Sağlık sistemi çatırdıyor
AKP Hükümeti döneminde çok sayıda hastane yapıldı. Hastaneleri inşa eden 'özel' müteahhitler büyük paralar kazanırken, insana yatırım yapılmadığı için devlet hastanelerinde tedavi olma şansı artmadı. Tıpkı Van Bölge Araştırma ve Eğitim Hastanesi'nde olduğ
01.07.2013 00:00:00
RECEP BAHAR - ERHAN UĞURLU / VAN AKP iktidarının en fazla övündüğü icraatı kuşkusuz sağlık sistemidir. Ülke genelinde son 11 yılda çok sayıda yeni hastane yapıldığı bir gerçek ancak devletin sunduğu sağlık hizmetinin niteliğinde herhangi bir gelişme olmadı, hatta birçok ilde gerileme oldu. Binalar yenilenirken, sunulan sağlık hizmeti hastalara 'deva' üretmiyor. Sağlık hizmetlerinde keşmekeş devam ediyor. İşte size bir örnek: Van Bölge Araştırma ve Eğitim Hastanesi?Yaşanan depremler sonrasında İpek yolu üzerine kurulan Van Bölge Araştırma ve Eğitim Hastanesi bölge halkının umudu olmuştu. Yaklaşık 120 milyon liralık kaynakla 153 bin metrekare alan üzerine kurulan devasa hastane, beceriksiz yöneticiler ve siyasi söylemlerin gölgesinde birçok kez Van yerel medyasının yanı sıra ulusal medyanın gündemine geldi. 2011 Eylül ayında bölge halkına hizmet vermeye başlayan hastane, konforu ve teknik donanımıyla da vatandaşlar nezdinde beklentileri yükseltmişti.Hastanede yer alan 510 yataktan 210'u tek kişilik odalardan oluşuyor. Yatak sayısı ihtiyaç olduğunda 710'a kadar çıkabiliyor. Hastanede 21 suit oda var. Odalarda LCD ekran TV'ler yer alıyor. Hastanenin 17 ameliyathanesi, 40 adet de yoğun bakım ünitesi bulunuyor. Ama ne hikmetse 22 asansörü olan hastanenin bir tek acil servisi var. Her katta mescidin, yemekhanenin olduğu Van Bölge Araştırma ve Eğitim Hastanesi, ilk kez kantin ihalesiyle basının gündeminde yer aldı. Ardından hastane yönetimi ve teknik kadronun istifasıyla bir kez daha gazetelere haber konusu oldu. Hastane, il sağlık sekretaryasının başına gelen dört kişilik ekibin olumsuz icraatlarıyla da haber konusu yapıldı.Acil serviste trajediMesai bitimi sonrası tedavi hizmetlerinin verildiği tek acil servise sahip hastanede, yaşanan yoğunluk ve izdiham tüyleri dike diken edecek türden. Hasta ve hasta yakınlarının bağırış ve sitemleri her an hissediliyor. Aciliyet arz eden hastalara müdahalelerde de büyük sıkıntılar yaşanıyor. Sedyenin ya hiç olmadığı ya da çok sınırlı sayıda olduğu acil serviste, hastalar ya sırtta taşınıyor ya da hasta yakınları tarafından koridorlarda sürüklenerek acil servise ulaştırılıyor. Akşam saat 19.00'dan başlayıp saat 07.00'ya kadar süren acil poliklinik nöbetinde sadece iki doktor görevlendiriliyor. Her doktor nöbet sürelerince ortalama 500 - 600 hastaya bakıyor. Yüzde 90'ı aciliyet arz etmeyen hastalarca doldurulan acil serviste, her bir hastaya doktorlar sadece 1 ya da 1.5 dakika ayırabiliyor.Kadın - erkek karışık!Kendileriyle ilgilenilmediği gerekçesiyle, doktorlara, sağlık personeline ve güvenlik görevlilerine yüklenen hasta ve hasta yakınları, kimi zaman bu personele fiziki yönelmede de bulunuyor. Yaşanan yoğunluk ve izdihamdan dolayı çeşitli aralıklarla tatsız olayların yaşandığı hastane acil servisinde yetişkin kadın ve erkeklerin bir arada muayene edilmesi de sert tepkilere yol açıyor. Acil serviste 6 hasta kabini bulunuyor ve kabinlerin kapıları branda bezlerle kapatılıyor. Özellikle kadınların muayene edildiği sırada kabin örtülerinin aralanmasından dolayı kadın hastalar, kendilerine yönelen bakışlardan tedirgin oluyor. Gün boyu nöbet tutan doktorların binlerce hastaya bakarak ağır psikolojik travmalar yaşadıkları gözlemlenirken, binlerce reçete yazmaları bile başlı başına büyük külfet oluşturuyor. Böyle bir uygulama Afrika'da da yokVan Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi Acil Servisi'nde yaşanan trajediye dair bir açıklama yapan Van - Hakkâri Tabipler Odası Yönetim Kurulu yaşanan trajedinin ülkenin bir gerçeği olduğuna dikkat çekti. Böyle bir yoğunluğun Etiyopya ve Angola gibi Afrika ülkelerinde bile olmadığına işaret eden Van - Hakkâri Tabipler Odası Yönetim Kurulu, şu görüşleri öne çıkardı: "Türkiye genelinde Batıda triaj (dağıtma, tasnif etme) sistemi denilen bir sistem var. Bu, hastaneye başvuran hastanın aciliyetine göre değerlendirmesi olayıdır. Hastalar, ateşi ve tansiyonu alındıktan sonra acileyetine göre sıralanır. Doktorun hemen görülmesi gereken, beklese de tedavi olabilecek hasta vardır. Gelen hastanın bilinci kapalıysa, ambulans getirmişse, ambulans başı doktor değerlendirmiş ve acil hasta olarak kabul görmüşse o hasta direkt muayeneye alınır" dedi. Bu uygulamanın hayata geçirilmesi durumunda hem doktorların, hem de hastaların rahat edebileceği belirtilen açıklamanın devamında doktorların nöbet durumuna dikkat çekildi ve şu görüşlere yer verildi: "Bizlerin poliklinikte 8 saatlik mesaimiz var. Bir doktorun resmi olarak bakması gereken hasta sayısı 60'dır. Hakkâri'den, Van'ın ilçelerinde gelen hastalar olunca bazen bu sayı daha fazla olabiliyor. Poliklinikte ortalama her hastaya 5-10 dakika arası zaman ayırıyoruz. Bazı hastalarda mesele bir şeker hastasına bazen 20-25 dakika ayırmanız gerekmektedir. Çünkü şeker hastaların genellikle yaşlı olur."
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.