logo
12 EYLÜL 2024

Manevi kimliğimize yapılan taarruzlar

23.08.2024 00:00:00
Tarih boyunca yaşanan savaşlar, kin ve husumetin netice vermediğini görmüş olacaklar ki Hıristiyanlar yeni bir yaklaşıma, taktik ve üslup değişikliğine lüzum görmüşlerdir. 
 
Bu da zahiren yumuşama, hoşgörü ve diyalog yaklaşımıdır. Ancak iyi bilinmelidir ki bu tabirlere yüklenen mânâ bizim anladığımız gibi olmayıp, Hıristiyanlığın nasıl revaç bulup yayılabileceği hesabı üzerinedir.
 
Burada Hıristiyanlığın yeni bir taktik ve üslup değişikliğine gitmesi, onlar açısından normaldir. 
 
Zira herkes dininin, inancının gereğini yapar. "Dinde zorlama yoktur" prensibine göre "niçin böyle yapıyorsun?" sorusu sorulamayacağı gibi, bir baskı da yapılamaz. 
 
Burada bizi ilgilendiren husus, bütün bu yeni yaklaşımların arkasındaki niyet ve maksadın Türkiye'yi ve İslam âlemini nasıl etkileyeceğidir. Şüphesiz bu etkinin hem itikadî hem de millî boyutu vardır. İşte meselenin en hayati noktası da budur.
 
Türkiye'yi hedef alan çalışmalar
 
Bir fikrin, bir inancın mensubu olmayanlarca benimsenebilmesi için yumuşak bir zeminde yaklaşım göstermek, muhataba hoş görünmek, onu celbetmek şarttır. Sert ve rijid davranışlar, hele kin ve düşmanlığa varan tavır ve münasebetlerin tarih boyunca netice vermediği görülmüştür. 
 
Bunu bilen ve bu tecrübelerden istifade eden Papa ve Papalık Konseyi yayılıp taraftar toplayabilmek için hoşgörü ve diyalogun lüzumuna inanarak bunu başlatmışlardır.
 
Hoşgörü, asli ifadesiyle "müsamaha" tavize varmadan başkalarını, onların fikir ve inanç değerlerini saygıyla karşılamak, esneklik göstermek gibi anlamlar taşır. 
 
Fakat Hıristiyanlık literatüründe hoşgörü, acılara katlanmak, istemediği halde başkalarına, onların tavır ve hareketlerine tahammül göstermek demektir. Dikkat edilirse bu iki mânâ arasında büyük fark vardır.
 
Hıristiyan literatüründe hoşgörü, o dinin icabı olarak ve o inancın hedefleri doğrultusunda bazı acılara katlanmaktır ki buradaki karamsarlık ve karşı tarafı düşünmeme açıkça sezilmektedir. Bizim literatürümüzdeki hoşgörü ise, iyi niyet, fedakârlık, tatlılık ve barışı ifade etmektedir.
 
O halde Papalık Konseyince gündem edilen hoşgörüden anlatılmak istenen, bizim anlamak istediğimiz veya anlatmak istediğimiz değildir. Papalıkça gündem edilen hoşgörü, Hıristiyanlığın bütün dünyada kabul görmesini temin için inançları doğrultusunda bir ilkenin tatbike konmasıdır. 
 
Yoksa başkalarının menfaati veya fikri için girişilmiş bir fedakârlık değildir; bunu hoşgörüye yüklenen manadan anlıyoruz.
 
Diyalogdan maksat nedir?
 
Kelime olarak diyalog, karşılıklı konuşma, uzlaşma gibi manalara gelir. Esasen diyalogun mantığında uzlaşma vardır. Uzlaşmada ise karşılıklı fedakârlık ve taviz söz konusudur.
 
"Dinlerarası Diyalog" ne demektir? İki din birbiriyle uzlaşacak, bir şey verecek yahut alacak, taviz ortaya koyacak, kendi bünyesinden fedakârlıkta bulunacaktır. Böyle bir şey mümkün müdür? Asla!
 
Neden dinler arası diyalogun mümkün olmadığı ortadadır. Her din itikat, ahlak ve ibadet prensipleriyle bir bütünlük arz eder. Her dinin, nevi şahsına münhasır bir bütün oluşu onun din olmasının gereğidir. Dinlerin sentezi mümkün olsaydı tarih boyunca birçok din mevcut olmazdı.
 
Hıristiyanlığın yaklaşımıyla meseleye baktığımızda diyalogun mümkün olmadığını anlarız. 
 
Zira onlar hoşgörüyü acılara katlanmak başkalarına istemeyerek tahammül etmek olarak anlıyorlar. 
 
Örneğin biz Müslümanlar İsa'yı (as) 'Amentü'müzün gereği olarak Allah'ın Resulü kabul ederken onlar Hatemü'l-Enbiya Hz. Muhammed (a.s.)'ı ağızlarına bile almak istemiyorlar. 
 
Bu nasıl hoşgörü ve diyalogdur ki siz karşı tarafa peşin kararlı ve tavizsiz olacaksınız ama onların size teslim olup sizin idealleriniz uğruna çalışmasını isteyeceksiniz. 
 
Diyalog mesajının tezatlarla dolu ve tek taraflı olduğu buradan anlaşılmakta, diyalog kavramının kendi hesaplarına hizmet eden taktik bir unsur olarak kullanıldığı ortaya çıkmaktadır.
 
Diyalog kavramına İslam açısında bakıldığında durum son derece vahimdir. Zira İslam yegâne hak ve son dindir. "Allah indinde din İslam'dır" mealindeki ayet-i kerime bize Allah indinde dinin tek olduğu ve bunun da İslam olduğunu göstermektedir.
 
