İş işten geçtikten sonra!
ABD güdümlü Suriye politikası Türkiye'nin ulusal çıkarlarına büyük darbe vuruyor. Ankara, son dönemde kadar kendisinin de büyük pay sahibi olduğu Suriye'nin kuzeyinde bir özerk yapı oluşumuna izin vermeyeceğini açıklamaya başladı. Ancak köprünün altından çok sular aktı.
15.06.2016 00:00:00
YENİ MESAJ/İSTANBUL
ABD'nin terör örgütü PKK uzantısı YPG-PYD ile birlikte Suriye'nin kuzeyinde özerk bölge oluşturma çalışmaları sürüyor. Bu projeye İsrail, Almanya, Fransa ve İngiltere gibi ülkeler de destek oluyor. Bu kapsamda son olarak Menbiç bölgesine ABD-PYD ortak operasyonu başlatıldı. Hedef halkının 93'ü Arap olan bölgeyi yerel halktan boşaltarak, PYD'ye teslim etmek. Bölgede daha önce ilan edilen kantonlar birleştirildiğinde sınırımızda bir PKK devleti kurulmuş olacak. Bu sürece gelinmesinde AKP hükümetinin ABD güdümündeki basiretsiz Suriye politikası da etkili oldu.
Yahudi asıllı Peşmerge lideri Mesut Barzani'ye bağlı birliklerin Türkiye üzerinden Kobani'ye geçirilmesi, çatışmalarda yaralanan PYD militanlarının Türkiye'ye getirilerek tedavi edilmesi, bu örgütlerin sınırdan her türlü lojistik destek alınmasına göz yumulması gibi adımlar Suriye'nin kuzeyinde adım adım PKK devleti oluşmasına zemin hazırladı. Gelinen noktada büyük bir pay sahibi olan Ankara ise iş işten geçtikten sonra "Suriye'nin kuzeyinde böylesine bir oluşuma izin vermeyiz" şeklinde açıklamalar yapmaya başladı.
Devir değişti
Partisinin grup toplantısında konuşan Başbakan Binali Yıldırım, "Gerek Suriye'nin kuzey sınırında, gerekse Musul ve kuzeyinde ortaya konan bazı planlar var. Türkiye, asla ve asla oralarda yeni bir oluşuma izin vermeyecektir" dedi. Yıldırım şunları söyledi: "Türkiye'nin toprak bütünlüğü, bağımsızlığı açısından, bizim açımızdan bu bölgelerde, bu ve buna benzer hareketler asla ve asla müsamaha ile karşılanamaz. Gereken neyse hiç tereddüt etmeden onu da yaparız. Koalisyon güçlerinin, dostlarımızın, mutabık kaldığımız amaçlar doğrultusunda yapacakları her türlü faaliyeti sonuna kadar destekliyoruz ama Türkiye'nin huzurunu bozan, canını yakmaya çalışan bu terör örgütlerine müzahir davranışlar içerisine girmelerini de terörle mücadele, Suriye'de özgürlük mücadelesi adı altında bir takım çalışmalara girmelerini de asla müsamaha ile karşılayamayız."
Tüm imkânlarımızla karşı çıkarız!
Bu konuda ilk açıklamalar ise Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan gelmişti. Birlik Vakfı iftarında Suriye'nin kuzeyinde çok ciddi bir plan ve projenin uygulandığını belirten Erdoğan, "Bu plan ve proje üzerinde de ne yazık ki dost gözükenlerinde sinsilikleri yatmaktadır" şeklinde konuşmuştu. Erdoğan Beştepe'de AKP milletvekillerine verdiği iftarda ise Türkiye'nin Suriye sınırlarında ülkenin ve milletin geleceğini tehdit edecek bir oluşuma, siyasi, diplomatik, askeri tüm imkânları kullanarak sonuna kadar karşı çıkacaklarına vurgu yaparak, "Kim olursa olsun, Suriye'nin kuzeyinde böyle bir oluşuma Türkiye olarak asla müsaade edemeyiz" ifadelerini kullandı.
ABD'nin terör örgütü PKK uzantısı YPG-PYD ile birlikte Suriye'nin kuzeyinde özerk bölge oluşturma çalışmaları sürüyor. Bu projeye İsrail, Almanya, Fransa ve İngiltere gibi ülkeler de destek oluyor. Bu kapsamda son olarak Menbiç bölgesine ABD-PYD ortak operasyonu başlatıldı. Hedef halkının 93'ü Arap olan bölgeyi yerel halktan boşaltarak, PYD'ye teslim etmek. Bölgede daha önce ilan edilen kantonlar birleştirildiğinde sınırımızda bir PKK devleti kurulmuş olacak. Bu sürece gelinmesinde AKP hükümetinin ABD güdümündeki basiretsiz Suriye politikası da etkili oldu.
Yahudi asıllı Peşmerge lideri Mesut Barzani'ye bağlı birliklerin Türkiye üzerinden Kobani'ye geçirilmesi, çatışmalarda yaralanan PYD militanlarının Türkiye'ye getirilerek tedavi edilmesi, bu örgütlerin sınırdan her türlü lojistik destek alınmasına göz yumulması gibi adımlar Suriye'nin kuzeyinde adım adım PKK devleti oluşmasına zemin hazırladı. Gelinen noktada büyük bir pay sahibi olan Ankara ise iş işten geçtikten sonra "Suriye'nin kuzeyinde böylesine bir oluşuma izin vermeyiz" şeklinde açıklamalar yapmaya başladı.
Devir değişti
Partisinin grup toplantısında konuşan Başbakan Binali Yıldırım, "Gerek Suriye'nin kuzey sınırında, gerekse Musul ve kuzeyinde ortaya konan bazı planlar var. Türkiye, asla ve asla oralarda yeni bir oluşuma izin vermeyecektir" dedi. Yıldırım şunları söyledi: "Türkiye'nin toprak bütünlüğü, bağımsızlığı açısından, bizim açımızdan bu bölgelerde, bu ve buna benzer hareketler asla ve asla müsamaha ile karşılanamaz. Gereken neyse hiç tereddüt etmeden onu da yaparız. Koalisyon güçlerinin, dostlarımızın, mutabık kaldığımız amaçlar doğrultusunda yapacakları her türlü faaliyeti sonuna kadar destekliyoruz ama Türkiye'nin huzurunu bozan, canını yakmaya çalışan bu terör örgütlerine müzahir davranışlar içerisine girmelerini de terörle mücadele, Suriye'de özgürlük mücadelesi adı altında bir takım çalışmalara girmelerini de asla müsamaha ile karşılayamayız."
Tüm imkânlarımızla karşı çıkarız!
Bu konuda ilk açıklamalar ise Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan gelmişti. Birlik Vakfı iftarında Suriye'nin kuzeyinde çok ciddi bir plan ve projenin uygulandığını belirten Erdoğan, "Bu plan ve proje üzerinde de ne yazık ki dost gözükenlerinde sinsilikleri yatmaktadır" şeklinde konuşmuştu. Erdoğan Beştepe'de AKP milletvekillerine verdiği iftarda ise Türkiye'nin Suriye sınırlarında ülkenin ve milletin geleceğini tehdit edecek bir oluşuma, siyasi, diplomatik, askeri tüm imkânları kullanarak sonuna kadar karşı çıkacaklarına vurgu yaparak, "Kim olursa olsun, Suriye'nin kuzeyinde böyle bir oluşuma Türkiye olarak asla müsaade edemeyiz" ifadelerini kullandı.
