İmam Cafer’den ders alan bazı Ehl-i Sünnet âlimleri
Ebu Hanife, Numan b. Sabit b. Zuti aslen Kabil’lidir. Kûfe’de doğmuştur. Orada büyümüş, orada eğitim almıştır. Sonra Bağdat’a taşınmış ve orda da vefat etmiştir
28.08.2022 23:40:00





Ebu Hanife
Ebu Hanife, Numan b. Sabit b. Zuti aslen Kabil'lidir. Kûfe'de doğmuştur. Orada büyümüş, orada eğitim almıştır. Sonra Bağdat'a taşınmış ve orda da vefat etmiştir. Ehl-i Sünnet'in dört büyük mezhebinden birinin kurucusudur.
Ebu Hanife, İmam Câfer-i Sâdık'tan ders almıştır. Şeblenci, Nuru'l Ebsar'da; İbn Hacer, es-Savaiku'l Muhrika'da; Şeyh Süleyman, el-Yenabi'de; İbn Sabbağ, al-Fusul adllı eserde bu hususa değinmişlerdir. Başka âlimler de bunu aktarmışlardır.
İmam'ın bazı münazaraları bahsinde Ebu Hanife ile olan konuşmalarına yer vermiştik. İmam Câfer Ebu Hanife'ye kıyas ile dinin anlaşılamayacağı konusunda mükemmel bir konuşma yapmıştır.
Alusi, "Muhtasaru't-Tuhfeti'l İsna Aşeriyye" adlı eserin 8. sayfasında şöyle diyor:
"... Örneğin şu Ebu Hanife Ehl-i Sünnet arasında açık bir şekilde ve övünerek şöyle derdi: "Eğer iki sene olmasaydı Numan helak olurdu." Bunu derken ders almak için İmam Câfer'e eşlik ettiği iki seneyi kastediyordu."
Halife Mansur Ebu Hanife'yi kadı ve fetva mercii olmaya davet etti. Fakat Ebu Hanife bu teklifi reddetti. Ebu Hanife'nin öğrencisi Ebu Yusuf, "Niçin bunu reddediyorsun?" diye sordu. Ebu Hanife, "Çünkü şeriat hükümleri çok derin bir okyanustur" dedi.
Ebu Yusuf, "O okyanusu ilim gemisiyle yarar geçersin" deyince, Ebu Hanife, "Fakat o gemi biz değil, Resulûllah'ın Ehl-i Beyt'idir. Ve o geminin kaptanı da Câfer-i Sâdık'tır" dedi.
Ebu Hanife bu yüzden halife tarafından dövüldü.
Mâlik b. Enes
Mâlik b. Enes el-Medenî, dört mezhebin kurucularından biridir (Mâlikî Mezhebi). İbn Nedim, "el-Fihrist" adlı eserde şöyle der:
"O, Himyer kabilesinden Ebu Âmir'in oğludur. Kureyş'in Mürre kolunun Teymoğulları aşiretinden sayılırdı. Üç yıl boyunca İmam Câfer'in yanına gidip geldi."
Devamla şöyle diyor: "Onu Medine Valisi'ne ihbar ettiler. Ve dediler ki: "Size biat edilmesine inanmıyor." Bunun üzerine vali onu çağırdı. Elbisesini çıkardı. Yere yatırıp omuzlarını soyarak kırbaçlamaya başladı. Mâlik Hicri 179 yılında 84 yaşında vefat etti.
Aynı bilgileri İbn Hallikan da aktarıyor:
"... Mâlik'in, İmam Câfer'den ilim öğrenmesi bilinen ve meşhur bir olaydır. Nevevî, et-Tehzib'de; Şeblencî, Nuru'l Ebsar'da; İbn Cevzî, et-Tezkire'de; Şafi, el-Metalib'de; İbn Hacer, es-Sevaik'de; Şeyh Süleyman, el-Yenabi'de; Ebu Nuaym, el-Hılye'de; İbn Sab- bağ, el-Fusul'de bu konuya işaret ederler.
