Ekonomi, siyaset, hukuk, insan yetiştirme ve dünyaya yön verme konularında tartışmasız liderdi 'O'...
Benim ilgi alanım olan sporda da eline kimse su dökemezdi. Genellikle Trabzonspor maçlarından önce arar taktik analizlerini paylaşırdı.
'O'nu dinlerken o kadar mest olurdum ki, canlı olarak çıktığım spor yorum programlarında çok da zorlanmazdım.
Çünkü söylenmesi gereken ne varsa 'O' söylemişti zaten bana...
'O'nun vatanına, bayrağına, milletine, devletine ve davasına gönülden bağlılığını bilmeyen yoktu, olamazdı da...
Aynı duygular içerisinde tam bir Trabzonspor aşığıydı. Sahip olduğu tüm medya organlarının kapılarını bordo-mavi renklerin hizmetine açmıştı sonuna kadar. Beklentisiz, karşılıksız, yalansız ve de çıkarsız...
Dönemin Başkanı Sadri Şener ve Divan Kurulu Başkanı rahmetli Ali Özbak tarafından 'Trabzonspor Onur Kurulu Üyeliği'nin törenle kendisine verilmesi ise tarih sayfalarında yerini çoktan almıştı...
'O'nun sahiplenmesi, vefası, koruması ve kollaması o kadar eşsizmiş ki, sahipsiz nasıl olunurmuş gidince anlayabildik.
Konu futbol olunca yıllar önceye götürmek isterim sizi. 'O'nun içinde olduğu her anı asırlar da geçse unutulmaz ki zaten.
Yıl 2014 aylardan Şubat'ın 21'i... Ülkemizi Avrupa'da temsil eden Trabzonspor'umuz İtalya'da Juventus ile tarihi maça çıkacak.
Takımın başında "Dik Oyna" deyimini Türkiye'nin gündemine getiren efsane isim Hami Mandıralı var.
Takımın başında "Dik Oyna" deyimini Türkiye'nin gündemine getiren efsane isim Hami Mandıralı var.
Hami Hoca, Trabzonspor'a imza atmadan önce son olarak yorumlarıyla Meltem TV'de yer alıyordu.
Maça yaklaşık bir ay kala telefonum çaldı. Arayan Üstadımdı. Her zaman ki gibi o güçlü ve güven veren ses tonuyla "Evladım işlemlerinizi başlatın ve İtalya'da Hami Hocamızı yalnız bırakmayın" diyerek telefonu kapattı.
Duyduklarım sonrası gözlerim dolmuştu. "Allah'ım nasıl bir gönüldür bu" dedim. Vefa kelimesinin tam olarak vücud bulmuş haliydi 'O'...
Trabzonspor sevgisi bir yana, sırf sahibi olduğu kurumda yorumculuk yaptığı için Hami Hocaya desteğini bu şekilde vermek istemişti.
Düşünsenize, Milli Ekonomi Modeli ile dünyaya yeni bir model getirmiş, ülke sınırları içerisinde söylediği her cümle gündem olmuş, 'Hoşgeldin Atatürk' kitabıyla Atamıza atılan çirkin itirafları bir bir yok etmiş olan bir lider tüm bu yoğunluğun arasında bizim İtalya'ya gidiş işlemlerimizi her gün beni arayarak bizzat yakından takip etmiştir.
Düşünsenize, Milli Ekonomi Modeli ile dünyaya yeni bir model getirmiş, ülke sınırları içerisinde söylediği her cümle gündem olmuş, 'Hoşgeldin Atatürk' kitabıyla Atamıza atılan çirkin itirafları bir bir yok etmiş olan bir lider tüm bu yoğunluğun arasında bizim İtalya'ya gidiş işlemlerimizi her gün beni arayarak bizzat yakından takip etmiştir.
Çok şükür ki bütün işlemlerimiz sorunsuz bir şekilde bitmiştir ve yolculuk zamanı gelmiştir.
