MOBESE krizi istifa getirdi

YENİ MESAJ / ANALİZ HABER

Cumhurbaşkanı Kararı ile görevden af talebi kabul edilen Abdulhamit Gül yerine Adalet Bakanlığı'na Bekir Bozdağ atandı. Abdülhamit Gül, Adalet Bakanlığı görevini, 2017 yılında Bekir Bozdağ'dan devralmıştı. Resmi Gazete'nin dünkü sayısında yayımlanan atama kararına göre, görevden affını isteyen ve görevden affı kabul edilen Abdulhamit Gül'den boşalan Adalet Bakanlığı'na Bekir Bozdağ 104'üncü ve 106'ıncı maddeleri gereğince atandı. Abdulhamit Gül, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, "Sayın Cumhurbaşkanımızın tensipleriyle 19 Temmuz 2017 tarihinden beri sürdürdüğüm Adalet Bakanlığı görevinden ayrılmış bulunuyorum. Kendilerine görevden af talebimi kabulleri için şükranlarımı arz ediyor, yeni Adalet Bakanımız Sayın Bekir Bozdağ'a başarılar diliyorum" ifadelerini kullandı. İletişim Başkanı Fahrettin Altun ise sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, "Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın tensipleriyle Adalet Bakanlığı görevine atanan Sayın Bekir Bozdağ'ı tebrik ediyor, yeni görevinde başarılar diliyorum. Görevi devreden Sayın Abdülhamit Gül bakanımıza bugüne kadarki hizmetleri dolayısıyla teşekkür ediyorum" açıklamasında bulundu. Gül'ün istifasının kişisel verilerin korunmasıyla ilgili yaptığı açıklamadan hemen sonra gelmesi dikkat çekti.

Son konuşması dikkat çekmişti

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun bir balıkçıya giderken görüldüğü MOBESE kayıtlarının paylaşılmasının tartışıldığı bir dönemde, Abdülhamit Gül katıldığı bir programda dikkat çeken mesajlar vermişti. Ankara Üniversitesi ile Kişisel Verileri Koruma Kurumu'nun 28 Ocak Veri Koruma Günü münasebetiyle düzenlediği programda bilginin artık silaha dönüştüğü bir çağda yaşandığına dikkat çeken Gül şunları ifade etmişti: "Geçmişte FETÖ'nün istihbarat ve veri madenciliğine verdiği özel önemi hepimiz biliyoruz. Ve bu çerçevede delil üreterek, tezgahlarla, oluşturulan kumpaslarla nasıl insanların kişisel haklarını ihlal ettikleri, nasıl mahremiyet haklarını ihlal ettiklerini hepimiz gördük, yaşadık. Usulsüz dinlemeler, kişilerin mahrem görüntüleri, özel bilgilerin ifşa edilmesi, verilerin hukuk dışı yollarla ele geçirilmesi gibi tüm hukuk dışı bu fiilleri hep beraber yaşadık. Hukuk devletinde esas itibarıyla haysiyet cellatlığı olmaz, itibar suikastı olmaz. Hukuk buna asla izin vermez, veremez, vermemelidir. Dijital kumpaslarla insanların hayatını tarumar eden, insanlara kumpas kuran, bu FETÖ'cü zihniyetin de asla ama asla unutulmaması gereken bir mücadele alanı olduğunu bir kez daha hatırlatmak isteriz. Bu FETÖ'vari anlayışın uygulamaları da hiçbir zaman hiçbir suretle ve hiçbir kimse tarafından gerçekleşmemesi yönünde de teyakkuzu ve bu konuda da hukukun gerekli tedbirleri alması da en esaslı görevlerden biridir."

Soylu, eleştiri oklarının hedefindeydi

İBB Başkanı İmamoğlu'nun MOBESE görüntülerinin basına sızdırılması konusunda, MOBESE sistemlerinin en üst makam olarak İçişleri Bakanlığı'na bağlı olması nedeniyle Süleyman Soylu eleştiri oklarının hedefi olmuştu. Abdülhamit Gül'ün daha önce de İçişleri Bakanı ile polemikleri olmuştu. Abdülhamit Gül, Soylu'nun "Muhtarlarımız diyor ki 'Efendim şurada metruk bina var burada metruk bina var. Ama mahkeme kararı var yıkamıyoruz.' Ya arkadaş sen gece yık, mahkeme kararı bizim arkamızdan gelsin" ifadelerine yanıt vermişti. Yanıtında, "Değerli arkadaşlar bizim rehberimiz hukuktur, bizim rotamız hukuktur, bizim kılavuzumuz hukuktur. Biz yapalım hukuk arkadan gelsin değil hukuk önden yürüsün biz ona göre kendimizi ayarlayalım anlayışıdır hukuk devleti" demişti. Bunun üzerine açıklama yapan Numan Kurtulmuş, "İki bakanımızın arasında böyle bir tartışma, sürtüşme varmış gibi anlayışın ortaya konması son derece yanlış" diyerek tartışmayı sonlandırmıştı. Abdülhamit Gül, AKP'nin 2 numaralı ismi Numan Kurtulmuş'a yakınlığı ile biliniyor. Kurtulmuş, kurucusu olduğu ve Genel Başkanlığı'nı yaptığı HAS Parti'de Abdülhamit Gül de yer alıyordu. Bu sebeple gözler Kurtulmuş'a çevrilmiş vaziyette...

Başkanlık sisteminde 7 bakan değişti

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin 10 Temmuz 2018'de belirlenen ve 16 bakandan oluşan ilk kabinesinden şimdiye kadar 7 bakan ayrıldı. 28 Mart 2020'de Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Mehmet Cahit Turhan görevden alındı, yerine Adil Karaismailoğlu atandı. 8 Kasım 2020'de istifa eden Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'ın yerine 10 Kasım 2020'de Lütfi Elvan atandı. 20 Nisan 2021'de Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan görevden alındı, yerine AKP Grup Başkanvekili Mehmet Muş atandı. 21 Nisan 2021'de Çalışma, Sosyal Hizmetler ve Aile Bakanlığı bölündü; Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı kuruldu. Çalışma, Sosyal Hizmetler ve Aile Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk görevden alındı. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı görevine Derya Yanık, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı görevine de Vedat Bilgin getirildi. Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk'un istifası, Resmi Gazete'de 6 Ağustos 2021 tarihli kararla öğrenildi, yerine Mahmut Özer atandı. 2 Aralık 2021'de Hazine ve Maliye Bakanı Lütfi Elvan istifa etti, yerine yardımcısı Nureddin Nebati getirildi. Son olarak 28 Ocak 2022'de Adalet Bakanı Abdülhamit Gül görevden affını istedi, 29 Ocak'ta Resmi Gazete'de yayımlanan Cumhurbaşkanı kararıyla yerine geçmişte de Adalet Bakanı olarak görev yapan Bekir Bozdağ getirildi. Süleyman Soylu da istifa eden bakanlar arasında ancak Cumhurbaşkanı Erdoğan onun istifasını reddetti. Soylu, Covid-19 sebebiyle 31 ilde 2 günlük sokağa çıkma yasağı ilan edilmesinin, yasağa saatler kala duyurulması sebebiyle gelen eleştiriler sonucunda 12 Nisan 2020'de, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla istifa ettiğini duyurdu. Fakat Erdoğan'ın istifayı reddetmesi üzerine Soylu görevine devam etti.