Süfyan-ı Sevri
İmam Câfer'den ders alanlardan biri de Süfyan b. Said b. Mesruk es-Sevri el-Kûfî'dir. Birkaç kez Bağdat'a geldi. İmam Câfer'den çok şey rivayet etmiştir. İmam Câfer ona çok değerli tavsiyelerde bulunmuştur.
Süfyan, zühd bakımından kendine İmam Câfer'i örnek almıştı. Basra'ya göç etti. Hicri 161 yılında orada vefat etti. Yaşı doksan küsuru bulmuştu.
Süfyan-ı Sevri anlatıyor:
"Bir gün Câfer-i Sâdık'ın huzuruna gittim ve "Senden sonra her zaman muhafaza edeceğim bir tavsiyede bulun" dedim.
"Tavsiyemi tutacak mısın ey Süfyan!" dedi.
Ben, "Evet, ey Resulûllah'ın evladı" dedim.
Buyurdu ki; "Ey Süfyan! Durmadan yalan söyleyenin kişiliği olmaz, kıskanç kimse rahat yüzü görmez, çabuk bıkan, usanan insanın kardeşliği olmaz. Cimri insanla dostluk kurulmaz. Ahlaksız insanın da şerefi olmaz."
Yine Süfyan-ı Sevri, İmam'ın yanına girer ve ondan daha fazla bilgi edinmek ister. İmam Câfer ona şu karşılığı verir:
"Ey Süfyan! Şüpheli şeylerin yanında durup ötesine geçmemek, helake sürüklenmekten iyidir. Rivayet etmediğin bir hadisi terk etmen, sahihliğini açığa çıkarmadığın bir hadisi rivayet etmenden iyidir. Her hakkın üzerinde bir hakikat ve her doğrunun üzerinde bir nur vardır. Allah'ın Kitabı'na uyanı alın, uymayanı da bırakın."
Süfyan b. Uyeyne
Asıl adı Süfyan b. Uyeyne b. Ebu Umran el-Kûfî el-Mekkî'dir. Hicri 107 yılında Kûfe'de doğmuştur. Hicri 198'de Mekke'de öldü. İmam Câfer'den ders almıştır. Bu konu et-Tehzib, Nuru'l Ebsar, et-Tezkire, el-Metalib, es-Savaik, el-Yenabi, el-Hılye, el-Fusul adlı eserlerde anlatılır.
Yahya b. Said el-Ensari
Bu zât tabiin kuşağına mensup olan Ben-i Neccar kabilesindendir. Kendisi Halife Mansur'un Medine kadısıydı. Daha sonra baş kadı oldu.
Hicri 143'de el-Haşimiyye'de öldü. İmam Câfer'den yaptığı rivayetlerle alakalı olarak, yukarıda zikredilen kaynaklarla birlikte başka kaynaklara da başvurulabilir.
İbn Carih
Abdülmelik b. Abdülaziz b. Carih el-Mekkî, birçok âlimden ilim öğrenmiştir. Muta nikahının helal olduğunu savunan Ehl-i Sünnet âlimlerinden biridir.
Şeyh Saduk kanalıyla "şahit olmaksızın kabul edilen iddialar" bâbında, birisinin İmam Câfer'e muta ile ilgili soru sorduğu, onun da, "Abdülmelik b. Carih'i bul, ona sor, çünkü onun yanında bu konuyla ilgili bilgi vardır" dediği zikredilmektedir. Nitekim bu adam İbn Carih'in yanına gider ve o da muta ile ilgili bir çok şey anlatır.
İbn Hallikan anlatıyor:
"Abdülmelik meşhur âlimlerden biriydi. Hicri 80 tarihinde doğdu. Bağdat'a Mansur'un yanına geldi. Hicri 149 veya 150 tarihinde vefat etti."
Yukarıda sözünü ettiğimiz kaynaklar İbn Carih'in İmam Câfer'den ilim öğrendiğinden bahsederler.
El-Kattan
Ebu Said Yahya b. Said el-Kattan, hadis imamlarından biriydi. Zamanın muhaddisi kabul edilirdi. Sahih yazarları onun sözlerini delil olarak göstermişlerdir. et-Tehzib, el-Yenabi ve başka eserlerde onun İmam Câfer'den hadis naklettiği söylenir. Şeyh Tusi, İbn Davud ve Necaşi gibi Ehl-i Beyt âlimleri de onun İmam'dan ders almış kişilerden olduğunu söylerler.
