KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, "Türk Hükümeti'nin Kıbrıs Rum hükümetini tanıması, KKTC'yi felakete sürükler'' dedi. Rauf Denktaş, "Kıbrıs'taki Türklerin ve Türkiye'nin haklarının yok olması anlamına gelir. 'Bunu Türk Hükümeti'nin yapmayacağı' yolundaki sözü biz önemsiyoruz. Bununla ayakta duruyoruz" dedi. KKTC Lideri Rauf Denktaş, İstanbul'da kaldığı Polat Renassaince Otel'de, DSP Genel Başkanı Zeki Sezer'i kabul ederek bir süre görüştü.
'Türk Hükümeti'nin kendilerine vermiş olduğu bir söz bulunduğunu' anlatan Denktaş, "bu sözün hem Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, hem de Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül tarafından, 17 Aralık öncesinde ve 17 Aralık'tan sonra da teyit edilen bir söz olduğunu'' kaydetti.
Denktaş, sözlerini şöyle sürdürdü:
Bu söz nedir? 'Biz, BM Genel Sekreteri'nin girişimleriyle, yeni, müşterek, bizim tanıyabileceğimiz bir hükümet oluşmadıkça şimdiki Rum idaresini meşru Rum hükümeti olarak tanımayız' sözüdür. Hükümetin bize verdiği söz, milli bir senettir, bir şeref senedidir. Buna biz inanıyor ve güveniyoruz. Kıbrıs Rumunu tanıma yanlışının yapılmayacağına inanıyorum. Devletimize, bağımsızlığımıza sahip çıkmaya devam ediyoruz."
Tanıma felaket olur
Rauf Denktaş, "geçmişte 'Kıbrıs hükümetini tanıma' meselesinin bir tarihe bağlı olmadığını ve bunun önünün açık olduğunu'' da ifade ederek, şunları kaydetti:
"Türk Hükümeti ve diğer devlet temsilcileri diyorlardı ki; 'tanıma zamanı Türkiye AB'ye gireceği gün olacaktır. Tanıma mecburiyeti ancak o zaman söz konusudur'. Bu, büyük bir rahatlık oluşturuyordu. Halbuki son durumda tanıma 3 Ekim'e bağlanmıştır. Bu bizi çok üzdü. Umut edelim ki hem AB'ye hem de Genel Sekreter'e, Türk Hükümeti 'uzlaşmayan tarafın Rumlar olduğunu' gece-gündüz anlatarak, Rumlara baskı yapılması sağlanabilir.
'Türk Hükümeti'nin kendilerine vermiş olduğu bir söz bulunduğunu' anlatan Denktaş, "bu sözün hem Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, hem de Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül tarafından, 17 Aralık öncesinde ve 17 Aralık'tan sonra da teyit edilen bir söz olduğunu'' kaydetti.
Denktaş, sözlerini şöyle sürdürdü:
Bu söz nedir? 'Biz, BM Genel Sekreteri'nin girişimleriyle, yeni, müşterek, bizim tanıyabileceğimiz bir hükümet oluşmadıkça şimdiki Rum idaresini meşru Rum hükümeti olarak tanımayız' sözüdür. Hükümetin bize verdiği söz, milli bir senettir, bir şeref senedidir. Buna biz inanıyor ve güveniyoruz. Kıbrıs Rumunu tanıma yanlışının yapılmayacağına inanıyorum. Devletimize, bağımsızlığımıza sahip çıkmaya devam ediyoruz."
Tanıma felaket olur
Rauf Denktaş, "geçmişte 'Kıbrıs hükümetini tanıma' meselesinin bir tarihe bağlı olmadığını ve bunun önünün açık olduğunu'' da ifade ederek, şunları kaydetti:
"Türk Hükümeti ve diğer devlet temsilcileri diyorlardı ki; 'tanıma zamanı Türkiye AB'ye gireceği gün olacaktır. Tanıma mecburiyeti ancak o zaman söz konusudur'. Bu, büyük bir rahatlık oluşturuyordu. Halbuki son durumda tanıma 3 Ekim'e bağlanmıştır. Bu bizi çok üzdü. Umut edelim ki hem AB'ye hem de Genel Sekreter'e, Türk Hükümeti 'uzlaşmayan tarafın Rumlar olduğunu' gece-gündüz anlatarak, Rumlara baskı yapılması sağlanabilir.