Öğle namazının vakti:
Çoğunluk fakihlere göre, öğle vakti her şeyin gölgesinin uzunlukça bir misli olduğu zaman sona erer. Buna istiva vaktinin fey'i yani feyi zeval de eklenir. Yani, bu cisimlerin zeval vaktinde sahip olduğu gölge, uzunluğu itibar etmede uzayan gölgeye eklenir. Delil şu hadistir: "Cebrail (a.s), Hz. Peygamber'e ikinci gün her şeyin gölgesi bir misli olduğu zaman öğle namazını kıldırmıştır. " Ebu Hanîfe ise, gölgenin iki misli olmasına kadar öğle vaktinin devam ettiğini söylerken şu hadise dayanmıştır: "Öğle namazını hava serinlediği vakit kılınız. Çünkü öğle vaktindeki sıcaklığın şiddeti cehennemin hareketini andırmaktadır" (Buhârî, Mevâkît, 9, 10, Bed'ü'l Halk, 10; Ebû Dâvud Salât, 4; Tirmizî, Salât, 5; Nesâî, Mevâkîl, 5; İbn Mâce, Salât, 4). Arabistan'da güneşin hararetinin en şiddetli olduğu zaman, her şeyin gölgesinin bir misli olduğu zamandır. Öğle namazı vaktinin başlangıcı ile ilgili olarak dayanılan delil, "Güneşin zevali vaktinde namaz kıl" (elİsrâ', 17/78) âyetidir.
İkindi namazının vakti:
İkindi vakti, öğle vaktinin çıktığı andan itibaren başlar ve güneşin batması ile son bulur. Yani çoğunluk fakihlere göre, cisimlerin gölgesi feyi zeval dışında bir misline, Ebû Hanîfe'ye göre ise iki misline ulaşınca ikindi vakti girer. Hadiste şöyle buyurulur: "Güneş batmadan önce ikindi namazından bir rek'ata yetişen kimse ikindi namazına yetişmiştir" (Zeylaî, Nasbu'r-Râye, I, 228). Ancak çoğunluğa göre güneşin sararma vaktinde ikindi namazını kılmak mekruhtur. Çünkü Hz. Peygamber, münafıkların ikindi namazını geciktirerek, sonunda acele bir şekilde kıldıklarını bildirmiştir (Şevkânî, Neylü'l Evtâr, I, 307).
Çoğunluk fakihlere göre, öğle vakti her şeyin gölgesinin uzunlukça bir misli olduğu zaman sona erer. Buna istiva vaktinin fey'i yani feyi zeval de eklenir. Yani, bu cisimlerin zeval vaktinde sahip olduğu gölge, uzunluğu itibar etmede uzayan gölgeye eklenir. Delil şu hadistir: "Cebrail (a.s), Hz. Peygamber'e ikinci gün her şeyin gölgesi bir misli olduğu zaman öğle namazını kıldırmıştır. " Ebu Hanîfe ise, gölgenin iki misli olmasına kadar öğle vaktinin devam ettiğini söylerken şu hadise dayanmıştır: "Öğle namazını hava serinlediği vakit kılınız. Çünkü öğle vaktindeki sıcaklığın şiddeti cehennemin hareketini andırmaktadır" (Buhârî, Mevâkît, 9, 10, Bed'ü'l Halk, 10; Ebû Dâvud Salât, 4; Tirmizî, Salât, 5; Nesâî, Mevâkîl, 5; İbn Mâce, Salât, 4). Arabistan'da güneşin hararetinin en şiddetli olduğu zaman, her şeyin gölgesinin bir misli olduğu zamandır. Öğle namazı vaktinin başlangıcı ile ilgili olarak dayanılan delil, "Güneşin zevali vaktinde namaz kıl" (elİsrâ', 17/78) âyetidir.
İkindi namazının vakti:
İkindi vakti, öğle vaktinin çıktığı andan itibaren başlar ve güneşin batması ile son bulur. Yani çoğunluk fakihlere göre, cisimlerin gölgesi feyi zeval dışında bir misline, Ebû Hanîfe'ye göre ise iki misline ulaşınca ikindi vakti girer. Hadiste şöyle buyurulur: "Güneş batmadan önce ikindi namazından bir rek'ata yetişen kimse ikindi namazına yetişmiştir" (Zeylaî, Nasbu'r-Râye, I, 228). Ancak çoğunluğa göre güneşin sararma vaktinde ikindi namazını kılmak mekruhtur. Çünkü Hz. Peygamber, münafıkların ikindi namazını geciktirerek, sonunda acele bir şekilde kıldıklarını bildirmiştir (Şevkânî, Neylü'l Evtâr, I, 307).
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.