Muhammed b. İshak
Muhammed b. İshak b. Yesar, "el-Megazî ve's-Siyer" adlı eserin yazarıdır. Medinelidir, Mekke'ye yerleşmiştir. Bağdat'a gitti. Ve Hicri 151'de orada vefat etti. Ehl-i Sünnet kaynaklarında ve Şeyh Tusi Rical'de ve Allame el-Hulasa'da ve el-Keşşî Rical'de onun İmam Câfer'in talebeleri arasında yer aldığını söyler.
Şube b. Haccac
İmam Câfer'den ilim tahsil edenlerden biri de Şube b. Haccac el-Ezdî'dir. Ehl-i Sünnet'in imamlarından ve önde gelen âlimlerindendir.
Kendisi İbrahim b. Abdullah b. Hasan'ın yanında ayaklanmaya katılmanın lehinde fetva vermiştir. Bazıları Abdullah ile birlikte ayaklanan âlimlerin arasında onun da olduğunu söyler.
Et-Tahzib, es-Sevaik, el-Hılye, el-Yenabi, el-Fusul ve et-Tezkire gibi eserlerde bazı Ehl-i Sünnet âlimleri onun İmam Câfer'den ders aldığını yazmışlardır.
Eyyub es-Sicistanî
Bazıları ona es-Sahtiyanî derler. Ancak es-Sicistanî ismi daha meşhurdur. O, Ammar b. Yâsir'in azâtlısıydı ve tabiininin büyükleri arasındadır. Basra'da 65 yaşında iken veba sonucu Hicri 131 senesinde vefat etmiştir.
Yukarıda adını saydığımız et-Tahzib, es-Sevaik, el-Hılye, el-Ye- nabi, el-Fusul ve et-Tezkire gibi eserlerde İmam Câfer'in ashabı arasında zikredilmiştir.
Bunlar İmam Câfer'e bağlı olan Ehl-i Sünnet âlimlerinin sadece birkaçıdır. Esasen, bunların sayısı pek çoktur. Daha ayrıntılı bilgi için "Hilyetu'l Evliya" adlı esere bakılabilir. (Prof. Dr. Haydar Baş İmam Cafer eserinden)
Ebu Hanife, Numan b. Sabit b. Zuti aslen Kabil'lidir. Kûfe'de doğmuştur. Orada büyümüş, orada eğitim almıştır. Sonra Bağdat'a taşınmış ve orda da vefat etmiştir. Ehl-i Sünnet'in dört büyük mezhebinden birinin kurucusudur.
Ebu Hanife, İmam Câfer-i Sâdık'tan ders almıştır. Şeblenci, Nuru'l Ebsar'da; İbn Hacer, es-Savaiku'l Muhrika'da; Şeyh Süleyman, el-Yenabi'de; İbn Sabbağ, al-Fusul adllı eserde bu hususa değinmişlerdir. Başka âlimler de bunu aktarmışlardır.
İmam'ın bazı münazaraları bahsinde Ebu Hanife ile olan konuşmalarına yer vermiştik. İmam Câfer Ebu Hanife'ye kıyas ile dinin anlaşılamayacağı konusunda mükemmel bir konuşma yapmıştır.
Alusi, "Muhtasaru't-Tuhfeti'l İsna Aşeriyye" adlı eserin 8. sayfasında şöyle diyor:
"... Örneğin şu Ebu Hanife Ehl-i Sünnet arasında açık bir şekilde ve övünerek şöyle derdi: "Eğer iki sene olmasaydı Numan helak olurdu." Bunu derken ders almak için İmam Câfer'e eşlik ettiği iki seneyi kastediyordu."
Halife Mansur Ebu Hanife'yi kadı ve fetva mercii olmaya davet etti. Fakat Ebu Hanife bu teklifi reddetti. Ebu Hanife'nin öğrencisi Ebu Yusuf, "Niçin bunu reddediyorsun?" diye sordu. Ebu Hanife, "Çünkü şeriat hükümleri çok derin bir okyanustur" dedi.
