Savunma Sanayii Müsteşarı: Ambargolar dert değil
Savunma Sanayii Müsteşarı İsmail Demir, başta ABD ve Almanya olmak üzere Batılı ülkelerin zaman zaman Türkiye'ye uyguladıkları silah ambargoları veya kısıtlamaları konusunda "Bizim için de çok fazla dert değil. Hatta bazıları bizim için teşvik ya da uyarı anlamına da gelebiliyor" dedi.
30.05.2017 00:00:00
Savunma Sanayii Müsteşarı ve THY Teknik eski Genel Müdürü İsmail Demir, Anadolu Ajansı Finans Masasına konuk oldu ve gündeme ilişkin soruları cevapladı.
Türkiye'nin savunma sanayisi alanında zaman zaman engellemeler ve ambargolarla karşı karşıya kalması ve bu duruma karşı ne tür tedbirler alındığının sorulması üzerine Demir, kamuoyu açısından hassas olması nedeniyle ambargonun fazla ses getiren bir konu olduğunu söyledi.
Demir, "Kısıtlamaları çok sorun etmiyoruz. Hatta bazıları bizim için teşvik ya da uyarı anlamına da gelebiliyor" dedi.
Rusya ile S-400 süreci
Rusya ile çeşitli sistemlerle ilgili görüşmeler ve çalışmaların devam ettiğini belirten Demir, "S-400 de bunun bir parçası. Aslolan, bence kamuoyunun takip etmesi gereken milli sistemimizin akıbeti ve süresi" dedi.
Demir, "Kamuoyu S-400 meselesine aşırı kilitlendi diye düşünüyorum ama hava savunma bizim milli projemiz. Çeşitli sistemlerle ilgili görüşmelerimiz, ortak çalışma taleplerimiz ve çalışmalarımız devam ediyor. S-400 de bunun bir parçası. Burada da somut neticeler çıktığı zaman biz konuşmak isteriz" diye konuştu.
Uzun menzilli füze sistemi gündemde
Demir, hava savunma sistemlerinin milli imkanlarla yapılabileceğini dile getirerek, şöyle devam etti: "Bunun süresi önemli. İki tane projemiz devam ediyor. Burada oluşturulan bilgi ve birikim, uzun menzilli hava füze savunma sistemlerinin anahtarını teşkil edecek. Bizimkini bir yolculuk olarak görün. Bu yolculukta birinci, ikinci ve üçüncü aşamaları bitirmeye yakınız. Dördüncü aşamadan konuşuyoruz. Dördüncü aşama iş birliğiyle daha hızlı olur. İşin maddi boyutunda da masraf paylaşımı olacağı için daha hızlı olur."
Uçak gemisi yapma yeteneğimiz var
Deniz sistemlerinde yeni projelerinin olacağını bildiren Demir, kendilerine uçak gemisine ilişkin bir talep olmadığını ifade etti. Demir, denizcilik sektörünün mevcut kabiliyetinin bir uçak gemisi yapmaya yeterli olduğuna işaret ederek, "Yeni tip denizaltı projemiz devam ediyor. Milli denizaltı tasarımı planlarımız var" şeklinde konuştu.
Anahtar kelime tamamen bağımsızlık
İsmail Demir, söz konusu projelerde üretimde yerlilik oranıyla ilgili soru üzerine de şunları kaydetti: "Yerlilik oranında 'hedef yüzde 100' diyeceğiz ama dünyanın gerçeklerini de unutmamak gerekiyor. Yüzde 100'ü zorlayarak maliyetleri de artırmanın bir anlamı yok. Teknolojik açıdan bizi dışarıya bağlayacak, sıkıştığımızda almamızın zor olacağı çok önemli malzemeler, ürünler ve teknolojilerin mutlaka yerli olması gerekiyor. Mesela Türkiye'de şu anda çok geniş ölçüde çip üreten bir tesisimiz yok. Çipte yabancı bağımlılığınız var. Şimdi bu bağımlılık sizi nereye kadar götürür, bunun analizini yaparak en azından kritik çiplerin üretileceği bir tesisin olması konusunu gündeme alabilirsiniz. Hedefimiz yüzde 100 olsa da yüzde 100'ün gerçekleşmesi durumunda da maliyet etkin olmayacağını biliyoruz ama anahtar kelime burada minimum bağımlılık veya tamamen bağımsızlık."
Casusluğa karşı önlemler alınıyor
Siber güvenlik alanındaki tehditler ve alınan tedbirlere ilişkin sorular üzerine
Savunma Sanayii Müsteşarı İsmail Demir, "Bu alanda yabancı ürün bağımlılığı korkutucu derecede. Bunu azaltmak üzere şirketlerimize önemli görevler verdik. Bünyemizde yürütülen, Türk Silahlı Kuvvetlerini ilgilendiren birkaç siber güvenlik projesi var" dedi.
