Kumar bir hastalık halidir
Online bahis siteleri olarak adlandırılan sanal kumarhanelere dikkat çeken Psikiyatri Uzmanı Dr. Yunus Emre Sönmez, “Kimileri için sadece aile içinde oynanan tombala gibi küçük bir eğlence olan kumar, kimileri içinse bir hastalık halidir” dedi
12.01.2020 17:10:00





Ülkemizde kumarhaneler uzun yıllar önce kapanmış olsa da günümüzde iyice yaygınlaşan internet sayesinde online bahis sitelerinin rahatça kumar oynamaya imkan tanıması son zamanlarda kumar tutkusunun neden olduğu bazı olumsuz haberleri yeniden gündeme taşıdı.
İnsanlık tarihinin ilk zamanlarına bakıldığında dahi kumarla ilgili izlerle karşılaşmanın mümkün olduğunu söyleyen Psikiyatri Uzmanı Dr. Yunus Emre Sönmez, "Kimileri için sadece aile içinde oynanan tombala gibi küçük bir eğlence olan kumar, kimileri içinse bir hastalık halidir" diyerek tedavi edilmesi gereken bu durum hakkında bilgiler verdi.
Kumarı bazı kişiler için bir hastalık olarak isimlendirmenin ve bu şekilde benimsemenin kolay bir durum olmadığını ifade eden Dr. Sönmez, "Hastalık derecesinde kumar bağımlısı olan bireyler bunu kabullenmeseler bile çoğu zaman maddi, sosyal ve ailevi problemlerle psikiyatri doktorlarının kapısını çalmaktadırlar" diyerek bugün artık psikiyatrik açıdan kumar bağımlılığının 'davranışsal bağımlılıklar grubunda kabul görmüş bir tanı kategorisi' olduğunu belirtiyor.
Tanı için 9 kriter mevcut
"En son 2013 yılında güncellenen Amerikan Psikiyatri Birliği Ruhsal Bozuklukların Tanısal ve İstatistiksel El Kitabı'nda kumar bağımlılığı ismi, kumar oynama bozukluğu olarak güncellenmiştir" diyen Dr. Sönmez, "Buna göre 9 kriterden 4'ü olduğunda kumar oynama bozukluğundan bahsetmek mümkündür. Bu kriterler; istenilen heyecanı elde etmek için giderek daha fazla parayla kumar oynamak, kumar oynamayı kesme girişiminde huzursuz hissetmek, kumarı bırakmak için tekrarlayan başarısız girişimler, kumarla ilgili aşırı zihinsel uğraş, sıkıntılı hissettiği zaman kumar oynayarak rahatlamaya çalışmak, kaybettiği parayı telafi etmek için tekrar oynamak, kumarla ilgili sorunları gizlemek için yalan söylemek, kumar oynama nedeniyle önemli bir ilişki, iş, eğitim ya da kariyer fırsatını kaybetmek, para temin etmek ve mali durumu düzeltmek için başkalarına güvenmek şeklinde sıralanmaktadır" diyor.
Depresyona hatta intihara yol açıyor
"9 kriter içerisinde en önemlisi kaybedilen paranın telafisi için tekrar kumar oynamayı denemektir. Hastalar genellikle kaybedilen parayı bir seferde yerine koymayı ve kimseye hissettirmeden sorunu çözmeyi denerler. Bu davranışın sonucu çok büyük olasılıkla katlanarak artan borçlar ve giderek içinden çıkılmaz hale gelen yalanlardır. Kaybetme silsilesi devam ettikçe, giderek artan miktarlarda oynanmaya başlanır. Etraftan alınan borçlar ve hatta bankalardan çekilen krediler ödeme gücünü çok aştığı zaman depresyon ve intihar gibi ruhsal bozukluklar da başlayabilir" diyen Dr. Sönmez, en başta küçük bir heves ve az miktarda keyif için başlayan bu uğraşın bazen korkunç sonuçlara yol açabileceğini söylüyor.