Ebu Yusuf, "O okyanusu ilim gemisiyle yarar geçersin" deyince, Ebu Hanife, "Fakat o gemi biz değil, Resulûllah'ın Ehl-i Beyt'idir. Ve o geminin kaptanı da Câfer-i Sâdık'tır" dedi.
Ebu Hanife bu yüzden halife tarafından dövüldü.
Mâlik b. Enes
Mâlik b. Enes el-Medenî, dört mezhebin kurucularından biridir (Mâlikî Mezhebi). İbn Nedim, "el-Fihrist" adlı eserde şöyle der:
"O, Himyer kabilesinden Ebu Âmir'in oğludur. Kureyş'in Mürre kolunun Teymoğulları aşiretinden sayılırdı. Üç yıl boyunca İmam Câfer'in yanına gidip geldi."
Devamla şöyle diyor: "Onu Medine Valisi'ne ihbar ettiler. Ve dediler ki: "Size biat edilmesine inanmıyor." Bunun üzerine vali onu çağırdı. Elbisesini çıkardı. Yere yatırıp omuzlarını soyarak kırbaçlamaya başladı. Mâlik Hicri 179 yılında 84 yaşında vefat etti.
Aynı bilgileri İbn Hallikan da aktarıyor:
"... Mâlik'in, İmam Câfer'den ilim öğrenmesi bilinen ve meşhur bir olaydır. Nevevî, et-Tehzib'de; Şeblencî, Nuru'l Ebsar'da; İbn Cevzî, et-Tezkire'de; Şafi, el-Metalib'de; İbn Hacer, es-Sevaik'de; Şeyh Süleyman, el-Yenabi'de; Ebu Nuaym, el-Hılye'de; İbn Sab- bağ, el-Fusul'de bu konuya işaret ederler.
Süfyan-ı Sevri
İmam Câfer'den ders alanlardan biri de Süfyan b. Said b. Mesruk es-Sevri el-Kûfî'dir. Birkaç kez Bağdat'a geldi. İmam Câfer'den çok şey rivayet etmiştir. İmam Câfer ona çok değerli tavsiyelerde bulunmuştur.
Süfyan, zühd bakımından kendine İmam Câfer'i örnek almıştı. Basra'ya göç etti. Hicri 161 yılında orada vefat etti. Yaşı doksan küsuru bulmuştu.
Süfyan-ı Sevri anlatıyor:
"Bir gün Câfer-i Sâdık'ın huzuruna gittim ve "Senden sonra her zaman muhafaza edeceğim bir tavsiyede bulun" dedim.
"Tavsiyemi tutacak mısın ey Süfyan!" dedi.
Ben, "Evet, ey Resulûllah'ın evladı" dedim.
Buyurdu ki; "Ey Süfyan! Durmadan yalan söyleyenin kişiliği olmaz, kıskanç kimse rahat yüzü görmez, çabuk bıkan, usanan insanın kardeşliği olmaz. Cimri insanla dostluk kurulmaz. Ahlaksız insanın da şerefi olmaz."
Yine Süfyan-ı Sevri, İmam'ın yanına girer ve ondan daha fazla bilgi edinmek ister. İmam Câfer ona şu karşılığı verir:
"Ey Süfyan! Şüpheli şeylerin yanında durup ötesine geçmemek, helake sürüklenmekten iyidir. Rivayet etmediğin bir hadisi terk etmen, sahihliğini açığa çıkarmadığın bir hadisi rivayet etmenden iyidir. Her hakkın üzerinde bir hakikat ve her doğrunun üzerinde bir nur vardır. Allah'ın Kitabı'na uyanı alın, uymayanı da bırakın."
Süfyan b. Uyeyne
Asıl adı Süfyan b. Uyeyne b. Ebu Umran el-Kûfî el-Mekkî'dir. Hicri 107 yılında Kûfe'de doğmuştur. Hicri 198'de Mekke'de öldü. İmam Câfer'den ders almıştır. Bu konu et-Tehzib, Nuru'l Ebsar, et-Tezkire, el-Metalib, es-Savaik, el-Yenabi, el-Hılye, el-Fusul adlı eserlerde anlatılır.
