İçişleri Bakanı İstanbul'a müfettiş yollayabilir mi?

Okur diyor ki peşini bırakmayın.. Sonuna kadar gidin..Ben de diyorum ki gidemeyiz.. Belediye Başkanı Topbaş konuşmuyor.. Konuşamaz.. İhaleyi kaybedenler, ihale verilmeyenler şikâyetçi olmuyor..Olamazlar..Çünkü ihaleyi alamayan, taşeron oluyor.. İşi yine onlar yapıyor..Dikkat edin.. Büyük ihalelere hep aynı firmalar giriyor.. Kural şu.. İhaleyi en düşük teklifi veren alamıyor.. En uygun teklifi veren alıyor..Teklifin 'en uygun'olduğunu kim belirliyor?İhale komisyonu..Mesele şöyle.. İhale açılıyor.. Bir firma 15, diğeri 12, bir başkası 9, bir diğeri 7 milyon YTL'lik teklif veriyor..Komisyon diyor ki.. Bu iş 12 milyon YTL'ye yapılır..Veriyor ihaleyi 12 milyonluk teklif sahibine.. Bakıyorsunuz iş 7-8 YTL'ye yapılmış..Peki 7-8 YTL'lik teklif veren firmalar niye itiraz etmiyor..Niye 'benim hakkımdı' diye ortalığı ayağa kaldırmıyor?.Şundan..Bir daha ihale alamaz..Taşeron bile olamaz..Sistem bu..Peki, Belediye Başkanı susuyorsa.. Bu düzene ses çıkarmıyorsa, İçişleri Bakanlığı'nın müfettişleri yok mu?Onlar devreye girse..Şu ihale alan, aldığı ihalenin tümünü taşerona devreden firmaları tek tek incelese..Soruşturma açsa..Olur mu?Olmaz..İçişleri Bakanı, Başbakan'ın ağabey dediği Belediye Başkanı'nın üzerine gidebilir mi?Müfettiş yollayabilir mi?Yollayamaz..Hem de seçim öncesi..Hem de çifte seçim öncesi..Ya İstanbul'a gelen müfettiş 15 yılı sorgulamaya kalkarsa.. 15 yıl önceye kadar giderse..15 yıl boyunca verilen ihaleleri mercek altına alırsa..Kim aldı, kim aldığı ihaleyi yarı fiyatına taşerona devretti diye liste yaparsa..Kamuoyuna açıklarsa..Aradaki paranın hesabını sormaya kalkarsa..Kimlerin cebine indi diye rapor yazmaya kalkarsa..O zaman seyreyleyin gümbürtüyü..Cumhurbaşkanlığı seçimi öncesi bu yapılır mı?Yapılmaz...Yapılamaz..Devam edin, bastırın, sonuna kadar kovalayın diyen okur kusura bakmasın..Medyanın gücü bir yerde bitiyor.. Karşınıza duvar çıkınca durup kalıyorsunuz..Deniyor ki..Belediye Başkanı ile hükümetin aynı partiden olması iyidir.. Doğru..İşler tıkır tıkır yürür.. Merkezi yönetim çelme takmaz, önüne barikat kurmaz; yerel yönetimin elini ayağını tutmaz..Aksine, yardım eder..Bazen de şöyle olur.. Yolsuzluk iddialarının, suiistimallerin üzerine gidilmez.. Susulur..Seyirci kalınır..Gazeteler yazsın çizsin, nasıl olsa bir gün susarlar diye beklenir..Peki şimdi size bir soru..Belediye başkanı, başbakan, cumhurbaşkanı aynı partiden olursa ne olur?Yanıtını siz verin.. Mehmet Tezkan