İslam nokta-i nazardan bakıldığında hak (gerçek) birdir. Hak bütün mevzuatı ve sistemiyle ancak İslam'da toplanmıştır. 
 
Zira ilk insan ve ilk peygamberden beri din tek, hakikat de tektir. Hakikat tek ve en ekmel tarzda İslam'da karar kılmış son inen ayet İslam'ın kemale erdiğini teyit etmiştir. Onun için Allah indinde din, tabiatıyla hakikat tektir o da İslam'dır.
 
İslam'ın ekmel olması demek ne fazlalığı ne de noksanlığının olmaması demektir. O halde İslam'ın, hak olarak başka bir dinden bir şey alması veya bir şey vermesi söz konusu olamaz. 
 
Bir şey alıyorsa noksanlığı var demektir. Bir şey veriyorsa fazlalığı var demektir. İslam her iki durumdan da münezzehtir. O halde uzlaşma mantığını esas alan diyalog, İslam için söz konusu olamaz.
 
İslam batıla olduğu gibi bakar, ehl-i küfrü kurtuluşa, aydınlığa, iyiliğe güzelliğe ve hakikate çağırır. Bunu en güzel tarzda tebliğin bütün şart ve inceliklerine riayet ederek yapar.
 
Netice olarak gerek teknik, gerekse muhteva olarak dinlerarası diyalog imkânsızdır. Diyalog ancak beşeri münasebetlerde mümkün olabilir. Beşeri münasebetler kültürel, siyasi, ekonomik, askeri, sosyal vs. gibi sahalarda olabilir. 
 
Beşeri münasebetleri en olgun ve en sıhhatli tarzda zaten İslam ortaya koymuş, tarihi tatbikatıyla da göstermiştir. Bu mânâda gerçek Müslümanlık ve Müslümanlar dünyaya açıktır, kimseye kapalı değildir. 
 
Hatta diyebiliriz ki İslam'ın beşeri münasebetlerde ki en güzel diyalogu tebliğidir. Tebliğ karşılıklı diyalog ve uzlaşmanın bütün şart ve inceliklerini, nezaket ve rikkatini taşımaktadır. Bütün mesele tebliğin şartlarını uygulamak ve tebliğ edecek kemal ve vasıfları taşımaktır.
 
Sonuç olarak; dinlerarası diyalog kavramında bir başka maksat, açıklanmayan bir hedef vardır. (Prof. Dr. Haydar Baş icmal Dergisi)
 
 
Prof. Dr. Haydar Baş / diğer yazıları
Putin'den çarpıcı açıklama
34 ülke BRICS'e dahil olmak istiyor
İlber Ortaylı net konuştu
Türkiye kontrolsüz göçü kaldıramaz
ABD, Ukrayna'ya istediği onayı verecek
Zelenskiy çağrı yapıyordu
‘Dert sivil bir anayasa değil’
‘CHP ile anlaşıp seçim sistemini değişebilirler’
Narin'i kim öldürdü?
Adalet Bakanı'dan önemli açıklamalar
Teğmenlerin incelemesi sürüyor
'Mustafa Kemal'in askerleriyiz' demişlerdi
Gazze'de can kaybı 41 bin 118'e çıktı
Soykırımcı İsrail durmuyor
KKTC: Famagusta dizisi kara propaganda amacı taşıyor
"İşgal yalanını perçinlemek için bir kurgu"
ABD-Rum yönetimi anlaşması barışı riske atıyor
"Mavi Vatan'a doğrudan bir tehdit"
AB, yeşil harcamaları olduğundan yüksek gösterdi
Avrupa Sayıştayı açığa çıkardı
750 yıllık Van Ulu Cami aslına uygun restore edilecek
Akdamar Kilise 'sini ayağı kaldıran iktidarın aklına nihayet camilerimiz geldi
4 Afgan uyruklu şahıs cinayeti itiraf etti
Toprağa gömülü kadın cesedi bulundu
Narin'in anne ve babası da dahil
22 kişi adliyeye sevk edildi
ABD - Rum anlaşmasına kınama
Dışişleri açıklama yaptı
Suriye'den şehit haberi
Uzman Çavuş Onur Çapan şehit oldu
Putin'den çarpıcı açıklama
34 ülke BRICS'e dahil olmak istiyor
İlber Ortaylı net konuştu
Türkiye kontrolsüz göçü kaldıramaz
ABD, Ukrayna'ya istediği onayı verecek
Zelenskiy çağrı yapıyordu
‘Dert sivil bir anayasa değil’
‘CHP ile anlaşıp seçim sistemini değişebilirler’
Narin'i kim öldürdü?
Adalet Bakanı'dan önemli açıklamalar
Teğmenlerin incelemesi sürüyor
'Mustafa Kemal'in askerleriyiz' demişlerdi
Gazze'de can kaybı 41 bin 118'e çıktı
Soykırımcı İsrail durmuyor
KKTC: Famagusta dizisi kara propaganda amacı taşıyor
"İşgal yalanını perçinlemek için bir kurgu"
ABD-Rum yönetimi anlaşması barışı riske atıyor
"Mavi Vatan'a doğrudan bir tehdit"
AB, yeşil harcamaları olduğundan yüksek gösterdi
Avrupa Sayıştayı açığa çıkardı
750 yıllık Van Ulu Cami aslına uygun restore edilecek
Akdamar Kilise 'sini ayağı kaldıran iktidarın aklına nihayet camilerimiz geldi
4 Afgan uyruklu şahıs cinayeti itiraf etti
Toprağa gömülü kadın cesedi bulundu
Narin'in anne ve babası da dahil
22 kişi adliyeye sevk edildi
ABD - Rum anlaşmasına kınama
Dışişleri açıklama yaptı
Suriye'den şehit haberi
Uzman Çavuş Onur Çapan şehit oldu
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.