Pamukta üretim ihtiyaca yetmiyor
Türkiye'nin palm yağı, soya, muz, pamuk, ayçiçeği başta olmak üzere bazı ürünlerde önemli bir üretim açığı verdiğini söyleyen TZOB Genel Başkanı Bayraktar, "Girdi maliyetleri makul seviyelere çekilmeli, yapısal sorunlar çözülmeli ki çiftçimiz üretimini sürdürebilsin" dedi.
25.09.2017 00:00:00
Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, Türkiye'de en çok buğday ve domates tüketildiğini bildirerek, "kişi başına yıllık tüketimimiz buğdayda 182.9, domateste 118.6 kilogramı buluyor. Türkiye'de yıllık kişi başına Avrupa ülkelerinin 3 katına yakın 140 kilogram ekmek tüketiliyor. Bu iki ürünü 52.3 kilogramla patates, 43.3 kilogramla karpuz, 36.2 kilogramla et, 30 kilogramla yoğurt, 26.3 kilogramla üzüm, 26.2'şer kilogramla şeker, 25 kilogramla içme sütü izliyor" dedi.
Bayraktar, yaptığı açıklamada, nüfusu 80 milyonu bulan, 5 milyon sığınmacı ve yabancıyı ülke topraklarında barındıran, 40 milyona yakın turisti ağırlayan bir ülke olarak özellikle tahıl, meyve ve sebze tüketiminin önemli boyutlara ulaştığını belirtti.
2015-2016 döneminde yıllık kişi başı sebze tüketiminin 280 kilograma, meyve tüketimin ise 140 kilograma yakın olduğunu bildiren Bayraktar, bunun dışında 200 kilograma yakın tahıl, 14.2 kilogram kuru baklagil, 9.5 kilogram pirinç, 52.3 kilogram patates tüketildiğini vurguladı.
Pamuk ve ayçiçeğinde üretim açığı bulunuyor
Palm yağı, soya, muz, pamuk, ayçiçeği gibi bazı ürünlerde önemli bir üretim açığı olduğunu belirten Bayraktar, şunları kaydetti: "Üretim açığını esas itibarıyla yağlı tohumlar ve pamukta veriyoruz. Buğday, ayçiçeği ithal ediyoruz ama bu ürünlerde işlenmiş ürün ihracatımız da fazla. Son yıllarda üretim artışı sağlansa da hala ayçiçeği ve pamukta üretim açığımız var. Soyanın yaklaşık yüzde 93'ünü, palm yağının tamamını ithal ediyoruz. Muzda tüketimin yarıya yakınını yurtdışından karşılıyoruz. Çiftçimiz, gecesini gündüzüne katarak, yağmur, çamur, kar, kış, sıcak demeden doğal afetlerle mücadele ederek üretiyor, halkımız da tüketiyor. Zor şartlarda, girdi maliyetlerine rağmen üretim yapan, tarlasında kalan çiftçimizin kıymeti bilinmeli. Girdi maliyetleri makul seviyelere çekilmeli, yapısal sorunlar çözülmeli ki çiftçimiz üretimini sürdürebilsin."
HALİL MEMİŞ/İSTANBUL
Bayraktar, yaptığı açıklamada, nüfusu 80 milyonu bulan, 5 milyon sığınmacı ve yabancıyı ülke topraklarında barındıran, 40 milyona yakın turisti ağırlayan bir ülke olarak özellikle tahıl, meyve ve sebze tüketiminin önemli boyutlara ulaştığını belirtti.
2015-2016 döneminde yıllık kişi başı sebze tüketiminin 280 kilograma, meyve tüketimin ise 140 kilograma yakın olduğunu bildiren Bayraktar, bunun dışında 200 kilograma yakın tahıl, 14.2 kilogram kuru baklagil, 9.5 kilogram pirinç, 52.3 kilogram patates tüketildiğini vurguladı.
Pamuk ve ayçiçeğinde üretim açığı bulunuyor
Palm yağı, soya, muz, pamuk, ayçiçeği gibi bazı ürünlerde önemli bir üretim açığı olduğunu belirten Bayraktar, şunları kaydetti: "Üretim açığını esas itibarıyla yağlı tohumlar ve pamukta veriyoruz. Buğday, ayçiçeği ithal ediyoruz ama bu ürünlerde işlenmiş ürün ihracatımız da fazla. Son yıllarda üretim artışı sağlansa da hala ayçiçeği ve pamukta üretim açığımız var. Soyanın yaklaşık yüzde 93'ünü, palm yağının tamamını ithal ediyoruz. Muzda tüketimin yarıya yakınını yurtdışından karşılıyoruz. Çiftçimiz, gecesini gündüzüne katarak, yağmur, çamur, kar, kış, sıcak demeden doğal afetlerle mücadele ederek üretiyor, halkımız da tüketiyor. Zor şartlarda, girdi maliyetlerine rağmen üretim yapan, tarlasında kalan çiftçimizin kıymeti bilinmeli. Girdi maliyetleri makul seviyelere çekilmeli, yapısal sorunlar çözülmeli ki çiftçimiz üretimini sürdürebilsin."
HALİL MEMİŞ/İSTANBUL
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.