Hz. Peygambere (s.a.v.) olan sevgi ve muhabbeti -1-
İmam Zeynelâbidin (a.s.)'ın özellikle Hz. Peygamberi (s.a.v.) her duasında salavatla anması ve Ehl-i Beyt'ine de salat etmesi Emevi siyasetine bir başkaldırıştır
14.09.2023 08:36:00
Haber Merkezi
Haber Merkezi
İmam Zeynelâbidin (a.s.)'ın özellikle Hz. Peygamberi (s.a.v.) her duasında salavatla anması ve Ehl-i Beyt'ine de salat etmesi Emevi siyasetine bir başkaldırıştır.
Öyle ki, on a göre, Hz. Peygambere (s.a.v.) salavat Allah'ın farzları arasındadır.
İmam Seccad (a.s.) şöyle buyurmaktadır:
"Âlimin Peygambere (s.a.v.) salavat göndermesini Allah farz kılmış ve bizi de ona eklemiştir. Peygambere (s.a.v.) salavat gönderip bize göndermeyen biri salavatını eksik bırakmış, tamamlamamış ve Allah'ın emrine itaat etmemiş olur."
Günahların affedilmesini sağlayan, müşkülleri halleden, hacetlerin gerçekleşmesinin anahtarı sayılan, rızkın artma vesilesi, kalbi nurlandıran, cennetin anahtarı salavat İmam Zeynelâbidin (a.s.)'ın dualarında ayrı bir öneme sahiptir.
Bu duaların aslında ümmete mesaj niteliğinde olduğunu söylemiştik.
Denilebilir ki, Sahife-i Seccadiye'de yer alan salavatlar ümmete Hz. Peygamberi (s.a.v.) anmayı hatırdan çıkarmamayı öğütlemektedir.
Duaların içinde salavatın bu kadar çok geçmesinin bir diğer nedeni de, halkın arasında kaybolmuş Ehl-i Beyt saygısını ve sevgisini tekrar diriltmektir.
Bilindiği gibi, Emeviler döneminde İmam Ali'ye açıktan sövülüyordu. Muaviye ile başlayan bu durum âdet halini almıştı.
Hz. Peygamberin (s.a.v.) minberinde, İmam Ali'ye, İmam Hasan (a.s.) ve İmam Hüseyin (a.s.)'ın gözleri önünde sebbediliyordu. Bu politikalar ile Ehl-i Beyt'in hatırlardan ve gönüllerden silinmesi amaçlanmıştır.
Yapılan salavatlar, bu muhabbetin ve saygının tekrar ait olduğu makama, Ehl-i Beyt'e yönelmesini sağlamıştır.
Şeyh Ahmet b. Şeyh Zeynuddin'den şöyle nakledilir:
"İmam Seccad (a.s.)'ı rüyada gördüm. İmam'a, ahiret için bir şey hazırlamadığım, hâlisâne tevbe edemediğim ve sâlih amel işle- yemediğimden yakındım. İmam (a.s.) şöyle buyurdu:
"Muhammed (s.a.v.) ve Âl-i Muhammed'e çokça salavat oku. Bizler de fazla salavat okuruz. Biz kendi salavatımızı senin salava-tın yerine koyarız."
Sahife-i Seccadiye'de yer alan duaların içinde "Muhammed ve Âl-i Muhammed'e salavat" çokça yer almaktadır. Bu şekildeki bir salavatın olmadığı dua birkaç tanedir.
Sahife-i Seccadiye'nin ikinci duası "es-salat-u ala Resulillah"dır. Dördüncü duası ise, "Peygamberlere uyan ve onları tasdik edenlere salat"tır.
Aşağıda verdiğimiz beşinci duasında ise, dünya ve ahiret hayatı için istediği her şeyden sonra Hz. Peygambere (s.a.v.) salavat getirmiştir:
"Ey azametinin şaşılacak harikaları bitmek bilmeyen Yüce Allah! Muhammed (s.a.v.) ve Ehl-i Beyt'ine salat eyle ve bizi azametin hakkında eğriliğe sapmaktan koru.