Takımla birlikte aynı özel uçak ile gidilecek ve Trabzon Havalimanı'ndan hareket edilecektir. Telefonun diğer ucunda yine o güven verici güçlü ses vardır. "Evladım yola çıkmadan önce sabah namazına Akçaabat'a gelin. Çorba içmeden bir yere göndermem sizi. Hadi Allah'a emanet olun" diyerek final bulurken 'O'ndaki bu gönül güzelliğinin bendeki etkisini burada kelimelere dökmem çok zor.
O coşkuyla bir gün önce gittim Trabzon'a. Kokusunu her köşede hissettiğim Akçaabat'taki evinde ziyaret edip duasını almak istedim. Aşağıya indi. O yüzündeki gülüş...
Ne anlatabilirim, ne de yazabilirim o güzelliği. Yaşayan bilir. O mis kokulu ellerinden öptüm.
Takımla birlikte aynı özel uçak ile gidilecek ve Trabzon Havalimanı'ndan hareket edilecektir. Telefonun diğer ucunda yine o güven verici güçlü ses vardır. "Evladım yola çıkmadan önce sabah namazına Akçaabat'a gelin. Çorba içmeden bir yere göndermem sizi. Hadi Allah'a emanet olun" diyerek final bulurken 'O'ndaki bu gönül güzelliğinin bendeki etkisini burada kelimelere dökmem çok zor.
O coşkuyla bir gün önce gittim Trabzon'a. Kokusunu her köşede hissettiğim Akçaabat'taki evinde ziyaret edip duasını almak istedim. Aşağıya indi. O yüzündeki gülüş...
Ne anlatabilirim, ne de yazabilirim o güzelliği. Yaşayan bilir. O mis kokulu ellerinden öptüm.
- "Hoşgeldin evladım"
- Hoşbulduk hocam
- "Yoldan geldin açsındır"
Sizi görüp de doymayan var mıdır ki? (İçimden)
- "Hadi bin arabaya sana güzel bir yemek ısmarlayayım"
'O'nunla geçen her saniye zaten çok özeldir ama bu yaşadığım anı hiç unutmadım, unutmayacağım...
Sabah namazını kıldık, çorbamızı da içtik. Yolculuk vakti gelmişti. Elini öpüp helallik ve duasını alarak tam yanından ayrılacakken,
- "Dur bakalım harçlıksız gitmek var mı? diyerek önceden hazırladığı zarfı verdi...
- "Cep harçlığı yaparsın..."
Gönül dünyası uçsuz bucaksız olan Üstadımın cep harçlığı dediği miktarı siz düşünün işte. Rahatlıkla bir ay İtalya'da tatil yapabilecek kadar...
Nasıl bir gönül, nasıl ince bir düşünce. O kadar işinin arasında her ayrıntıyı düşünüyor...
Bu arada ayak üstü Juventus'u imha planını da kısaca anlatıverdi.
Yolcu etti, dua etti çok da iyi etti. 'O'nun bu güzel gönlü sayesinde ben uçağa binmeden çoktan havalardaydım zaten...
Yolcu etti, dua etti çok da iyi etti. 'O'nun bu güzel gönlü sayesinde ben uçağa binmeden çoktan havalardaydım zaten...
Allah sizden razı olsun, mekanınız Cennet olsun Haydar Hocam...
Geride öyle bir kadro bıraktı ki, bayrağı teslim alan Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı çok kıymetli Hukukçu Hüseyin BAŞ Bey ve onun kadrosunun aynı istikamette 'O'nun çok değerli fikirlerini yaşatacağını çok iyi biliyorum...
Halit Elifbaş / diğer yazıları
- Terim böyle istedi / 21.02.2021
- O sporun da ’Baş’ıydı / 19.02.2021
- VAR'lığı yara / 16.02.2021
- Milyon Euro'lar çöpe giderken suçlu hakem mi? / 09.02.2021
- Kimin milli takımı!.. / 19.11.2014
- TRABSON SPOR / 03.06.2014
- O sporun da ’Baş’ıydı / 19.02.2021
- VAR'lığı yara / 16.02.2021
- Milyon Euro'lar çöpe giderken suçlu hakem mi? / 09.02.2021
- Kimin milli takımı!.. / 19.11.2014
- TRABSON SPOR / 03.06.2014