Suç ve ceza

Prof. Dr. Haydar Baş'ın, 9 Mayıs tarihli "Cinnet toplumu olduk" başlıklı yazısında, bir kez daha hatırlattığı ayeti kerime ile başlayalım. Yüce Allah (c.c) "Bir toplumu oluşturan fertler kendi iç dünyalarındakini değiştirinceye kadar, Allah onların oluşturduğu toplumu değiştirmez" (Rad 11) buyuruyor.Sosyal hayat neydi? İnsanların iç dünyalarında yetiştirdikleri, besledikleri, büyüttükleri vs. fikir, fiil veya planları sergiledikleri, pazarladıkları alan, diye düşünüyorum. Ve bizler, bugün bu pazarın pisliğinden, düzensizliğinden, tehlikesinden yakınıyorsak, ilk önce yapmamız gereken, kendi tezgâhımızı düzeltmek, eksiklerini gidermektir. Bugün sosyal hayat pazarını (maalesef) her türlü çirkin şeyler kaplamış durumda. Cinayet, gasp, hırsızlık, fuhuş, taciz, rüşvet, adam kayırma, yol ve yan kesicilik vs. gibi. İşin garibi bizlerde (toplum) bundan şikâyetçiyiz. Bir başka gariplik ise çözüme, bu pazarı derleyecek, toplayacak, temizleyecek olanlara yanaşmıyor olmamız. Toplumu her insanın iç dünyasındakini ortaya koyduğu, sergilediği bir pazara benzettik. Malumunuz ki, her pazarında denetmenleri, ruhsat sahipleri, ceza kesicileri var. Pazarda huzuru bozanları, çürük mamul ortaya koyanları vs. bu denetmenler, kontrolcüler vs. artık neyse ayıklar, uyarır, cezalarını keser? Bu ayıklama işinde en etkili yöntem ceza yöntemidir.Ülkemiz sosyal bir hukuk devleti. Kanunlarımız, cezai müeyyidelerimiz vs. var. Ama suç oranları her geçen gün artıyor. Bizler (milletimiz) İslam'ız, Müslüman'ız. Bugün kanunlarda suç sayılan hemen hemen herşey zaten inancımızın kabul etmediği, yasakladığı, uzak durmamızı emrettiği şeyler. Ama ortada tam aksi bir durum var. Neden? Bunun iki sebebi var bence; Birincisi kanun koyucu ve uygulayıcılarının insanı tanıma ve anlamadaki eksiklikleri? İki ceza mantığı     "İslam'da ceza mantığı oldukça hassastır? İslam, suçluya hasta gözüyle bakar. Cezadan maksat hastayı iyi etmek ve topluma kazandırmaktır? Bu bakışın gayelerinden biri de, onu hesap gününe hazırlamaktır ve kurtuluşuna vesile olmaktır?   ?İşlenen suçun cezasının dünyadayken insana, Cenab-ı Hakk'ın koyduğu ölçüler dâhilinde verilmesi, suçluya ahiret azabından kurtuluş ümidi bahşeder. Bir başka deyişle suçluyu temizlenir?   ?Her şeyden evvel işlenen bir kötülük, kimin hukukunu ihlaldir, ceza ona göredir. İşlenen suçun çeşidi ve boyutu nedir? Tatbik edilecek ceza ona göredir. Hangi hukuk ihlali söz konusudur? Allah'ın (c.c) hukuku mu? Amme hukuku mu? Şahsın hukuku mu? Hangisi ve nasıl? Ceza buna göredir??Bir hukuk sisteminde adaletin ihlali ya az bir suça, büyük bir ceza, ya da ağır bir suça, hafif bir ceza şeklindedir. Her ikisi de zulümdür. Ya suçluya haksızlık yapılır, ya da mağdura? Her ikisi de haksızlıktır. Adalet ise haklıya, hakkını gerekli ve yeterli şekilde vermek, haksıza da, yaptığı haksızlık oranında haddini bildirmektir?"                                 (Prof. Dr. Haydar Baş Veda Hut. İnsan Hak. sh. 236?241)Günümüzde ortaya konan kanun, suç ve ceza mantığının tarifi ise yüz yıllar öncesinden yapılmıştı? "Çoban kurdun işine razı olursa, köpek yabancıya havlamaz". (Ebu Ümame)  "Çoban uyudu mu, kurt emin olur". (Mevlana) "Çoban, koyunu, kurttan korur, çoban kurt olursa, koyunun hali ne olur?" (Şair)