Ey saltanatının süresi sona ermeyen Yüce Allah! Muhammed (s.a.v.) ve Ehl-i Beyt'ine salat eyle ve boyunlarımızı ceza ve ukubetinden azat et.
Ey rahmetinin hazineleri tükenmeyen Yüce Allah! Muhammed (s.a.v.) ve Ehl-i Beyt'ine salat eyle ve rahmetinden bizim içinde bir pay ayır.
Ey gözlerin görmekten âciz olduğu Yüce Allah! Muhammed ve Ehl-i Beyt'ine salat eyle ve bizi yakınlığına yaklaştır.
Ey mertebesi yanında diğer bütün mertebeler küçük kalan Yüce Allah! Muhammed (s.a.v.) ve Ehl-i Beyt'ine salat eyle, bizi katında değerli kıl.
Ey haberlerin iç yüzü, indinde âşikâr olan Yüce Allah! Muhammed ve Ehl-i Beyt'ine salat eyle ve bizi yanında rüsvâ etme.
Allah'ım! Bağışınla bizi bağışta bulunanların bağışlarından müstağni kıl; ilişkilerini keserek bizi yalnızlığı itenlere karşı ihsan ve ikramınla bize yetki ver. Senin bağışınla başka hiçbir kimseye rağbet etmeyelim ve Senin lutuf ve fazlınla hiçbir kimsenin uzaklaşmasıyla yalnızlık hissetmeyelim.
Allah'ım! Muhammed (s.a.v.) ve Ehl-i Beyt'ine salat eyle ve bizim aleyhimize değil, lehimize plan düzenle; zararımıza değil, yararımıza tuzak kur; bizi muzaffer kıl, bize karşı kimseyi zafere ulaştırma.
Allah'ım! Muhammed (s.a.v.) ve Ehl-i Beyt'ine salat eyle ve bizi Kendinden koru; bizi Kendinle koru; bizi Kendine doğru hidayet et; bizi Kendinden uzaklaştırma. Çünkü Senin koruduğun, daima esenlik içinde olur; hidayet ettiğin bilir; Kendine yaklaştırdığın, büyük bir kazanç elde eder... Devam edecek
Öyle ki, on a göre, Hz. Peygambere (s.a.v.) salavat Allah'ın farzları arasındadır.
İmam Seccad (a.s.) şöyle buyurmaktadır:
"Âlimin Peygambere (s.a.v.) salavat göndermesini Allah farz kılmış ve bizi de ona eklemiştir. Peygambere (s.a.v.) salavat gönderip bize göndermeyen biri salavatını eksik bırakmış, tamamlamamış ve Allah'ın emrine itaat etmemiş olur."
Günahların affedilmesini sağlayan, müşkülleri halleden, hacetlerin gerçekleşmesinin anahtarı sayılan, rızkın artma vesilesi, kalbi nurlandıran, cennetin anahtarı salavat İmam Zeynelâbidin (a.s.)'ın dualarında ayrı bir öneme sahiptir.
Bu duaların aslında ümmete mesaj niteliğinde olduğunu söylemiştik.
Denilebilir ki, Sahife-i Seccadiye'de yer alan salavatlar ümmete Hz. Peygamberi (s.a.v.) anmayı hatırdan çıkarmamayı öğütlemektedir.
Duaların içinde salavatın bu kadar çok geçmesinin bir diğer nedeni de, halkın arasında kaybolmuş Ehl-i Beyt saygısını ve sevgisini tekrar diriltmektir.
Bilindiği gibi, Emeviler döneminde İmam Ali'ye açıktan sövülüyordu. Muaviye ile başlayan bu durum âdet halini almıştı.
