TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi'nin 2003-2004 eğitim ve öğretim yılı açılış törenine konuk oldu. Hisarcıklıoğlu, "Türkiye Ekonomisi Üzerinde Genel Bir Değerlendirme" konulu ilk dersi verdi. Hisarcıklıoğlu, başarıya ulaşmasının ancak kamu mali disiplini ile olanaklı olduğuna dikkati çekti. Türkiye'de son 30 yılda uygulanan 11 ekonomik programın tümünün kamunun mali disiplinden sapması sonucu başarısız olduğunu savunan Hisarcıklıoğlu, "Özetlemek gerekirse uygulanan ekonomik programla öngörülen hedeflere yaklaşılmıştır. Ancak, nihai hedef olan sürdürülebilir kalkınmaya en büyük tehdit de yine siyasi iradeden gelmektedir. Ekonomik göstergelerdeki düzelmelere rağmen, kamudaki bu savurgan ve israfçı yapı olduğu gibi ortada durduğu müddetçe kaderimiz, Şubat ayındaki ilk havalara aldanıp çiçek açan ağaçların akibetine döner. Denizi geçeriz ama derede boğuluruz" dedi.
Sağlam temele oturmadı
Hisarcıklıoğlu, Türkiye ekonomisinin herkesin bildiği gibi henüz sağlam temeller üzerine oturtulmamış olduğunu savundu. Herhangi bir yönetim zaafı ya da siyasi istikrarsızlık sonucu, 'borçların çevrilebilirliğine' ilişkin beklentilerin bozulabileceğini,bunun vahim sonuçlara yol açacağını savunan Hisarcıklıoğlu, "Piyasalarda istikrarın kaybolması, kriz yaşanacağı beklentilerine, belirsizliklerin artmasına ve mali piyasalarda risk priminin dolayısıyla da reel faizlerin yükselmesine ve borçlanma vadelerinin kısalmasına yol açar. Bu yolun sonu, uygulanan ekonomik programın iflas etmesi ve daha kötü şartlarda ve maliyeti daha fazla olacak yeni bir istikrar programının gelmesi demektir. Hisarcıklıoğlu, büyümenin önemli bir koşulunun da verimlilik artışı olduğunu anlatırken, Türkiye'nin eğitime ve teknoloji üretimine gerekli önemi vermediği sürece uzun vadede kaybetmeye mahkum olduğunu vurguladı.
Sağlam temele oturmadı
Hisarcıklıoğlu, Türkiye ekonomisinin herkesin bildiği gibi henüz sağlam temeller üzerine oturtulmamış olduğunu savundu. Herhangi bir yönetim zaafı ya da siyasi istikrarsızlık sonucu, 'borçların çevrilebilirliğine' ilişkin beklentilerin bozulabileceğini,bunun vahim sonuçlara yol açacağını savunan Hisarcıklıoğlu, "Piyasalarda istikrarın kaybolması, kriz yaşanacağı beklentilerine, belirsizliklerin artmasına ve mali piyasalarda risk priminin dolayısıyla da reel faizlerin yükselmesine ve borçlanma vadelerinin kısalmasına yol açar. Bu yolun sonu, uygulanan ekonomik programın iflas etmesi ve daha kötü şartlarda ve maliyeti daha fazla olacak yeni bir istikrar programının gelmesi demektir. Hisarcıklıoğlu, büyümenin önemli bir koşulunun da verimlilik artışı olduğunu anlatırken, Türkiye'nin eğitime ve teknoloji üretimine gerekli önemi vermediği sürece uzun vadede kaybetmeye mahkum olduğunu vurguladı.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.