İsrail'e sınırsız destek
Seçim çalışmalarında Kudüs'ü başkent yapma sözü veren Trump, izleyeceği İsrail Başbakanı Netanyahu ile bir telefon görüşmesi yapan Trump, İsrail yönetimine sınırsız desteğini tekrarladı.
23.01.2017 00:00:00
Beyaz Saray'dan yapılan açıklamada ABD Başkanı Donald Trump'ın İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu ile bir telefon görüşmesi yaptığı duyuruldu. Trump'ın görüşmede, ABD'nin İsrail'e sınırsız desteğinin altını çizdiği ve iki liderin de "İran'ın yol açtığı tehdit" konusunda hemfikir olduğu belirtildi.
Açıklamada ayrıca Trump'ın Netanyahu'yu Şubat ayında Beyaz Saray'a davet ettiği bilgisi verildi. Açıklamada "İran'ın tehdide yol açtığı konusunda hemfikir olan iki liderin bölgesel konularda daha sıkı işbirliği yapmak istediği" kaydedildi.
Beyaz Saray'ın bu açıklaması, Washington'ın Tahran'a karşı daha sert politikalar izleyeceğinin işareti olarak değerlendirildi. Trump seçim kampanyasında da İsrail'in rahatsızlık duyduğu İran'la yapılan nükleer anlaşmaya karşı çıkmıştı. İsrail Başbakanı Netanyahu'nun ofisinden yapılan açıklamada ise Trump'ın Netanyahu'yu Şubat ayı için Beyaz Saray'a davet ettiği, ancak kesin bir tarih kararlaştırılmadığı belirtildi.
İsrail daha da pervasızlaşacak
İsrail ile Filistin arasındaki barış sürecindeki en tartışmalı konulardan biri de Yahudi yerleşim yerleri. Ancak İsrailli yetkililer, ABD'deki yönetim değişikliğinin ardından Doğu Kudüs'te 566 konutu kapsayan yeni yerleşim projesine onay verdi.
Kudüs Belediye Başkan Yardımcısı Meir Turjeman, Trump'ın göreve başladığı cuma günü itibariyle "oyunun kurallarının değiştiği' değerlendirmesinde bulundu.
Turjeman, onay verilen 566 yeni konutun başlangıç olduğunu, 11 bin yeni konutun inşasına ilişkin planları olduğunu kaydetti. Batı Şeria'da yaklaşık 430 bin, Doğu Kudüs'te ise 200 binin üzerinde Yahudi yerleşimci yaşıyor.
Türkiye'den kınama
Türkiye, 'İsrail'in işgal altında tutmakta olduğu Filistin topraklarındaki yasa dışı yerleşimlerde 560 yeni konut inşasına onay vermesini' kınadı.
Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, İsrail'in konuya ilişkin kararı kınanarak, şunlar kaydedildi: "Yasa dışı yerleşim faaliyetlerini kınayan ve bu faaliyetlerin iki devletli çözüm zeminini tahrip ettiğini kayıt altına alan 2334 sayılı ve 23 Aralık 2016 tarihli Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi kararına rağmen, İsrail'in söz konusu siyasetini sürdürmesi, bu ülkenin uluslararası hukuku ve uluslararası toplumu hiçe sayan tutumunun yeni bir göstergesidir."
DIŞ HABERLER
Açıklamada ayrıca Trump'ın Netanyahu'yu Şubat ayında Beyaz Saray'a davet ettiği bilgisi verildi. Açıklamada "İran'ın tehdide yol açtığı konusunda hemfikir olan iki liderin bölgesel konularda daha sıkı işbirliği yapmak istediği" kaydedildi.
Beyaz Saray'ın bu açıklaması, Washington'ın Tahran'a karşı daha sert politikalar izleyeceğinin işareti olarak değerlendirildi. Trump seçim kampanyasında da İsrail'in rahatsızlık duyduğu İran'la yapılan nükleer anlaşmaya karşı çıkmıştı. İsrail Başbakanı Netanyahu'nun ofisinden yapılan açıklamada ise Trump'ın Netanyahu'yu Şubat ayı için Beyaz Saray'a davet ettiği, ancak kesin bir tarih kararlaştırılmadığı belirtildi.
İsrail daha da pervasızlaşacak
İsrail ile Filistin arasındaki barış sürecindeki en tartışmalı konulardan biri de Yahudi yerleşim yerleri. Ancak İsrailli yetkililer, ABD'deki yönetim değişikliğinin ardından Doğu Kudüs'te 566 konutu kapsayan yeni yerleşim projesine onay verdi.
Kudüs Belediye Başkan Yardımcısı Meir Turjeman, Trump'ın göreve başladığı cuma günü itibariyle "oyunun kurallarının değiştiği' değerlendirmesinde bulundu.
Turjeman, onay verilen 566 yeni konutun başlangıç olduğunu, 11 bin yeni konutun inşasına ilişkin planları olduğunu kaydetti. Batı Şeria'da yaklaşık 430 bin, Doğu Kudüs'te ise 200 binin üzerinde Yahudi yerleşimci yaşıyor.
Türkiye'den kınama
Türkiye, 'İsrail'in işgal altında tutmakta olduğu Filistin topraklarındaki yasa dışı yerleşimlerde 560 yeni konut inşasına onay vermesini' kınadı.
Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, İsrail'in konuya ilişkin kararı kınanarak, şunlar kaydedildi: "Yasa dışı yerleşim faaliyetlerini kınayan ve bu faaliyetlerin iki devletli çözüm zeminini tahrip ettiğini kayıt altına alan 2334 sayılı ve 23 Aralık 2016 tarihli Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi kararına rağmen, İsrail'in söz konusu siyasetini sürdürmesi, bu ülkenin uluslararası hukuku ve uluslararası toplumu hiçe sayan tutumunun yeni bir göstergesidir."
DIŞ HABERLER