ŞİŞLİ Asliye Ceza Mahkemesi, dosyayı "İzin veriyor musunuz?" diye Adalet Bakanlığı'na gönderince, Adalet Bakanı Cemil Çiçek, konuyu Yargıtay'a götürmek istiyor. Bunun tek kanuni formülü "yazılı emir yolu" denilen hukuki işlem... 25 Kasım'da dosyayı Yargıtay'a gönderen Çiçek "Biraz sabırlı olun" derken bu işlemi kastediyor: - Bu yola başvurduğumu o zaman kamuoyuna açıklamadım, çünkü bu defa da Yargıtay'a dönük şu veya bu yönde yayınlar yapılabilirdi. Halbuki hukuk sükûnet ve soğukkanlılık ister.Yargıtay geciktirmeden kararını veriyor:"Orhan Pamuk'un dava konusu sözleri, eski Ceza Kanunu sırasında söylendiği için, o kanuna göre, davanın açılması Adalet Bakanlığı'nın iznine tabidir."Yargıtay konuyu "usul hukuku meselesi" saymıyor, "maddi ceza hukuku meselesi" sayıyor ve bu şekilde karar veriyor.Yargıtay'ın başka gerekçeleri de var...Avrupa hukukuAdalet Bakanı Çiçek, Yargıtay'dan övgüyle bahsediyor:- Yargı haklı haksız eleştiriliyor. Sabırlı ve hukuka saygılı olmak lazım. Pamuk dosyasına bakarken Yargıtay, Birleşmiş Milletler Siyasi Haklar Sözleşmesi'ne ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ne atıfta bulunuyor. Çünkü Anayasamıza göre, bu uluslararası sözleşmeler 'üst norm'dur.Yargıtay da buna göre yorumluyor.Ben Yargıtay kararını görmedim. Ama belli ki, Cemil Çiçek'in "yazılı emir yoluyla" Yargıtay'a müracaat etmesi üzerine Yargıtay hem özgürlükler konusunda hem usul hukuku konusunda önemli bir içtihat oluşturmuştur.Bu içtihat yeni açılan 301. madde davalarında özgürlükler lehine yorum yapılmasını gerektirecek. Yine bu içtihat, Orhan Pamuk davasında da görüldüğü gibi, 1 Haziran'dan önceki söz ve yazılar hakkında ancak Adalet Bakanlığı'nın izniyle dava açılabileceğini gösteriyor.Dava düşecekCemil Çiçek şimdi ne karar verecek? Siyaseten eleştirdiği Orhan Pamuk için hukuken "Yargılansın" mı diyecek, "İzin vermiyorum, yargılanmasın" mı diyecek?! Bu soruma cevap vermek istemedi:- Hukuk bir prosedürdür. Bakanlığımda gerekli incelemeler yapılmadan erken açıklama yapmam.Fakat, Çiçek'in Yargıtay'ın bu hukuk yorumundan övgüyle bahsetmesi gösteriyor ki, Adalet Bakanlığı "davaya izin vermeyecek" ve Pamuk davası olduğu yerde düşecek. Bu kararı verirken, Pamuk'un İstanbul Savcılığı'ndaki ifadesinde söylediği "Türk olmaktan mutluyum, amacım asla aşağılamak değildi" anlamındaki sözlerini de Çiçek'in dikkate alacağını tahmin etmek zor değil.Evet, Pamuk davası, yargılama yapılmadan kapanacak. Açılması hataydı zaten.Bir: Pamuk'u eleştirmek başka şeydir, çağın özgürlük hukukuna uymak başka şeydir. Kaldı ki dava Türkiye'nin imajına çok zarar veriyordu; gelişmiş ülkelerde böyle davalar olmaz; sansasyon da yapılmaz. Çiçek'in "Davaya izin vermiyorum" şeklinde karar vermesi isabetli olacaktır.İki: Orhan Pamuk mahkeme huzuruna çıkmadan dosya kapanacağı için, "Bu hafta yargılanıyorum" gibi yazılarla dünyayı ayağa kaldırma imkânı olmayacak. Ama Orhan Pamuk'un manevi bir kazanım elde etme imkânı var: Hem gerçek dışı hem fevkalade rencide edici abuk sözlerle kırdığı milyonlarca kalbi kazanmak için sıcak birkaç söz, sevgi ifade edecek birkaç cümle söyleyebilir...Bakalım, Pamuk bu inceliği gösterecek mi?Taha Akyol / Milliyet
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.