Aralarında Korkut Boratav, Yakup Kepenek, Oğuz Oyan, İzzettin Önder, Oktar Türel, Erinç Yeldan gibi tanınmış iktisatçıların bulunduğu Bağımsız Sosyal Bilimciler İktisat Grubu, krizden çıkış için radikal önerilerde bulundu. Bağımsız Sosyal Bilimciler (BSB) İktisat Grubu, iç ve dış borçların yeniden yapılandırılmasını, IMF ile mevcut anlaşmalara son verilerek, borç bakiyesi uzun vadeli yeni bir anlaşma imzalanmasını istedi. Duyuruda, krizden çıkış için çözüm olarak şu önerilerde bulunuldu: Bugün varılmış olan noktada kamu iç borcunun sorunsuz devredilerek sürdürülmesi mümkün değildir. İç borç en kısa sürede yeniden yapılandırılarak bütçe üzerindeki faiz ipoteği kırılmalıdır. Dış sermaye ve özellikle kısa vadeli dış sermaye giriş-çıkışlarının düzenli ve arzu edilen biçiminde gerçekleşebilmesine imkan vermek üzere, 32 Sayılı Karar, en azından ekonomi tekrar istikrarlı bir büyüme çizgisine yerleşinceye kadar, yürürlükten kaldırılmalıdır.
'Türkiye yabancıların insafına terkedildi'
Sermaye hareketlerinin bugünkü görünümünde Türkiye'nin dış borcunu döndürmek, uluslararası finans çevrelerinin insafına terkedilmiş durumdadır. 2001'deki cari işlem fazlaları, 2002'de sürdürülse bile, bu fazlalarla vadesi gelen dış borçlar ödenemez. İç borçlar gibi, dış borçların da yeni bir ödeme profiline kavuşturulması gereklidir. Bunun için uluslararası girişimler gecikmeden başlatılmalıdır.
'IMF anlaşmaları yıkımdır'
Ekonomik yıkımdan başka hiçbir gelecek vaadetmeyen 2000/2001 IMF mali destek anlaşmalarına son verilmeli, IMF borç bakiyesi uzun vadeli bir geri ödeme planına bağlanmalıdır. Dünya Bankası kredilerinin "yapısal reform" gerekçesi ile uygulama kabiliyeti tartışmalı ve büyük toplumsal maliyet getiren şartlar içermemesine özen gösterilmeli, mevcut anlaşmalardaki bu tür şartların karşılıklı mutabakatla ortadan kaldırılması sağlanmalıdır.
'Türkiye yabancıların insafına terkedildi'
Sermaye hareketlerinin bugünkü görünümünde Türkiye'nin dış borcunu döndürmek, uluslararası finans çevrelerinin insafına terkedilmiş durumdadır. 2001'deki cari işlem fazlaları, 2002'de sürdürülse bile, bu fazlalarla vadesi gelen dış borçlar ödenemez. İç borçlar gibi, dış borçların da yeni bir ödeme profiline kavuşturulması gereklidir. Bunun için uluslararası girişimler gecikmeden başlatılmalıdır.
'IMF anlaşmaları yıkımdır'
Ekonomik yıkımdan başka hiçbir gelecek vaadetmeyen 2000/2001 IMF mali destek anlaşmalarına son verilmeli, IMF borç bakiyesi uzun vadeli bir geri ödeme planına bağlanmalıdır. Dünya Bankası kredilerinin "yapısal reform" gerekçesi ile uygulama kabiliyeti tartışmalı ve büyük toplumsal maliyet getiren şartlar içermemesine özen gösterilmeli, mevcut anlaşmalardaki bu tür şartların karşılıklı mutabakatla ortadan kaldırılması sağlanmalıdır.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.