Yahya b. Said el-Ensari
Bu zât tabiin kuşağına mensup olan Ben-i Neccar kabilesindendir. Kendisi Halife Mansur'un Medine kadısıydı. Daha sonra baş kadı oldu.
Hicri 143'de el-Haşimiyye'de öldü. İmam Câfer'den yaptığı rivayetlerle alakalı olarak, yukarıda zikredilen kaynaklarla birlikte başka kaynaklara da başvurulabilir.
İbn Carih
Abdülmelik b. Abdülaziz b. Carih el-Mekkî, birçok âlimden ilim öğrenmiştir. Muta nikahının helal olduğunu savunan Ehl-i Sünnet âlimlerinden biridir.
Şeyh Saduk kanalıyla "şahit olmaksızın kabul edilen iddialar" bâbında, birisinin İmam Câfer'e muta ile ilgili soru sorduğu, onun da, "Abdülmelik b. Carih'i bul, ona sor, çünkü onun yanında bu konuyla ilgili bilgi vardır" dediği zikredilmektedir. Nitekim bu adam İbn Carih'in yanına gider ve o da muta ile ilgili bir çok şey anlatır.
İbn Hallikan anlatıyor:
"Abdülmelik meşhur âlimlerden biriydi. Hicri 80 tarihinde doğdu. Bağdat'a Mansur'un yanına geldi. Hicri 149 veya 150 tarihinde vefat etti."
Yukarıda sözünü ettiğimiz kaynaklar İbn Carih'in İmam Câfer'den ilim öğrendiğinden bahsederler.
El-Kattan
Ebu Said Yahya b. Said el-Kattan, hadis imamlarından biriydi. Zamanın muhaddisi kabul edilirdi. Sahih yazarları onun sözlerini delil olarak göstermişlerdir. et-Tehzib, el-Yenabi ve başka eserlerde onun İmam Câfer'den hadis naklettiği söylenir. Şeyh Tusi, İbn Davud ve Necaşi gibi Ehl-i Beyt âlimleri de onun İmam'dan ders almış kişilerden olduğunu söylerler.
Muhammed b. İshak
Muhammed b. İshak b. Yesar, "el-Megazî ve's-Siyer" adlı eserin yazarıdır. Medinelidir, Mekke'ye yerleşmiştir. Bağdat'a gitti. Ve Hicri 151'de orada vefat etti. Ehl-i Sünnet kaynaklarında ve Şeyh Tusi Rical'de ve Allame el-Hulasa'da ve el-Keşşî Rical'de onun İmam Câfer'in talebeleri arasında yer aldığını söyler.
Şube b. Haccac
İmam Câfer'den ilim tahsil edenlerden biri de Şube b. Haccac el-Ezdî'dir. Ehl-i Sünnet'in imamlarından ve önde gelen âlimlerindendir.
Kendisi İbrahim b. Abdullah b. Hasan'ın yanında ayaklanmaya katılmanın lehinde fetva vermiştir. Bazıları Abdullah ile birlikte ayaklanan âlimlerin arasında onun da olduğunu söyler.
Et-Tahzib, es-Sevaik, el-Hılye, el-Yenabi, el-Fusul ve et-Tezkire gibi eserlerde bazı Ehl-i Sünnet âlimleri onun İmam Câfer'den ders aldığını yazmışlardır.
Eyyub es-Sicistanî
Bazıları ona es-Sahtiyanî derler. Ancak es-Sicistanî ismi daha meşhurdur. O, Ammar b. Yâsir'in azâtlısıydı ve tabiininin büyükleri arasındadır. Basra'da 65 yaşında iken veba sonucu Hicri 131 senesinde vefat etmiştir.
Yukarıda adını saydığımız et-Tahzib, es-Sevaik, el-Hılye, el-Ye- nabi, el-Fusul ve et-Tezkire gibi eserlerde İmam Câfer'in ashabı arasında zikredilmiştir.
Bunlar İmam Câfer'e bağlı olan Ehl-i Sünnet âlimlerinin sadece birkaçıdır. Esasen, bunların sayısı pek çoktur. Daha ayrıntılı bilgi için "Hilyetu'l Evliya" adlı esere bakılabilir. (Prof. Dr. Haydar Baş İmam Cafer eserinden)
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.