Hz. Peygamberin (s.a.v.) minberinde, İmam Ali'ye, İmam Hasan (a.s.) ve İmam Hüseyin (a.s.)'ın gözleri önünde sebbediliyordu. Bu politikalar ile Ehl-i Beyt'in hatırlardan ve gönüllerden silinmesi amaçlanmıştır.
Yapılan salavatlar, bu muhabbetin ve saygının tekrar ait olduğu makama, Ehl-i Beyt'e yönelmesini sağlamıştır.
Şeyh Ahmet b. Şeyh Zeynuddin'den şöyle nakledilir:
"İmam Seccad (a.s.)'ı rüyada gördüm. İmam'a, ahiret için bir şey hazırlamadığım, hâlisâne tevbe edemediğim ve sâlih amel işle- yemediğimden yakındım. İmam (a.s.) şöyle buyurdu:
"Muhammed (s.a.v.) ve Âl-i Muhammed'e çokça salavat oku. Bizler de fazla salavat okuruz. Biz kendi salavatımızı senin salava-tın yerine koyarız."
Sahife-i Seccadiye'de yer alan duaların içinde "Muhammed ve Âl-i Muhammed'e salavat" çokça yer almaktadır. Bu şekildeki bir salavatın olmadığı dua birkaç tanedir.
Sahife-i Seccadiye'nin ikinci duası "es-salat-u ala Resulillah"dır. Dördüncü duası ise, "Peygamberlere uyan ve onları tasdik edenlere salat"tır.
Aşağıda verdiğimiz beşinci duasında ise, dünya ve ahiret hayatı için istediği her şeyden sonra Hz. Peygambere (s.a.v.) salavat getirmiştir:
"Ey azametinin şaşılacak harikaları bitmek bilmeyen Yüce Allah! Muhammed (s.a.v.) ve Ehl-i Beyt'ine salat eyle ve bizi azametin hakkında eğriliğe sapmaktan koru.
Ey saltanatının süresi sona ermeyen Yüce Allah! Muhammed (s.a.v.) ve Ehl-i Beyt'ine salat eyle ve boyunlarımızı ceza ve ukubetinden azat et.
Ey rahmetinin hazineleri tükenmeyen Yüce Allah! Muhammed (s.a.v.) ve Ehl-i Beyt'ine salat eyle ve rahmetinden bizim içinde bir pay ayır.
Ey gözlerin görmekten âciz olduğu Yüce Allah! Muhammed ve Ehl-i Beyt'ine salat eyle ve bizi yakınlığına yaklaştır.
Ey mertebesi yanında diğer bütün mertebeler küçük kalan Yüce Allah! Muhammed (s.a.v.) ve Ehl-i Beyt'ine salat eyle, bizi katında değerli kıl.
Ey haberlerin iç yüzü, indinde âşikâr olan Yüce Allah! Muhammed ve Ehl-i Beyt'ine salat eyle ve bizi yanında rüsvâ etme.
Allah'ım! Bağışınla bizi bağışta bulunanların bağışlarından müstağni kıl; ilişkilerini keserek bizi yalnızlığı itenlere karşı ihsan ve ikramınla bize yetki ver. Senin bağışınla başka hiçbir kimseye rağbet etmeyelim ve Senin lutuf ve fazlınla hiçbir kimsenin uzaklaşmasıyla yalnızlık hissetmeyelim.
Allah'ım! Muhammed (s.a.v.) ve Ehl-i Beyt'ine salat eyle ve bizim aleyhimize değil, lehimize plan düzenle; zararımıza değil, yararımıza tuzak kur; bizi muzaffer kıl, bize karşı kimseyi zafere ulaştırma.
Allah'ım! Muhammed (s.a.v.) ve Ehl-i Beyt'ine salat eyle ve bizi Kendinden koru; bizi Kendinle koru; bizi Kendine doğru hidayet et; bizi Kendinden uzaklaştırma. Çünkü Senin koruduğun, daima esenlik içinde olur; hidayet ettiğin bilir; Kendine yaklaştırdığın, büyük bir kazanç elde eder... Devam edecek