İyi olan kazandı

Derbiyi daha iyi oynayan Fenerbahçe 1-3 kazandı.

Maçtan önce ben kafamda bu derbide belirleyici olan oyuncuların Fenerbahçe'de Fred, Beşiktaş'ta ise Gedson Fernandes olacağını düşünmüştüm.

Fakat iki oyuncu da maçın kaderini belirleyecek futbolcular değildiler.

Maçın kaderini iştahlı ve diri bir oyun sergileyen Crespo belirledi. Özellikle ikinci yarı daha etkili olan Crespo hem hücumda hem de savunmada her aksiyonun içinde vardı.

Fenerbahçe'de Fred bu maçta daha pasör bir futbol sergiledi. Hemen hemen birçok hücumun başlatıcısı oldu.

Fizik kalite açısından daha iyi olduğunu düşündüğüm Beşiktaş her ne kadar son bölüm hariç sahadan silinmediyse de takım oyunu olarak etkili olan taraf Fenerbahçe idi.

Karşılaşma düşük tempo da başladı. İlginçtir iki takım da hata yapmama konusunda oldukça dikkatli görüntü verdi.

Sanki gizli bir el her iki takımın da futbolcularını disiplin altına almış gibiydi.

Top genel olarak Fenerbahçe'de idi. Fakat bu Beşiktaş'ın topu rakibe bırakmasından kaynaklanmıyordu.

Çünkü Beşiktaş kayda değer biçimde ön alanda baskı yapmaktaydı.

Ne var ki topa sahip olan taraf golü de buldu.

Dzeko'nun attığı golde önemli olan Tadic'in kalabalık içinde boş alana giderek kendini göstermesi ve de Ferdi'nin Tadic'in bu hamlesini görüp topu ona iletmesiydi.

Bu golde Tadic kendini saklamadı. Bilakis kendini gösterdi. Kime? Ferdi'ye. Ferdi de onu gördü. Sonrasında Dzeko'nun yaptığı sadece bir teferruat.

Beşiktaş 22'de penaltıdan beraberliği bulunca Fenerbahçeli futbolcular oyundan düşecek gibi oldular ama büyük ihtimalle Beşiktaşlılar bu durumu kendi lehlerine çevirecek güveni ve oyunu göstermediler.

Bu arada şunu da kaydetmek lazım. Maç boyunca Cenk resmen didindi durdu. Penaltıyı almadan önce Djiku'dan topu baskı ile kazanması ne kadar hırs içinde oynadığının bir ispatı.

Beşiktaşlı diğer arkadaşlarına örnek olacak bir mücadele azmi gösterdi.

Ne kadar gizli bir el futbolcuları disiplin altına almış görünse de bu oyun hatasız olmuyor.

Alın size tuhaf iki tane birbirinin aynı hata. Dakika 45 Beşiktaş kalecisi Mert Günok'un kullandığı degaj doğrudan Livakoviç'e gidiyor.

Dakika 45+3 bu sefer Fener'in kalecisi Livakoviç, Mert'e nazire yapar gibi kullandığı degajı Mert'e yolluyor.

Ben gençken kaleciler bu hatayı çok yapardı. Epey gülerdim doğrusu.

Neyse ikinci yarı dediğim gibi Crespo sahada benim dediğim olur havası içinde oynadı.

Bu arada 53'te yine günün iyilerinden Szymanski bir tercih hatası ile pasını Osayi yerine Dzeko'ya vereceğine bir net gol pozisyonu şansı harcanmış oldu.

Çünkü Osayi'nin önü bomboştu. Beşiktaş da sahada yok değildi.

Mesela 55'te Chamberlain Cenk'ten gelen pasa ilk hamlede şut üreterek katkı verse gol olması işten değil.

Fakat o topu dürttü ve kendi ekseni etrafında döndü. Akabinde ise önü kapandı.

Önü kapalıyken bir şut atmak üzereydi ki Tayfur Bingöl geldi topuna müdahale etti.

Fenerbahçe'nin penaltıdan kaydettiği ikinci golü öncesindeki paslaşmalar aslında penaltının alınmasını sağlayan hamleler idi.

Faul öncesinde Dzeko, Crespo'yu çok iyi gördü. Bir başka güzel pası da Crespo, penaltıyı alan Szymanski'ye attı.

Neticede iyi olan taraf derbiyi kazandı.

Beşiktaş'ın bu maçı kazanmaya daha çok ihtiyacı var idi. Ne var ki bu gerçek olmadı.

Fakat gerçek olan birşey ise Beşiktaş'ın bu sene de hiçbir iddiasının kalmamış olması.

Ne diyelim geçmiş olsun. Öyle anlaşılıyor ki bu sene bir Fenerbahçe Galatasaray çekişmesi izleyeceğiz.