Tedavisi ömür boyu sürüyor
Kumar bağımlılığında tedavinin diğer bağımlılık türlerinde olduğu gibi ömür boyu sürmesi gerektiğini anlatan Dr. Sönmez, "Bu konuda yapılan çalışmalarda bazı ilaç tedavilerinin etkili olduğu gösterilse de en etkili tedavi yönteminin ilaç tedavisiyle birlikte psikoterapi olduğu anlaşılmıştır. Toplumda kumar alışkanlığı görülme sıklığının yüzde 3 ila 5 olduğu düşünülürse bunun büyük bir sorun teşkil ettiğini söylemek yanlış olmayacaktır. Ayrıca bu sorun sadece bireysel bir etki oluşturmayıp kişinin ailesini de etkilemektedir" diyerek bundan dolayı tedaviye mutlaka aile bireylerinin ortak edilmesi gerektiğini kaydetti. İHA
İnsanlık tarihinin ilk zamanlarına bakıldığında dahi kumarla ilgili izlerle karşılaşmanın mümkün olduğunu söyleyen Psikiyatri Uzmanı Dr. Yunus Emre Sönmez, "Kimileri için sadece aile içinde oynanan tombala gibi küçük bir eğlence olan kumar, kimileri içinse bir hastalık halidir" diyerek tedavi edilmesi gereken bu durum hakkında bilgiler verdi.
Kumarı bazı kişiler için bir hastalık olarak isimlendirmenin ve bu şekilde benimsemenin kolay bir durum olmadığını ifade eden Dr. Sönmez, "Hastalık derecesinde kumar bağımlısı olan bireyler bunu kabullenmeseler bile çoğu zaman maddi, sosyal ve ailevi problemlerle psikiyatri doktorlarının kapısını çalmaktadırlar" diyerek bugün artık psikiyatrik açıdan kumar bağımlılığının 'davranışsal bağımlılıklar grubunda kabul görmüş bir tanı kategorisi' olduğunu belirtiyor.
Tanı için 9 kriter mevcut
"En son 2013 yılında güncellenen Amerikan Psikiyatri Birliği Ruhsal Bozuklukların Tanısal ve İstatistiksel El Kitabı'nda kumar bağımlılığı ismi, kumar oynama bozukluğu olarak güncellenmiştir" diyen Dr. Sönmez, "Buna göre 9 kriterden 4'ü olduğunda kumar oynama bozukluğundan bahsetmek mümkündür. Bu kriterler; istenilen heyecanı elde etmek için giderek daha fazla parayla kumar oynamak, kumar oynamayı kesme girişiminde huzursuz hissetmek, kumarı bırakmak için tekrarlayan başarısız girişimler, kumarla ilgili aşırı zihinsel uğraş, sıkıntılı hissettiği zaman kumar oynayarak rahatlamaya çalışmak, kaybettiği parayı telafi etmek için tekrar oynamak, kumarla ilgili sorunları gizlemek için yalan söylemek, kumar oynama nedeniyle önemli bir ilişki, iş, eğitim ya da kariyer fırsatını kaybetmek, para temin etmek ve mali durumu düzeltmek için başkalarına güvenmek şeklinde sıralanmaktadır" diyor.
Depresyona hatta intihara yol açıyor
"9 kriter içerisinde en önemlisi kaybedilen paranın telafisi için tekrar kumar oynamayı denemektir. Hastalar genellikle kaybedilen parayı bir seferde yerine koymayı ve kimseye hissettirmeden sorunu çözmeyi denerler. Bu davranışın sonucu çok büyük olasılıkla katlanarak artan borçlar ve giderek içinden çıkılmaz hale gelen yalanlardır. Kaybetme silsilesi devam ettikçe, giderek artan miktarlarda oynanmaya başlanır. Etraftan alınan borçlar ve hatta bankalardan çekilen krediler ödeme gücünü çok aştığı zaman depresyon ve intihar gibi ruhsal bozukluklar da başlayabilir" diyen Dr. Sönmez, en başta küçük bir heves ve az miktarda keyif için başlayan bu uğraşın bazen korkunç sonuçlara yol açabileceğini söylüyor.
Tedavisi ömür boyu sürüyor
Kumar bağımlılığında tedavinin diğer bağımlılık türlerinde olduğu gibi ömür boyu sürmesi gerektiğini anlatan Dr. Sönmez, "Bu konuda yapılan çalışmalarda bazı ilaç tedavilerinin etkili olduğu gösterilse de en etkili tedavi yönteminin ilaç tedavisiyle birlikte psikoterapi olduğu anlaşılmıştır. Toplumda kumar alışkanlığı görülme sıklığının yüzde 3 ila 5 olduğu düşünülürse bunun büyük bir sorun teşkil ettiğini söylemek yanlış olmayacaktır. Ayrıca bu sorun sadece bireysel bir etki oluşturmayıp kişinin ailesini de etkilemektedir" diyerek bundan dolayı tedaviye mutlaka aile bireylerinin ortak edilmesi gerektiğini kaydetti. İHA
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.