Mercimeği ithal ediyoruz!

Türkiye'nin Kanada'dan yeşil mercimek ithalatının yıllık 2025 bin tona ulaştığı, Türk üreticisinin de girdi maliyetleri ve fiyat politikaları nedeniyle üretimden kaçmaya devam ettiği bildirildi Mersin Ticaret Borsası Başkanı Abdullah Özdemir, yeşil ve kırmızı mercimek ile buğday gibi birçok tahıl ürünlerinin ana vatanının Mezopotamya ve Anadolu olduğunu ancak, bugün yerli üretimin bırakın ihracata, yurt içi tüketime bile yetmediğini belirtti.Özdemir, son yıllarda üreticinin baklagil grubunda özellikle yeşil mercimek üretiminden kaçtığını, bu yüzden Kanada'dan yapılan ithalatın yıllık 2025 bin tonu bulduğunu, giderek de artış gösterdiğini ifade etti.Yeşil mercimeğin tohumunu Türkiye'den temin eden Kanada'dan ithal edilen yeşil mercimeğin borsada kilosunun 11,2 YTL arasında değiştiğine dikkati çeken Özdemir, "girdi maliyetindeki yükseklik nedeniyle düşen rekabet gücü bu kez bizim ürünümüzü ithal ettirir konuma getirdi" dedi."Diğer ürünlerde de durum farklı değil"Özdemir, "Yoksulun parasızlıktan, zenginin sağlığı için tükettiği protein deposu bakliyat ürünlerinin önemli bir bölümünde durumun yeşil mercimekten farklı olmadığını" vurguladı.Mersin Borsası'nda ayda 150160 bin ton civarında, 100 milyon YTL'lik ürünün işlem gördüğünü, geçen yıla göre işlem hacminde yüzde 1015 artış olduğunu, bunun yüzde 50'sini ise bakliyatın oluşturduğunu belirten Özdemir, şunları kaydetti:"Yeşil mercimek ve kırmızı mercimekte Kanada ve Avustralya, fasulyede Çin ve Arjantin, nohutta ise Meksika dünya pazarlarındaki hakimiyetini sürdürüyor. Türkiye'de istikrarlı bir üretim politikası yok. Bir yıl hangi ürün kazandırdıysa, tüm üreticiler o ürüne yöneliyor. Oysa, dış pazarda söz sahibi olmak için üretimde, kalitede ve fiyatta istikrarlı olmak zorundayız. Türkiye, bakliyat grubunda bunu başarmadı."Fasulye Kırgızistan'danÖzdemir, bir zamanlar yoksulun katığı olarak görülen fasulyenin kilosunun 1,45 YTL'ye çıktığını, bu ürünün son dönemlerde Kırgızistan'dan ithal edilmeye başlandığını ifade ederek, "Yabancı üretici ürünü o kadar ucuza mal ediyor ki ihracat yaparken konulan gümrük vergilerine rağmen, Türkiye'deki fiyatlarla rekabet şansını yakalayabiliyor. Türkiye'de ise üretici karından da fedakarlık etse dünya fiyatlarıyla rekabet edemediğinden ekimden kaçıyor" diye konuştu.Üretim maliyetlerindeki artışın frenlenmesi, üreticinin desteklenmesi gerektiğini savunan Özdemir, aksi takdirde ekim alanlarının iyice daralacağını, Türkiye'nin döviz kaybının da artacağını sözlerine ekledi.