Prof. Dr. Haydar Baş "veremezler" demişti

Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş'ın Milli Ekonomi Modeli ve bu modelde ifade edilen sosyal devlet projeleri dünyanın birçok ülkesinde uygulanmaya başlayınca, Türkiye'deki siyasiler Sayın Baş'ı ve modelini takdir edeceklerine, bu projeleri kopya çekme yoluna gittiler.Özellikle de 7 Haziran ve 1 Kasım seçimlerinde Sayın Baş'ın asgari ücreti artırma projesi diğer partilerin de gündemine girdi ve hepsi değişik miktarlarda rakam açıkladılar.Şu an net 1000 TL olan asgari ücreti; AKP 1300 TL, MHP 1400 TL, CHP 1500 TL ve HDP 2000 TL'ye yükselteceğini bir seçim vaadi olarak millete ilan etti.Halbuki, Prof. Dr. Baş, BTP iktidara gelirse asgari ücreti 5000 TL yapacağını belirtmişti, bu rakamı 10 bin liraya çıkarabileceğini, buna kaynaklarının olduğunu belirterek tek tek kaynakları ifade etmiş, ardından da "Biz verebiliriz ama diğerleri asla veremezler, çünkü açıkladıkları bir kaynak yok" demişti.1 Kasım seçimleri geçti ve milletimiz AKP'ye bir kez daha tek başına iktidar olma fırsatı verdi. Peki, AKP seçim öncesi vaat ettiği 1300 TL asgari ücreti verebilecek mi? Dilerseniz, bu sorunun cevabını AKP'nin bu konudaki en yetkili kişisinden yani, Maliye Bakanı'ndan alalım.Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, 1300 TL'lik asgari ücretin maliyetine iş aleminin katlanmak zorunda olduğunu belirtti. Asgari ücretin artışı ile yaşanacak ilave yükü tamamen devletin karşılamasının olası olmadığını ifade eden Şimşek, AKP kurmaylarının yaptıkları ilk çalışmalarda asgari ücretten kaynaklanan yükün azaltılması için gelir vergisinde bir indirime sıcak bakılmadığını da açıkladı. Şimşek, yapacakları asgari ücret artırımının firmalara zararlarını da bir bir sıraladı: "Firma karlılıklarını, maliyetini etkileyecek. Ayrıca kıdem tazminatını yükünü de artıracak?"Yani AKP, 1 Kasım seçimleri öncesi bir vaat açıklıyor, asgari ücreti yüzde 30 artıracağını beyan ediyor ama bunun yükünü işverenin sırtına yıkıyor; hem de tahsil edeceği vergilerde en ufak bir indirime gitmeden? Tamam da, bu senin vaadin, işverenin değil ki? Sen işverene yıkacağın bir yükle milletten oy toplamaya çalışıyorsun ve alıyorsun.Bir de ilginçtir Sayın Şimşek, "Seçim vaatlerimiz, yaz sıcağında buz üzerine yazılı vaatler değildi. Hepsini öngördüğümüz şekilde yerine getireceğiz" diyerek hava atıyor; sanki yerine getirecek olan kendileriymiş gibi?Hatta hükümet asgari ücretin 1300 TL olmasıyla artacak olan vergileri de ek bir gelir kapısı olarak görüyor olabilir. "Hem bu vaatle oy topluyoruz, hem bize yükü olmuyor, hem de ek vergi geliri sağlıyor" diye heyecanlanıyor olabilirler.İtiraz eden işverenlere de cevapları hazır; Bakan Şimşek, bu eleştirilerin samimi olmadığını ifade ederek, işverenlerin 7 Haziran seçimleri öncesinde muhalefetin vaatlerine karşılık bir tavır koymadığını belirtiyor. Yani asgari ücret, vatandaşın yarasına merhem olmak için değil, 7 Haziran seçimlerinde muhalefete tepki göstermeyen işverene bir ceza niteliğinde? "7 Haziran'da bizi tek başına iktidardan nasıl düşürürsünüz"ün sopası?Diğerleri de gelseydi aynı tabloyla karşılaşacaktık; tabii ki asgari ücret artışını ya da kötü kopya çektikleri diğer vaatleri 2014 yılında 22,7 milyar TL açık veren bütçeden karşılamayacaklardı herhalde?Peki, Bağımsız Türkiye Partisi asgari ücreti niçin ve nasıl 5000 TL yapacaktı?Niçin? Çünkü açılanan yoksulluk sınırı 4 kişilik bir aile için 4500 TL. Sayın Baş, "Çalışan bir kişinin geliri yoksulluk sınırının üstüne olması gerekmektedir" diyor.Nasıl? Prof. Dr. Baş, vergiler ve mevcut bütçenin dışında yepyeni kaynaklar açıklamaktadır. Yıllık GSMH karşılığı devreye konulacak olan 2 trilyon TL milli para, 3 katrilyon dolarlık madenlerimizin her yıl 2 trilyon dolarının karşılığı basılacak olan 6 trilyon lira ve de yerli enerji kaynaklarının devreye konulmasıyla 225 milyar liralık enerji geliri? 500 milyar liralık vergi gelirini de ilave ettiğimizde 8 trilyon 725 milyar liralık dev bir yeni bütçe?Sayın Baş'ın asgari ücretin 5000 TL olması da dahil bütün sosyal devlet projelerinin toplam maliyeti, 1,56 trilyon lira tutuyor. Açıkladığı projelerin 4 katından fazla kaynak açıklayan büyük bir dahi ve çözüm adamı Prof. Dr. Haydar Baş?Sayın Baş, hem asgari ücreti 5000 TL yapacaktı; hem bu artışın bir kuruş işverene yükü olmayacaktı, bunun 1000 TL'sini işveren, geri kalan 4000 TL'sini devlet verecekti, hatta işveren üzerindeki istihdam vergilerini tamamen kaldırarak işverenin yükünü dahi alacaktı; hem de asgari ücretin artışıyla piyasada oluşacak talep sayesinde işverenin ürünlerine geniş bir pazar açacaktı.İşveren bunu elinin tersiyle itti, kendisini vaatleriyle ceza verenlere gidip oyunu verdi.İşçi ise kendisini kayıt dışı istihdama itecek olanlara oyunu vererek bütün sosyal hizmetlerden mahrum kalacak. Çünkü işverenin bu kadar ek maliyete katlanabilmesi mümkün değil.Ne diyelim, BTP'nin kazan-kazan projesine hayır dedin, AKP'nin kaybet-kaybet icraatlarına mahkum kalacaksınız; her zaman dediğimiz gibi, kendi düşen ağlamaz.