İhtiyaç duyulan vasıflı elamanın yetiştirilmesi için gereken sürenin giderek uzaması ve yetiştirme maliyetinin artması, küreselleşen dünyada emeğin diğer ülkelerde ikamesini gündeme getirmekte, beyin göçü kavramını ortaya çıkarmaktadır.
Beyin göçü, küreselleşme olgusunu, küreselleşme de beyin göçü olgusunu artırmaktadır.
Yüzbinlerce beyin göç etti1970 - 1980'ler boyunca azgelişmiş veya gelişmekte olan ülkelerde yılda 100 bin beynin göç ettiği tahmin edilmektedir. Milli Devlet, beyin göçünün önüne geçerek, milletin yetişmiş beyinlerinin en iyi şartlarda yine milletine hizmet etmelerini sağlayacaktır. Hatta Milli Devlet, uygulamaya koyacağı Milli Ekonomi Modeliyle bugüne kadar yaşanan beyin göçünü ters yöne çevirecektir.
Küreselleşme talepleriKüreselleşme yolunda bir ülkeden özellikle iki şeyi yapması istenir: Birincisi IMF programlarına bağlı kalması, ikincisi Uluslararası Tahkim kurallarına imza atması. Bunlardan IMF, ülkenin global güçlere teslim olması için her türlü ekonomik altyapıyı hazırlarken, tahkim ise bunun hukuki zeminini oluşturmaktadır. IMF ve Dünya Bankası ile ilgili olarak, Dünya Bankası'nın eski baş ekonomisti Joseph Stiglitz "IMF ve Dünya Bankası, ülkelerin sömürülmesinde bir araç olarak kullanılmaktadır" itirafında bulunmuştur. Küreselleşme sürecinde devlet, yetkilerinin birçoğunu bir taraftan uluslararası kuruluşlarla diğer taraftan da yerel otoritelerle paylaşmaya mahkûm edilmektedir.
IMF savunmaya da el attıDevletin sorumluluk alanı içinde yer alması gereken savunma ve ekonomik yönetim gibi pek çok alan artık büyük ölçüde IMF, Dünya Bankası, WTO, NATO ve BM gibi uluslararası kuruluşlar ya da bölgesel düzeydeki siyasi ve ekonomik birlikler (Avrupa Konseyi, Avrupa Merkez Bankası gibi) tarafından koordine edilmektedir.
SOSYAL DEVLET - MİLLİ DEVLET / Prof. Dr. Haydar Baş'ın kaleminden
SOSYAL DEVLET - MİLLİ DEVLET İÇİN NE DEDİLERProf. Dr. Metin TULGAR / Nöroteknoloji Merkezi BaşkanıHer cümlesini hayranlıkla okuyorum"Sosyal Devlet/Milli Devlet" kitabının her cümlesini dikkatle ve hayranlıkla okuyorum. Aslen bir sosyal bilimci olan Sayın Prof. Dr. Haydar BAŞ tarafından matematiksel bir düşünce tarzıyla bu değerli kitabın kaleme alınması beni gerçekten şaşırttı. Açlık, işsizlik ve can güvenliğinin gündemde olduğu dünyamızda sadece Türkiye ve Türk milletinin değil, tüm ülkelerin ve ulusların sorunlarına samimiyetle çözüm önerileri sunan "Sosyal Devlet/Milli Devlet" modelinin bir Türk bilim insanınca geliştirilmesi, tarih boyunca barışın, hoşgörünün ve adaletin simgesi olmuş ecdadımızın misyonunun devam ettirilmesi noktasında ayrı bir öneme sahiptir. Bu tezin, Müslüman Türk dünyasının tezi olmasından onur duyuyorum. İnsan hakları, demokrasi ve özgürlük gibi kutsal kavramların bilinçli şekilde çarpıtıldığı günümüzün karmaşık ortamında umutsuzluk değil umut mesajlarıyla insanlığa mutlu gelecek müjdesi veren bu eserin her cümlesi dikkatle ve özümsenerek okunmalı kanaatindeyim.
