Piyasalara çifte kıskaç

Piyasada sıcak para sıkıntısı ve daralma var" uyarısında bulunan yetkililer,  bu durum iç piyasaya üretim yapan firmaları sıkıntıya sokuyor açıklamasında bulundu. Türkiye Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeler, Serbest Meslek Mensupları ve Yöneticiler Vakfı (TOSYÖV) Yönetim Kurulu Başkanı Hilmi Develi, Türkiye'deki yabancı sermayeli bankaların sektör içindeki paylarının yüzde 40'ı geçmemesi gerektiğini söyledi. Develi, Türkiye'de son yıllarda yabancı sermayeli bankaların sayısının arttığını ifade etti.  Yabancı bankaların sektördeki paylarının yüzde 20'ler dolayında olduğunu belirten Develi, "Önümüzdeki dönemde yabancı bankaların sektör içindeki paylarının büyüyeceği öngörülüyor" dedi. Yabancı sermayeli bankaların sektör içindeki payının yüzde 40'ı geçmemesi gerektiğine dikkat çeken Develi, şunları kaydetti:  "Türkiye'de özellikle KOBİ'lerin sektörel gelişmeleri konusunda bankaların önemli olacağını düşünüyoruz. Yabancı sermayelerin sektördeki paylarının artması halinde destekleme tercihleri konusunda sıkıntılar olabilir. Yabancı sermayeli bankalar, ülkelerindeki üretimi geliştirmek amacıyla KOBİ'lere destek vermeyebilirler. Biz bu konuya dikkat çekmek istiyoruz."  Türkiye'de 1 milyon 300 bin KOBİ'nin bulunduğunu ve bunlardan 220 bin tanesinin imalat sanayi diğerlerinin ise hizmet sektöründe olduğunu anlatan Develi, "KOBİ'ler Türkiye'deki tüm istihdamın yüzde 67'sini oluşturuyor. KOBİ'lerimiz son gün günlerde sıkıntılar nedeniyle ciddi sorunlar yaşıyor" dedi. Develi, piyasada sıcak para sıkıntısı ve daralmanın olduğunu ifadeederek, "Bu daralma ve sıcak para sıkıntısı iç piyasaya üretim yapan firmaları yani KOBİ'leri sıkıntıya sokuyor. Bu durumun düzeltilmesi yönünde çalışmalar yapılmalı" diye konuştu. Özellikle Türkiye'deki genç nüfusun üretim açısından çok büyük potansiyel sağlayabileceğine değinen Develi, şöyle devam etti:  "Hükümetin genç nüfusu değerlendirmek açısından yeni istihdam olanağı sağlayacak yatırımlara önem vermesi gerekir. Ancak, uygulanan ekonomik politikalar, bu yönde değil. Uygulanmakta olan makro ekonomik programların yanı sıra mikre çalışmalarda da gelişmemiz gerekir. Çünkü, makro çalışmalarla piyasalarda uzun süreli bir rahatlama sağlanamaz."