Savunma sanayisine yönelik casusluk faaliyetlerine ilişkin soru üzerine Demir, "Projelerin gizlilik dereceleri var. Bu gizlilik derecelerine göre, gizliliğin gerektirdiği mahremiyet kurallarına uyulması gerekiyor. Bu konularda en önemli zayıf halka insan... İnsan unsurunuzun öncelikle iyi niyetli ve milli olması gerekiyor" şeklinde konuştu.
AA
Türkiye'nin savunma sanayisi alanında zaman zaman engellemeler ve ambargolarla karşı karşıya kalması ve bu duruma karşı ne tür tedbirler alındığının sorulması üzerine Demir, kamuoyu açısından hassas olması nedeniyle ambargonun fazla ses getiren bir konu olduğunu söyledi.
Demir, "Kısıtlamaları çok sorun etmiyoruz. Hatta bazıları bizim için teşvik ya da uyarı anlamına da gelebiliyor" dedi.
Rusya ile S-400 süreci
Rusya ile çeşitli sistemlerle ilgili görüşmeler ve çalışmaların devam ettiğini belirten Demir, "S-400 de bunun bir parçası. Aslolan, bence kamuoyunun takip etmesi gereken milli sistemimizin akıbeti ve süresi" dedi.
Demir, "Kamuoyu S-400 meselesine aşırı kilitlendi diye düşünüyorum ama hava savunma bizim milli projemiz. Çeşitli sistemlerle ilgili görüşmelerimiz, ortak çalışma taleplerimiz ve çalışmalarımız devam ediyor. S-400 de bunun bir parçası. Burada da somut neticeler çıktığı zaman biz konuşmak isteriz" diye konuştu.
Uzun menzilli füze sistemi gündemde
Demir, hava savunma sistemlerinin milli imkanlarla yapılabileceğini dile getirerek, şöyle devam etti: "Bunun süresi önemli. İki tane projemiz devam ediyor. Burada oluşturulan bilgi ve birikim, uzun menzilli hava füze savunma sistemlerinin anahtarını teşkil edecek. Bizimkini bir yolculuk olarak görün. Bu yolculukta birinci, ikinci ve üçüncü aşamaları bitirmeye yakınız. Dördüncü aşamadan konuşuyoruz. Dördüncü aşama iş birliğiyle daha hızlı olur. İşin maddi boyutunda da masraf paylaşımı olacağı için daha hızlı olur."
Uçak gemisi yapma yeteneğimiz var
Deniz sistemlerinde yeni projelerinin olacağını bildiren Demir, kendilerine uçak gemisine ilişkin bir talep olmadığını ifade etti. Demir, denizcilik sektörünün mevcut kabiliyetinin bir uçak gemisi yapmaya yeterli olduğuna işaret ederek, "Yeni tip denizaltı projemiz devam ediyor. Milli denizaltı tasarımı planlarımız var" şeklinde konuştu.
Anahtar kelime tamamen bağımsızlık
İsmail Demir, söz konusu projelerde üretimde yerlilik oranıyla ilgili soru üzerine de şunları kaydetti: "Yerlilik oranında 'hedef yüzde 100' diyeceğiz ama dünyanın gerçeklerini de unutmamak gerekiyor. Yüzde 100'ü zorlayarak maliyetleri de artırmanın bir anlamı yok. Teknolojik açıdan bizi dışarıya bağlayacak, sıkıştığımızda almamızın zor olacağı çok önemli malzemeler, ürünler ve teknolojilerin mutlaka yerli olması gerekiyor. Mesela Türkiye'de şu anda çok geniş ölçüde çip üreten bir tesisimiz yok. Çipte yabancı bağımlılığınız var. Şimdi bu bağımlılık sizi nereye kadar götürür, bunun analizini yaparak en azından kritik çiplerin üretileceği bir tesisin olması konusunu gündeme alabilirsiniz. Hedefimiz yüzde 100 olsa da yüzde 100'ün gerçekleşmesi durumunda da maliyet etkin olmayacağını biliyoruz ama anahtar kelime burada minimum bağımlılık veya tamamen bağımsızlık."
Casusluğa karşı önlemler alınıyor
Siber güvenlik alanındaki tehditler ve alınan tedbirlere ilişkin sorular üzerine
Savunma Sanayii Müsteşarı İsmail Demir, "Bu alanda yabancı ürün bağımlılığı korkutucu derecede. Bunu azaltmak üzere şirketlerimize önemli görevler verdik. Bünyemizde yürütülen, Türk Silahlı Kuvvetlerini ilgilendiren birkaç siber güvenlik projesi var" dedi.
Savunma sanayisine yönelik casusluk faaliyetlerine ilişkin soru üzerine Demir, "Projelerin gizlilik dereceleri var. Bu gizlilik derecelerine göre, gizliliğin gerektirdiği mahremiyet kurallarına uyulması gerekiyor. Bu konularda en önemli zayıf halka insan... İnsan unsurunuzun öncelikle iyi niyetli ve milli olması gerekiyor" şeklinde konuştu.
AA
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.