla ilgili karanlıkta kalan noktalara ışık tutmak üzere açıklamalarda bulundu
15.09.2018 00:00:00





Ankara Üniversitesi Gıda Güvenliği Enstitüsü'nden Prof. Dr. Nevzat Artık ile Prof. Dr. Ufuk Tansel Şireli, son günlerde yayılan şarbon endişelerine yönelik açıklamalar yaptı. Şarbon mikrobunun spor denilen dayanıklı yapılar yoluyla yayıldığını ifade eden Enstitü Müdürü Prof. Artık, bu yapıların güvenle yok edilmesi için ısıl işlem uygulanması gerektiğini belirtti.
Şarbon riskinin en yüksek olduğu gıdaların çiğ et ve süt olduğunu söyleyen Artık, şarbon mikrobu taşıyan gıdaların görsel olarak ayırt edilemeyeceğini ifade etti. Artık, hastalıklı etin koklanarak tespit edilebileceği söylentisinin gerçeği yansıtmadığını, mikrobun varlığının ancak laboratuvar testleri ile ortaya koyulabileceğini belirtti.
Prof. Artık, hastalığın ülkemizde her yıl düzenli olarak görüldüğünün altını çizerek, uygun önlemlerle hastalığa yakalanma riskinin en aza indirilebileceğini vurguladı. Hastalık mikrobunun canlı halinin sıcaklık, kuru hava, güneş ışığı gibi etmenlere karşı çok hassas olduğunu ifade eden Artık, asıl riskin ise stres altında kalan mikrobun oluşturduğu dayanıklı bir yapı olan sporlardan kaynaklandığını söyledi.
'Eti düdüklü tencerede pişirin'
Gıdalara bir şekilde bulaşan sporların da ısıl işlemle yok edilebildiğini belirten Prof. Artık, kısa sürede yeterli sıcaklıklara ancak endüstriyel işlemlerle, ya da düdüklü tencere gibi üst düzey pişirme gereçleriyle ulaşılabileceğine dikkat çekti. Artık, hastalıktan korunmanın ilk adımının, veteriner kontrolünde alım ve üretim yapılan gıda işletmelerini tercih etmek olduğunu söyleyerek tüketicileri kaynağı belirsiz et ve süt ürünleri yerine ambalajlı ürünleri tercih etmeye çağırdı.
Gıda Güvenliği Enstitüsü Müdür Yardımcısı Prof. Dr. Ufuk Tansel Şireli ise son dönemde moda olan 'köy sütü', 'köy eti' gibi ifadeler taşıyan; açıkta, dökme olarak satılan gıdalara şüpheyle yaklaşılması gerektiğini, bu ürünlerin kaynaklandığı hayvanların genel olarak tespit edilemediğini söyledi.
Prof. Şireli, okulların açıldığı bu dönemde çocukların düzenli süt tüketiminin de artacağına dikkat çekerek, özellikle şarbon söylentilerinin yaygın olduğu bu günlerde, uygun şekilde işlenmiş süt ve süt ürünlerinin tüketilmesine önem verilmesi gerektiğinin altını çizdi.
Sokakta satılan sütlerin garantisinin olmadığını ifade eden Şireli, ambalajlı sütlerde ise garanti belgesinin ambalajın kendisi olduğunu söyleyerek sözlerini noktaladı.
İHA
Şarbon riskinin en yüksek olduğu gıdaların çiğ et ve süt olduğunu söyleyen Artık, şarbon mikrobu taşıyan gıdaların görsel olarak ayırt edilemeyeceğini ifade etti. Artık, hastalıklı etin koklanarak tespit edilebileceği söylentisinin gerçeği yansıtmadığını, mikrobun varlığının ancak laboratuvar testleri ile ortaya koyulabileceğini belirtti.
Prof. Artık, hastalığın ülkemizde her yıl düzenli olarak görüldüğünün altını çizerek, uygun önlemlerle hastalığa yakalanma riskinin en aza indirilebileceğini vurguladı. Hastalık mikrobunun canlı halinin sıcaklık, kuru hava, güneş ışığı gibi etmenlere karşı çok hassas olduğunu ifade eden Artık, asıl riskin ise stres altında kalan mikrobun oluşturduğu dayanıklı bir yapı olan sporlardan kaynaklandığını söyledi.
'Eti düdüklü tencerede pişirin'
Gıdalara bir şekilde bulaşan sporların da ısıl işlemle yok edilebildiğini belirten Prof. Artık, kısa sürede yeterli sıcaklıklara ancak endüstriyel işlemlerle, ya da düdüklü tencere gibi üst düzey pişirme gereçleriyle ulaşılabileceğine dikkat çekti. Artık, hastalıktan korunmanın ilk adımının, veteriner kontrolünde alım ve üretim yapılan gıda işletmelerini tercih etmek olduğunu söyleyerek tüketicileri kaynağı belirsiz et ve süt ürünleri yerine ambalajlı ürünleri tercih etmeye çağırdı.
Gıda Güvenliği Enstitüsü Müdür Yardımcısı Prof. Dr. Ufuk Tansel Şireli ise son dönemde moda olan 'köy sütü', 'köy eti' gibi ifadeler taşıyan; açıkta, dökme olarak satılan gıdalara şüpheyle yaklaşılması gerektiğini, bu ürünlerin kaynaklandığı hayvanların genel olarak tespit edilemediğini söyledi.
Prof. Şireli, okulların açıldığı bu dönemde çocukların düzenli süt tüketiminin de artacağına dikkat çekerek, özellikle şarbon söylentilerinin yaygın olduğu bu günlerde, uygun şekilde işlenmiş süt ve süt ürünlerinin tüketilmesine önem verilmesi gerektiğinin altını çizdi.
Sokakta satılan sütlerin garantisinin olmadığını ifade eden Şireli, ambalajlı sütlerde ise garanti belgesinin ambalajın kendisi olduğunu söyleyerek sözlerini noktaladı.
İHA
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.