İlk defa bu seçimlere katılan 5 milyon seçmen başta olmak üzere, 15 milyon genç seçmen, bu seçimlerde umuda değil, karanlığa oy atmış veya atmak zorunda bırakılmıştır.
Yüzde 52 ile değil, isterse binde 52 ile kazanılsın seçimler, gençler asla mutlu değil ve gelecekten hiç umutlu değil.
Ne kadar garip ve tuhaflık dolu bir Türkiye manzarası seyrediyoruz.
Yazıtlara göre 40 bin yıllık, Anadolu coğrafyasında ise 16 bin yıllık kadim bir Türk medeniyetine sahip olmamız ne işe yarıyor gerçekten merak ediyorum!
BTP lideri Hüseyin Baş'ın bu konuyu anlatan muhteşem bir tespiti var.
Baş diyor ki; "Tarihte krallıktan dönüp, Cumhuriyete evrilen birçok örnek vardır. Cumhuriyetten dönüp, krallığa evrilen tek örnek herhalde biz olacağız" diyor.
Çok tarihi bir tespit…
O kadar büyük akıl tutulmalarına şahit olduk ki bu ülkede, sanırım bu alanda dünya şampiyonlar liginin ilk sırasındayız.
En çok eleştirilen ve tek adam rejimi olarak iktidarın sürekli propagandasını yaptığı İnönülü 1945'li yıllarda, vallahi insanlar daha az bilgi kirliliğine maruz kalırdı.
Hadi o dönemi eleştirdiniz diyelim ama yıl 1945'li yıllardı unutmayın.
Peki, şimdi 2023 yılındayız.
127 siyasi parti var diyebilirsiniz.
Olabilir ama başkanlık sistemi aşkına getirilen demokratik krallık sistemine göre iktidar olmak istiyorsanız, 50+1'i bulmak zorundasınız.
Yani artık bu sisteme göre tek başına bir siyasi partinin iktidar olma şansı, neredeyse sıfır olmuştur.
Sistem aynısı ile olmasa da, artık bundan sonraki tüm seçimler, ABD'deki gibi Cumhuriyetçiler ve Demokratlar arasında geçen seçimler gibi olacaktır.
Hal böyle olunca da, aslında 127 siyasi parti varmış gibi görülse de, iktidar veya muhalefet kanadında yoğunlaşılacağı için yapılacak olan tüm seçimler, iki kanatlı bir seçim şeklinde devam edip gidecektir.
Bu sistem en çok da, Türkiye üzerinde derin hesaplar içerisinde olanların işine yaramaktadır.
Neden mi? 127 parti ile ayrı ayrı ilgilenmek oldukça zor ve olanaksızdır.
Ama iki siyasi parti ve onun başındaki isimlere ayar vermek, oldukça basit ve olanaklıdır.
Siz onların meydanlarda mangalda kül bırakmadığına bakmayın.
Bakmayın diyorum ama bal gibi de bakıyorsunuz.
Biri diğerine terörist diyor, siz diğer tarafa yöneliyorsunuz.
İş bu kadar basit.
Sürekli algıların kurbanı olan bir toplumun, olgularla yüzleştiğinde ayağının altında vatan toprağı kalmayabilir.
O zaman "Ya istiklal ya ölüm" demeniz hiçbir işe yaramaz.
İş öyle 15 Temmuz'daki darbe girişimlerindeki gibi olmaz.
Allah korusun, her şey bir anda olur ve geçmiş olsun Türkiye!
Şimdi böylesine bir kaderin yaşanacağını söylemek istemeyiz elbette. Ancak, halkımızın siyaseten çok kolay yönlendirilebildiği ve istenildiği gibi manipüle edildiğini üzülerek görmekteyiz.
Her iki farklı mitingde birbirlerine diş bileyen milyonların varlığını görmek, oldukça düşündürücüdür!
Bu seçimlere özel baktığımızda ise, her iki ittifakın milletin biriken çözümleri ve milyonlarca gençlerin geleceğine dair rasyonel tek bir cümlesini duymadık.
Sektörel bazda baktığımızda aynı şekilde, hiçbir ittifakın ve bileşenlerinin ortaya koyduğu tek bir kalıcı çözüm önerileri veya projeleri olmamıştır.
Yani bu seçimlerin kazananı, ceylan derili koltuklarda güle güle oturacak olan milletvekilleridir.
Bu seçimlerin kesin olarak kaybedeni ise, Türk milletidir!
Bundan böyle milleti kurtaracak ve devleti gerçek manada ayağa kaldıracak yepyeni görüşler ve tezler konuşulmalıdır.
Mevcut siyasal arenada bu işlevi görebilecek ve gelecekte merkeze oturacak potansiyel partinin, Bağımsız Türkiye Partisi olacağına inancım tamdır.
Çünkü siyasette yeniliklerden ve kaçınılmaz olarak değişimden yana olan tek isim, Hüseyin Baş olmuştur.
Gelecek seçimleri dikkate aldığımızda ve ilk kez oy kullanacak seçmen sayısının ise 7 milyon civarı bir rakama ulaştığında, toplam genç seçmen sayısının 20 milyonu aşacağı görülmektedir.
Türk gençliği karar verdimi yapar.
Devletlerin tarihlerinde, 50 yıl veya 100 yıl gibi zaman dilimleri oldukça kısadır.
Atatürk'ün izinden giden gençler bir araya gelirse, bence zaman çok daha kısalabilir.
Hatta 5 yıldan bile daha az olabilir.
- İstanbul’un nüfusu beka sorunu olmuştur! / 27.04.2025
- Türk olduğumuzu hatırlayalım! / 24.04.2025
- Mevzu Türk milletidir / 23.04.2025
- Çok pis kokular geliyor! / 21.04.2025
- Cumhurbaşkanı Erdoğan’a açık çağrı / 20.04.2025
- “Kürt sorunu vardır” diyen ajandır! / 17.04.2025
- Türkiye devleti değil, TÜRK devleti! / 16.04.2025
- İslam düşmanı Muaviye, ABD’ye ilham oldu! / 15.04.2025
- Haydar Baş’ı anmak ve anlamak / 14.04.2025