Beyin göçü, küreselleşme olgusunu, küreselleşme de beyin göçü olgusunu artırmaktadır.
Yüzbinlerce beyin göç etti1970 - 1980'ler boyunca azgelişmiş veya gelişmekte olan ülkelerde yılda 100 bin beynin göç ettiği tahmin edilmektedir. Milli Devlet, beyin göçünün önüne geçerek, milletin yetişmiş beyinlerinin en iyi şartlarda yine milletine hizmet etmelerini sağlayacaktır. Hatta Milli Devlet, uygulamaya koyacağı Milli Ekonomi Modeliyle bugüne kadar yaşanan beyin göçünü ters yöne çevirecektir.
Küreselleşme talepleriKüreselleşme yolunda bir ülkeden özellikle iki şeyi yapması istenir: Birincisi IMF programlarına bağlı kalması, ikincisi Uluslararası Tahkim kurallarına imza atması. Bunlardan IMF, ülkenin global güçlere teslim olması için her türlü ekonomik altyapıyı hazırlarken, tahkim ise bunun hukuki zeminini oluşturmaktadır. IMF ve Dünya Bankası ile ilgili olarak, Dünya Bankası'nın eski baş ekonomisti Joseph Stiglitz "IMF ve Dünya Bankası, ülkelerin sömürülmesinde bir araç olarak kullanılmaktadır" itirafında bulunmuştur. Küreselleşme sürecinde devlet, yetkilerinin birçoğunu bir taraftan uluslararası kuruluşlarla diğer taraftan da yerel otoritelerle paylaşmaya mahkûm edilmektedir.
IMF savunmaya da el attıDevletin sorumluluk alanı içinde yer alması gereken savunma ve ekonomik yönetim gibi pek çok alan artık büyük ölçüde IMF, Dünya Bankası, WTO, NATO ve BM gibi uluslararası kuruluşlar ya da bölgesel düzeydeki siyasi ve ekonomik birlikler (Avrupa Konseyi, Avrupa Merkez Bankası gibi) tarafından koordine edilmektedir.
SOSYAL DEVLET - MİLLİ DEVLET / Prof. Dr. Haydar Baş'ın kaleminden
SOSYAL DEVLET - MİLLİ DEVLET İÇİN NE DEDİLERProf. Dr. Metin TULGAR / Nöroteknoloji Merkezi BaşkanıHer cümlesini hayranlıkla okuyorum"Sosyal Devlet/Milli Devlet" kitabının her cümlesini dikkatle ve hayranlıkla okuyorum. Aslen bir sosyal bilimci olan Sayın Prof. Dr. Haydar BAŞ tarafından matematiksel bir düşünce tarzıyla bu değerli kitabın kaleme alınması beni gerçekten şaşırttı. Açlık, işsizlik ve can güvenliğinin gündemde olduğu dünyamızda sadece Türkiye ve Türk milletinin değil, tüm ülkelerin ve ulusların sorunlarına samimiyetle çözüm önerileri sunan "Sosyal Devlet/Milli Devlet" modelinin bir Türk bilim insanınca geliştirilmesi, tarih boyunca barışın, hoşgörünün ve adaletin simgesi olmuş ecdadımızın misyonunun devam ettirilmesi noktasında ayrı bir öneme sahiptir. Bu tezin, Müslüman Türk dünyasının tezi olmasından onur duyuyorum. İnsan hakları, demokrasi ve özgürlük gibi kutsal kavramların bilinçli şekilde çarpıtıldığı günümüzün karmaşık ortamında umutsuzluk değil umut mesajlarıyla insanlığa mutlu gelecek müjdesi veren bu eserin her cümlesi dikkatle ve özümsenerek okunmalı kanaatindeyim.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.